9. BÖLÜM

90 12 32
                                    

Finallerim bittiğine göre buraya geri dönebilirim. Sizi beklettiğim için bu bölümü uzun tuttum. Umarım bölümü beğenirsiniz. Yazım yanlışım varsa şimdiden kusura bakmayın kontrol edecek vaktim yoktu.

Keyifli okumalar..

...

Bir gün önce

Lisa

Yüzümdeki gizleyemediğim gülümseme ile salona girdim. Babam her zamanki tek kişilik koltuğunda oturmuş gazetesini okuyordu. Gözleri beni bulduğunda gazetesini kenara bıraktı ve tek kaşını kaldırdı.

"Hayırdır kızım bakıyorum da çok mutlusun?"

Omuz silktim ve hemen onun yanındaki boş koltuğa yayıldım. "Hiç." dedim sadece.

Baba kızın sevgisine karşılık buldu.

Aklıma az daha öpüşeceğimiz anlar gelirken alt dudağımı dişledim. Yine olmamıştı ama benim acelem yoktu. Her şey güzel ve yavaş gitsin istiyordum. Hiçbir şey aceleye gelmemeliydi. Beklerdim. Her şey için beklerdim.,

Heyecanla derin bir nefes aldım. Kalbim ağzımda atıyordu resmen. Uzun zamandır hiç böyle hissetmemiştim. Sehun'da hiç böyle hissetmemiştim.

Chaeyoung'un gülümsemesi bile kalbimi hızlandırıyordu. İçimi ısıtıyordu.

"Sende bir haller var ama neyse."

Ellerimi dizime koydum ve kıkırdayarak oturduğum yerden kalktım. Babamın karşısına geçip yanağına bir öpücük kondurdum. "Hiç olmadığım kadar mutluyum sadece." bana bir gülümseme gönderdiğinde konuşmaya devam ettim "ben odamdayım misafirler gelince inerim."

Beni başı ile onayladı ve gazetesini okumaya geri döndü. Ben de kenara bıraktığım çantamı omzuma atıp salına salına merdivenlere yöneldim. Jennie ve babası gelene kadar odamda biraz oturup Chaeyoung'u düşüneceğim.

Belki sosyal medya hesabını bulurdum. Ya da okulun sitesini inceleyip birkaç fotoğrafını bulmaya çalışırdım. Sonuç olarak şuan yapabileceğim en iyi şey sadece Chaeyoung ile ilgili olanlardı.

...

Önümdeki yemeği masada ilk bitiren kişi olarak sadece oturuyordum. Aynı zamanda da sohbete dahil olmaya çalışıyordum.

Babam bir bana bir de Jennie'ye bakarak "demek tanışıyorsunuz?" diye soru sorduğunda usulca başımı salladım.

Jennie ise yüzündeki ima ile bana bakıp babama döndü "ortak bir arkadaşımız var."

Hafifçe gülümsedim. Ortak bir arkadaşımız olamazdı. Chaeyoung ile arkadaş olmak gibi düşüncelerim yoktu. En başından beri bunu düşünüyordum. Biz onunla arkadaş olamazdık ki bugün ikimizin de aynı fikirde olduğunu görmüştüm.

İç çektim ve sadece "evet" demekle yetindim. Açıkçası çok sıkılmıştım. Jennie de çok eğleniyor gibi durmuyordu. Tabağını bitirmiş olduğunu gördüğümde ona döndüm.

-"Jennie biz acaba tatlılarımızı bahçeye mi alsak?"

Hiç düşünmeden başını salladı "evet." diye mırıldandı. Memnuniyetle gülümsedim ve ayaklandım. Benim kalkmamla o da kalktı. Yan yana bahçeye çıktık ve çimenlerin üstündeki armut koltuklara yerleştik.

Temiz havayı içime çektim derince. Gerçekten büyüklerin iş konuşması oldukça sıkıcı oluyordu. İyi ki o masadan kalkmıştık.

"Chaeyoung ile ciddi düşünüyorsun herhalde?"

Kendi düşüncelerimden çıktım ve bana merakla bakan Jennie'yi süzdüm. Önce ciddi olup olmadığını anlamaya çalıştım. Yüzünde alaylı bir gülümseme belirdiğinde ben de aynı onun gibi gülümsedim.

Losted Loves //ChaelisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin