6.Bölüm:Kaçış

9 1 0
                                    

Neredeyse bütün misafirler gitmişti. Ben ise yatağımda oturmuş gece yarısı olmasını bekliyordum. Nasıl hissedeceğimi bilmiyordum. Yattığım yatakta iyice küçülmüş, bacaklarımı kendime doğru çekmiştim. Belki de bu kabustan uyanmak için biraz daha beklemem gerekiyordu.

Elinde sonunda bu günün geleceğini bilmeme rağmen Aeros'u bırakmak istemiyordum. Güvenli yerinizde ne kadar kalırsanız sizin için o kadar içinden çıkılmaz oluyordu. Küçücük bir kız çocuğu olmak istiyordum. Sorumlulukları olmayan cinsten. Yatağımda saatlerce beklemenin sorun yaratmamasını diliyordum.

Derin bir nefes vererek kalktım. Eğer şimdi kaçmazsam bir daha bu fırsatı bulamayacaktım.

Hem kendi hem de güvenli yerimin -bu eşek Aeros oluyordu- iyiliği için gitmem gerekiyordu.

Dolabımı açarak önceden hazırladığım kıyafetleri elime aldım. Altıma koşmak zorunda kalırsam beni yormayacağından emin olduğum kumaş, siyah bir pantolon seçmiştim. Muhtemelen gece boyunca yürümem gerekecekti. Bu yüzden özellikle soğuğa karşı beni koruyabileceğini düşündüğüm şeyler almıştım. Üstüme giydiğim siyah kazağı terletmemesine dikkat ederek seçmiştim.

Orman yolunu takip edeceğim için geceleyin bir şeyleri görmek çok zor olacaktı. Ayağımı burkmamayı ummaktan başka şansım yoktu. Yine de iki gün önce spor ayakkabılarımı ne olur ne olmaz diyerek yukarı çıkarmıştım.

Ancak asıl sorunum üstümdekileri çıkartmaktı. Lennie saçımı o kadar sıkı bir şekilde bağlamıştı ki açmam neredeyse yarım saatimi almıştı. Buna rağmen elimde bir avuç dolusu saç yumağı vardı.

Kaçışımı bir iki hafta sonra olacak şekilde planlamama rağmen hayat bana kötü bir sürpriz yaparak tüm planlarımı erkene çekmişti.

Sırt çantamı elime alarak eşyalarımı hazırlamaya başladım. Yükte hafif pahada ağır olan takılarımdan bazılarını yanıma almıştım. En kötü ihtimalle onları satacaktım.
İkinci olarak biriktirdiğim tüm paramın bir kısmını kısmını ikiye bölmüştüm.

İlkini çantama koyacak, ikincisini çantama bir şey olması durumunda hayatta kalabilmek için üzerimde taşıyacaktım. Daha sonra bana iki hafta yetebileceğini düşündüğüm bir kıyafet stoğunu çantama koydum. Gittikçe ağırlaşması aleyhime olacağından kıyafetlerimi üç günde bir değiştirmeyi bile planlamıştım. Yanıma beni üç gün götürecek kadar bir su matarası ve beni tok tutacacak birkaç günlük yemek aldım.

Nişan elbisemi değiştirip hazırladığım kıyafetleri giydim. Saçlarımı bana engel olmaması için sıkıca bağladım. En son olarak çantama küçük bir el feneri, iki kutu da kirbit koydum. Yanıma alacağım herhangi bir şey fazladan ağırlık yapabilirdi ancak annemin günlüğü olmadan bir yere gitmek istemiyordum.

Nedense ben doğduğumdan öldüğü güne kadar belirli aralıklarla bir günlük tutmuştu. Ancak defterin sonuna yapıştırılmış dört tane mektup vardı. Hepsinin üzerinde hangi zamanda açıp okumam gerektiği yazıyordu ve en erken olanı yirminci yaşımın sonuydu.

Günlüğü de çantama koyduktan sonra belime Aeros'un bana çok önceden gittiği bir geziden aldığı kemeri geçirdim. Üzerinde istediğim kadar kazık koyabileceğim kemer boşlukları vardı. Kazıkların bir kısmını yerleştirdikten sonra üstlerini kolayca çıkartabileceğim şekilde kapattım. Sadece Aeros'un bana verdiği süslü bıçak şekilde oyulmuş kazığı hançerimin yanına soktum.

Vampirlere karşı elimden geldiğince hazırdım.   Azılı bir katil gelip peşime takılmadığı sürece en azından çabalayarak ölmeyi planlıyordum.

Kurt adamlar için ise Aeros'un bana verdiği hançeri kullanmayı planlıyorum. Üstelik iki tane de kurtboğan  özlü gümüş bıçağım vardı.

Bıçağın tekini bacağımdaki diğer kemerim haznesine doğru soktum. 

VAMPİRİN TUTSAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin