Özür dilerim

132 15 37
                                    

"Ertesi gün okulda"

6. Derse girmiştik ve hoca bizi ikili ikili ayırmıştı. Kurbağa kesecektik. Ben bir çocukla eşleşmiştim ve iyi birine benziyordu.

Herkes kesmeye başlamıştı bile ama ben yapamıyordum. Bu ölü kurbağa bana Rafe'in öldürdüğü çocukları hatırlatıyordu. Midem bulanmıştı. Neşteri elimden bırakıp elimle burnumu kapadım ve hızla masanın üstünde duran maskeyi taktım. Çok kötü kokuyordu.
Çocuk: iyi misin?

Carla: evet. Teşekkürler.
Çocuk: yardım etmemi ister misin?
Carla: biraz midem bulandı sadece. Ben hallederim.

Çocuk: ihtiyacın olursa söyle.
Carla: tamam.
Çocuk: london ben bu arada.
Dedi elini uzatarak.
Carla: carla.

Dedim ve elini sıktım.
London: evet biliyorum.
Carla: şaşırmadım.
London: dalga geçme amaçlı söylemedim.
Carla: biliyorum anladım. Sıkıntı etme.

Hoca: diğer derste eşlerinizi ve yerlerinizi unutmayın. Aynı şekilde devam edicez. Ve haftaya bir hayvan bulup onun üzerinde eşlerinizle çalışma yapmanızı istiyorum. Kurbağa hariç.

??: ne olabilir peki?
Hoca: fare, tavşan ölüsü olabilir. Büyük gösterişli kelebekte olur. Hayal gücünüze kalmış. Ama ölü olsun. Onları kurutup iç organlarını çıkarıp sanki canlıymış gibi içine sahte kemik koyup oyuncak ya da bir dekor haline getireceksiniz. O yüzden eşlerinizle numaralarınızı mı alıyorsunuz yoksa okulda mı karar veriyorsunuz bilmem. bir şekilde iletişime geçip hayvanı seçin ve gerekli malzemeleri getirin. Sonra ben bilmiyordum, onun bende numarası yoktu demeyin bana. Haftaya herkes hazır şekilde gelicek

Derken zil çaldı.
London: o zaman numaranı istemek zorundayım.
Carla: sanırım vermek zorundayım.
Dedim ve güldü. Bende dediğime gülerken ona numaramı verdim.

Son iki ders bedendi. Ve tanrıya şükür kiara ileydi. Bedende boş takılmak istemiyordum. Antrenmanlardan kaçıp spor salonunda yatarak sohbet etsekte boş geçmiyordu.

Teneffüste bahçede oturduk ve zil çalınca ben ve kiara hariç diğerleri sınıflara geçti. Bizde yoklamadan sonra spor salonuna kaçtık. Okulda kafam hep başka bir şeyle meşgul olduğu için halüsinasyon görmemiştim, panik yapmamıştım.

İyikide yapmamıştım çünkü kendi kendime konuştuğumu görseler direkt hastaneye kaldırılırdım.
Kiara: korkuyor musun?
Carla: neyden?
Kiara: psikiyatri için
Carla: hemde çok. Kadına rafe'in birilerini öldürdüğünü ve bundan etkilendiğimi nasıl söyleyeceğim? Ya da hamile olduğumu? Düşük yaptığımı? Topper'ı? Bir şeyleri üstü kapalı anlatırsam öğrenmeye zorlayacaktır ve daha da baskı içinde olacağım.

Kiara: Rafe ne dedi bu duruma?
Carla: deteya girmene gerek yok dedi.
Ama kadının detayları bilmek için beni zorlayacağını biliyorum.
Kiara: zorlayacağını sanmıyorum. Sonuçta o seni kurtarmaya çalışacak.
Carla: umarım.

~

Okul bitmişti ve rafe kapıda beni psikiyatra götürmek için bekliyordu. Rafe geldiğinde çıkışta biz arabayla uzaklaşana kadar insanların gözleri üstümüzde oluyordu.
Rafe'in arabasını görünce hızla oraya doğru gittim ve arabaya bindim.
Rafe: hoş geldin.
Carla: hoş buldum.
Dedim mutsuz bir şekilde.

Rafe yana doğru uzanıp beni öptü ve arabayı çalıştırdı.
Rafe: iyiliğin için.
Dedi. Ne için mutsuz olduğumu biliyordu.
Carla: başka yolu yok mu?
Rafe: hayır.
Carla: peki sen yanımda dursan?
Rafe: beni içeriye almazlar.

Rafe'in cümlesini duyduktan sonra ofladım.
Rafe: seni zorlarsa direkt çık.
Carla: çıkmama izin verir mi?
Rafe: izin isteyen kim? İstemediğin bir şeyde seni zorlayamaz.

You're No Good For Me || Rafe CameronHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin