Apple Cider | taekook

4 | hoşgeldin kız arkadaş!

Taehyung

Dün yaptığım antrenmanlardan olsa gerek sabah yataktan kalktığımda ayakta duramıyordum.

Bacaklarım deli gibi titriyordu ve küçücük yurt odamda adım atıp lavaboya gitmek bile beni çok zorlamıştı.

Şimdi ise Jimin ve Jin ile bahçedeki banklarda oturmuş, Hoseok ne zaman bizi bulur diye düşünüyorduk.

Bunu düşünen muhtemelen sadece bendim.

"Elemeler ne zamandı Taehyung?"

Sorduğu soruyla Jin'e döndüm. "Akşama doğru." Sonra telefonumu açıp saate baktım. "Yaklaşık bir saat sonra spor salonunda olmalıyım."

"Sence kulübe katılabilecek misin?" diye sordu Jimin.

İç çektim ve ellerime baktım. "Muhtemelen hayır." Dudaklarını kemirdim gergince. Açıkçası tek istediğim bugünkü elemelerde kendimi rezil etmemekti. "Katılamasam da sorun değil. Zaten başından beri aklımda böyle bir fikir yoktu."

"Benimle paten kulübüne katılmalısın." dedi Jin elini bana doğru uzatarak.

"Hayır, kalsın." dedim yüzümü buruşturarak elini ittim. "Çoktan resim kulübüne başvuru yaptım."

"Ne?"

"Ne?"

İkisinden de aynanda aynı tepkiyi alınca güldüm. "Bölümüm için de gayet işe yarar hem. Haberiniz olmayabilir ama biz, mimarlık okuyanlar olarak bir sürü resim çiziyoruz ve hepsi canımızı çıkarıyor."

"Biliyoruz." dedi Jimin gözlerini devirerek. "Gece saat kaç olursa olsun bizi proje ödevlerinden bıkıp ağlayarak bölümü bırakmak istediğin hakkında söylenmek için arıyorsun."

"Bu doğru." dedim şikayetini görmezden gelip kafamı sallayarak onu onayladım.

"Madem girmek istemiyorsun, neden onca zahmete girip elemelere katılacaksın?"

Kaşlarımı çatarak Jin'e döndüm. "Çünkü siz pislikler beni kışkırttınız!"

"Seni kışkırtan biz değil, Jungkook'tu."

"Biz pislikler olarak sanırım Jungkook'u temsil ediyoruz." Jimin, Jin'in kulağına fısıldasa da ne dediğini duymuştum.

Sinirle nefes aldım ve "Onun adını ağzına alma." dedim sinirle. "Dün beni mahvetti!"

"Sana o kadar yardım etti ve sen hâla bundan şikayet mi ediyorsun?" dedi Jimin ve başını onaylamazca salladı. "Değer bilmezsin Kim Taehyung."

"Jimin haklı." dedi Jin kaşlarını çatarak. "Jungkook sana yardım etmeseydi bugün nasıl rezil olacağını bir düşün."

Onların Jungkook'u savunmasına gözlerimi devirdim. "Belki yardımına rağmen rezil olacağım. Daha elemelere girmedim, hatırlatırım."

"Yapabilirsin." Uzanıp koluma destek verircesine vurdu Jin.

"Evet!" dedi Jimin gülümseyerek. "Sadece kendini fazla rezil etme yeter."

Ağlar gibi yaptım. Tam ağzımı açıp bir şey diyecektim ki arkadan birinin gözlerimi kapamasıyla sustum ve elimi gözlerimdeki ellere koydum.

"Hoseok, beni rahat bırak."

Yaşanan ani sessizlik ile kaşlarımı çattım. "Ne oluyor ya?" Arkadaşlarımdan hâla ses çıkmadığında iyice meraklanmıştım. Elimi uzatıp gözümdeki ellerden kurtuldum. Arkamı döndüğümde gördüğüm kişiyle önce şaşkınlıktan bir şey diyemesem de sonra kocaman gülümsedim ve kalkıp ona sarıldım sıkıca.