8. Bölüm

32 2 0
                                    

"Hadi içeri girelim. Yeşim de Ayla kızımız ile tanışmak için oldukça sabırsızlanıyor."

İstemeye istemeye de olsa içeri girmiştim.

Ve bir kere daha anlamış oldum ki bunlar gerçekten ruh hastasıydılar.

Sanki beni zorla burada tutmuyorlarmış gibi sanki benim rızam varmış gibi davranıyorlardı.

İçeri girmemiz ile oldukça alımlı 50'li yaşlarda bir bayan bana doğru bir adım attı ve oldukça samimi bir şekilde elini uzattı.

"Ben Yiğit'in annesi Yeşim. Burası artık senin de evin sayılır kızım. Evine hoşgeldin."

İlk defa Karahanlı üyelerinden birini sevmiştim. Gerçek anlamda sevmiş hatta benimsemiştim.

Çok sıcak kanlı birisiydi tıpkı annem gibi...

Hepimiz koltuklara geçip oturmuştuk. Görevliler kahveleri getirdiği an asıl meseleye dönmüşlerdi.

"Eğer sizin için de bir problem yoksa hemen yarın çocukların nikahını kıyalım daha sonra söz, nişan, kına, düğün bunları yaparız. Sizin içinde uygunsa Hasan Bey."

Kimse neden bizim fikrimizi sormuyordu?

Ayrıca yangından mal mı kaçırıyorlardı? Ne bu acele?

"Benim için uygundur Olcay Bey."

"Süper o zaman Yiğit oğlum ver kağıtları imzalayalım."

Kağıtları babam olacak adama verdiklerinde hiç gözünü bile kırpmadan imzalamıştı.

Son olarak Olcay Karahanlı da imzasını atmıştı ve ben artık çıkmazın içine girmiştim.

Resmen satılmıştım hem de ortaklık uğruna ölesiye nefret ettiğim adama satılmıştım.

Gözünü bile kırpmadan imzaları atmışlardı.

O imzalar belki onlar için yeniden doğuş olacaktı. Ama benim için yok oluş olacaktı bundan adım kadar emindim.

Mafya KarısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin