Kaç gündür burdaydım , hiç kimse merak edipte aramıyormuydu, babam, annem neden beni aramıyorlardı neden merak etmiyorlardı.Demir kapının orda hep aynı koruma vardı Anıl geldiğinde onunla konuşuyorum diye bana delirmişsin deyip duruyordu ama ben zaten delirdiğimi biliyordum çünkü ölmüş bir insanla konuşamazdın.
"Kaç gündür burdayım." koruma ilk bana bakmadı galiba yine kendi kendime konuşuyorum sandı ama bana baktığında bende ona baktığım için ona sorduğumu anlamış olmalıydı
"İki hafta oldu." vayyyy be iki haftadır burdaydım ve kimse beni arayıp sormuyordu. Peki okulda devamsızlık bilgilerim babama gitmiyormuydu sonuçta bir derse girmedim diye ortalığı ayağa kaldıran bir babam vardı. Demir kapı açıldı içeri Caner girdi. Yanıma geldiğinde sırıttı.
"Sevinirmissin bilmem ama kısa süreliğine olsa serbestsin cesur ceylan." neee beni serbestmi bırakıyordu.
"Vazmı geçtin." sırıttı
"Duymadın heralde kısa süreliğine diyorum." duymuştum ama belkide duymak istememişimdir.Demir kapıya doğru ilerlerken.
"Arkadaşın Dilaya şükret senin için kayıp ilanı vermiş yoksa daha uzun bir süre burda kalırdın."
"Bir zamanlar seninde arkadaşındı yada arkadaştan öte hislerinmi vardı senin ,tam hatırlayamadımda." sırıtmıyordu ama gülümseme sırası bendeydi gülümsedim ve önüme döndüm çıkıyordum artık burdan.
"Elfida eğer birisine bir şey anlatırsan bu sefer ölen daha fazla olur ve unutma seninde dediğin gibi bu son oyun olucak." gülümsüyorduk hemde karşılıklı.Depodan çıtığımızda arabaya bindik. Uzun bir yolun ardından araba durdu ve indim. Etrafıma baktım deniz vardı kum vardı gülümsedim burası Anılla beraber geldiğimiz son yerdi. Oturduğumuz yere geldiğimde kuma oturdum. Gülümsüyordum gökyüzüne baktım güneş yavaş yavaş batıyordu. Bu sefer üşümüyordum titremiyordum. Burnum sızladı gülümsedim,gözlerim doldu gülümsemeye devam ettim, en sonunda gözümden bir damla yaş aktı ben yine gülümsemeye devam ettim en sonundada hıçkırıra hıçkıra ağlamaya başladım ve bu sefer gülümsemiyordum sadece ağlıyordum. Eve gitmek istemiyordum annemin yüzüne bakmak istemiyordum, teyzeme yalan söylemek istemiyordum çünkü hiç bir zaman Seldanın öldüğünü söyleyemezdim, babamı görmek istemiyordum, yine bağırıcaktı suçlu ben çıkacaktım ben kaldıramazdım suçlanmayı , kaldıramazdım.
"Neden ağlıyorsun?" Anılın sesini duydum ve artık şaşırmıyordum çünkü her an yanıma geliyordu yada ben yanımda olmasını istediğim içinde geliyor olabilirdi hayallerimde , artık hayallerim Anıldan ibaretti , ben delirdiğime emin oluyordum artık.
"Bilmem içimden geldi." Ben ona, o bana baktı ve gülümsedik.Denize , dalgalara baktım.
"Anıl denize girelimmi." afallamıştı sanki ölmemiş gibi. Reddebilirdi ama hayaldi ve Anıl beni kırmazdı.Anıl ayağa kalktı elini uzattı.
"Hadi neyi bekliyorsun." gülümsedim ve elini tuttum .Denize doğru yürüyorduk su dizlerimi geçtiğinde kalbim hızlanmaya başladı.
"Anıl kalbimin sesini duyuyormusun." yine afallamıştı gerçek gibi. Gülümsedi.
"Hayır duymuyorum ama biraz yaklaşırsam duyabilirim."
"Yaklaş o zaman,hem bende senin kalbinin sesini duyabilirim.gülümsedi,Su göğsüme geldiğinde Anılın göbeğinin biraz üstüne geliyordu.Anıl bana daha fazla yaklaştığında ben kalbinin sesini duyamıyordum duyamazdım çünkü Anıl ölüydü, ölü bir insanın kalbi atamazdı.
"Biliyormusun denize girmeyi çok severim ve artık daha fazla seviyorum."
"Bilmiyordum ama şimdi öğrendim ve bende seviyorum artık." suyun içine tamamen daldığımda artık her yerim ıslaktı. Başımı suyun içinden çıkardığımda etrafıma baktım ama Anıl yoktu.
"Anılllll?" korkuyordum , her hayalim böyle kabus gibimi biticekti.
"Efendim." arkamdan gelen sesle hızla arkamı döndüm gülümsedim, Anıl arkamdaydı sadece oda benim gibi suya batıp çıkmıştı. Hızlıca yanına gittiğimde boynuna sarıldım, oda bana sarıldı, gerçek gibiydi ama değildi. Ben ölü bir adama aşık olmuştum.Başımı yukarı kaldırdım güneş batmış yerini yıldızlar almıştı.
"Anıl yıldızları seyredelimmi."gülümsedi
"Olur." ikimizde denizin üstünde yatar pozisyon aldık ve ellerimizi tutarken yıldızları seyrediyorduk.
"Çok güzeller."
"Evet."
"Anıl sen hiç aşık oldunmu?" bana baktı ardından tekrar yıldızlara çevirdi bakışlarını.
"Hayır." hiç aşık olmamıştı ve artık olamazdı çünkü kalbi yoktu ,kalbi atmıyordu.
"O zaman ölmemeliyim demi."
Neden?"
"Çünkü senin kalbin yok , kalbin atmıyor artık bu yüzden aşık olamazsın."
"Elfida senin de dediğin gibi güzel bir duygu olan aşk için insan ölmemeli."
"Ölme Elfida." göz yaşlarımı durduramıyordum.
"Ölmem Anıl ve keşke sende ölmeseydin." bana döndü bakışları ,gülümsemiyordu sadece bakıyordu. Bende önüme döndüm uyukum geliyordu ama uyumamalıyım yoksa boğulurdum.
"Keşke şuan uyuyabilsem."
"Uyuma Elfida boğulursun." evet boğulurdum. Yıldızlara baktığımda sevdiğim bir şarkıyı mırıldanıyordum.
Sar beni saralım gel yüreği yaralım
Diye tut elimden buradan kaçalım
Dağları delelim denizleri aşalım
Kanadımız var gibi göklerde uçalım
Bir rüyaya dalalım ve orda kalalım
Uyanmayalım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON OYUN
Mystery / ThrillerGözlerimizi açtığımız dünyada ailemizi seçemeyizya hani ... annen bu baban bu derler sen istesende istemesende anne ve baba demeye başlarsın. Aslında hayattaki en büyük şansımız ailelerimiz olduğu gibi hayatımıza yön veren de onlardır. Hayatım...