~ALINTI~
Ferhat: Yağmur şöyle ki..
Yağmur: Eee
Ferhat: Evlenmen gerek!
Yağmur: Hı? Dayı ne diyosun Allahını seversen, tamam eli yüzü düzgün birini bulsam bende evlenicem de, ne alaka şuan yani?
Ferhat: Kızım bi dur dalga geçme
Yağmur: Ha bi de bunun...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Düğün Mekanı...
İyi Okumalar 🎼
"Yağmur bi sakin olur musun?" "Olamam! Nereye getirdin diyorum?!" Şuan ben delirmiş bi halde kanepenin arkasında, Yiğitse kanepenin diğer tarafında beni sakinleştirmeye çalışıyodu. "Kızım bişey yapmıycam diyorum, niye inanmıyosun?" "Zihniyeti bozuk bi sapık olduğun için olabilir mi acaba?" Allah'ım bi de utanmadan gülüyodu. Ne işim var ya benim burda?! "Yiğit gülme! Komik değil" Şu durumdayken bile karnını tutacak kadar gülebiliyordu ya. "Ya kızım, sen niye anlamak istemiyosun ya? Bişey yapmıycam diyorum. Burası bizim evimiz, ben de sana göstermek için, getirdim seni buraya. Düğünden sonra balayına gideceğimiz için vaktimiz olmaz diye de şimdi getirdim." "Balayı mı? Ben gitmek istemiyorum balayına falan. Ayrıca benim zaten bi evim var. 2. Bi eve hiç gerek yok, hele ortak bi eve hiç hiç gerek yok" "Yağmur! Konudan konuya atlıyacağına, gel otur şuraya da normal iki insan gibi konuşalım." "Olmaz güvenmiyorum sana" ben tam tekrar kaçmaya niyetlenmiştim ki, Yiğit kanepenin üstünden atlayarak beni yakalamıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Oh be sonunda. Dur artık be kızım! Ne uğraştırdın!" "Yiğit indir beni!" "Tabii canım, indiriyimde kaç. Çok yoruldum dinlenmem lazım benim." Beni iyice sarmalayıp koltuğa oturdu. "Yiğit bu şekilde oturmıycaz heralde" "Uslu dursaydınböyle oturmak zorunda kalmıycaktın. Çek cezanı şimdi!" "Yiğit saçmalama istersen!" "Yağmurcum, bi 5 dakika müsaade edersen dinlenicem." "Beni bıraksan dinleniceksin zaten" "Olmaz, evi ateşe falan verirsin şimdi." "Ya tamam bırak bişey yapmıycam" "Hı hı.." "Yiğit! Yiğit sana diyorum!" Yiğit'e bakmak için döndüğümde gözlerinin kapalı olduğunu gördüm. İki dakika da uyumuş olamazdı değil mi? Hemde biz bu haldeyken. "Yiğit numara yapma, kim iki dakika içinde uyuya kalır? Yiğit! Beni evime bırakman lazım kalk hadiii" o da sabahtan beri ayakta, susup biraz uyumasını mı beklesem acaba? Uff lanet olsun içimdeki insan sevgisine ya! Ama benim uyumamam lazım, sakın uyuma Yağmur! Hele bi de bu herifin kollarındayken sakın yani! Zaten koala gibi de yapıştı.