İyi Okumalar 🌧
Yiğit'den
Yağmur'u 1-2 saat odada bıraktıktan sonra, n'aptığına bakmak için odaya girmiştim ki, ortalıkta görünmüyordu. Aşağıdaki korumalardan da kaçamıyacağına göre banyodaydı. Banyonun kapısını tıklatacağım sırada kapının hafif açık olduğunu fark ettim.
"Yağ- Yağmur!"
Kapının arkasında olma ihtimaline karşı, kapıyı yavaşça açtım. Ama o duvara yaslanmış, dizlerini kendine çekmiş bir şekilde oturuyordu.
"Yağmur" beni farketmesi için dokunduğum da hareket etmedi. Ne yani, burda uyumuş olamazdı değil mi?Bir kere daha dokunduğum da, dengesi bozulduğu için yana doğru düşüyordu. Neyse ki tutmuştum
Buraya nasıl geldiğini bilmiyorum ama burda daha fazla durması iyi olmayacaktı. Kucağımda banyodan çıkmıştık ki, kendine geliyordu sanırım."Bırak beni"
"Hayır"
"Yiğit bırak beni"
Sesi anormal bir şekilde, sinirli çıkmıyordu. Daha çok mayışık geliyordu, yeni uyandığından heralde.
"Yağmur banyoda uyumuşsun, hala inat ediyosun. Yatağa yatırıcam işte inat etme"
"Eğer biraz daha beni bırakmazsan, üstüne kusucam Yiğit"
"Ne?"
"Bırak beni" daha fazla uzatmadan bıraktım, ciddi gibi görünüyodu.
Yağmur'dan
Koşar adımlarla banyoya girdiğimde, ucu ucuna yetiştiğimi anladım. Yoksa Yiğit'in üstüne kusucaktım.
Fena da olmazdı aslında.
Ben banyo ya koştuğum da, o da arkamdan gelmişti. Bu sahneyi mi izlemek istiyodu yani?
"Nasıl geldin sen bu hale?"
Bi yanda bana kızarken bir yandan da başımı tutuyordu. Yiğit'in kusmama rağmen rahatsız olmayıp yanımda olmasına mı? Yoksa aynı zamanda da başımı tutmasına mı şaşırayım?
Başını tutmasına niye şaşırıyosun? Demeyin. Çünkü ben bunu bir tek babam yapıyo sanıyodum. Çocukluk işte!
Kahvaltı da çok fazla yemediğim için artık safran kusmaya başlamıştım. Ve bu karnımı çok acıtıyodu.
"K-karnım"
"N'oldu karnına?"
"Çok acıyo"O kadar halsizdim ki, acıyan karnımı bile tutamıyordum. Hatta o kadar halsizdim ki, acıyan karnımı Yiğit tutunca şaşıramamıştım bile.
Son hamlemi de sifona basmaktan yana kullanınca, Yiğit'in kollarına bırakmıştım kendimi.
"Yağmur.. iyi misin?"
Kafamı sallamakla yetinebilmiştim. Ama o buna inanmamış olucak ki, hastane diye tutturmaya başladı.
"Hastaneye gidiyoruz"
"Yiğit"
"İtiraz istemiyorum Yağmur, hastaneye gidiyoruz dediysem gidiyoruz."
"Yiğit beni içeriye yatırabilir misin?"
Zor konuştuğumu anlamış olucak ki uzatmadan beni kucağına alarak içeriye götürdü ve yatağa yatırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinmezlik Rüzgarında Savrulanlar
Acak~ALINTI~ Ferhat: Yağmur şöyle ki.. Yağmur: Eee Ferhat: Evlenmen gerek! Yağmur: Hı? Dayı ne diyosun Allahını seversen, tamam eli yüzü düzgün birini bulsam bende evlenicem de, ne alaka şuan yani? Ferhat: Kızım bi dur dalga geçme Yağmur: Ha bi de bunun...