10 | buna aşk mı dersin?

96 13 18
                                    

Jungkook

"Sana ilgilenmediğimi söyledim. Geçen hafta seni yeterince reddetmedim mi? Bıraksana artık peşimi."

Hızımı azaltmadan kafeteryaya yürürken kumralın hâla arkamdan geldiğini biliyordum. Peşimi o kadar çabuk bırakacak biri olsaydı bunu geçen hafta çoktan yapardı.

"Alt tarafı sahte erkek arkadaşım olacaksın, ne var bunda? Sadece başkalarının yanında benimle flört etsen de olur." Adımlarını hızlandırıp yanıma koştuğunda göz ucuyla ona baktım. Yakışıklı da bir çocuktu. Kendine çok kolay bir şekilde başka birini bulabilirdi. Neden ben olmak zorundaydım ki? "Sana çok iyi davranırım Jungkook. Prensesler gibi davranırım."

Gözlerimi devirdikten sonra bakışlarımı tekrar yola diktim ve adımlarımı hızlandırdım. Tabi o da hızlandırdı. "İstemez."

"Hadi ama Jungkook. Lütfen!"

Sakin kalmak için derin bir nefes aldığımda Taehyung hâla beni ikna etmek için bir şeyler zırvalıyordu.

Kim Taehyung, yaklaşık iki hafta önce antrenman maçında sakatlandığımda bana yardım eden biriydi. Başlarda gayet iyi biriydi aslında. Benimle ilgilendiği için ona minnettardım ama sonrasında kafayı yemişti.

Gerçekten.

Geçen haftadan beri onunla çıkmam için adeta bana yalvarıyordu. Sınıf arkadaşı ona hastalık derecesinde takıntılıydı ve kabul etmeliyim ki bu biraz korkunçtu. Taehyung ise çözümü benimle sahte bir ilişkiye girmekte bulmuştu.

Ki bu, bana göre daha da korkunçtu.

İlk tanıştığımızda onu zaten Hoseok'dan kurtarmıştım. Teşekkür edip geçmesi gereken yerde bana daha çok yapışmıştı.

Hoseok'u da tanıyordum ama çok bir muhabbetim yoktu. Sadece birkaç arkadaşı benim fakültemdeydi o yüzden ayaküstü sohbetlerimiz olmuştu.

"Bu iş olmayacak Taehyung. Vazgeç artık."

Son sözlerimi de söyleyip hızlıca ondan uzaklaştım. Arkamdan ofladığını duydum ama dönüp bakmadım. Zaten o da peşimden gelmeyi bırakmıştı.

Bana daha mantıklı bir planla gelseydi kabul edebilirdim ama sahte bir şekilde birbirimizle mi çıkacaktık? Bu hayatımda duyduğum en saçma plandı ve buna dahil olmaya niyetim yoktu.

Her zaman Yoongi ve Namjoon ile buluştuğumuz kafeye doğru gidiyordum. Üçümüz orada buluşacaktık ve ben Taehyung'dan kurtulacağım diye geç kalmıştım.

Evet ya, bir de Yoongi meselesi var. Arkadaşımın uzun zamandır platonik olduğu çocuk Taehyung'un en yakın arkadaşıydı. Tabii ki arkadaşımın duygularına karşılık alabilmesini isterdim ama bunun için de çöpçatanlık yapmaya niyetim yoktu.

Kafeye vardığımda kapıyı açmak için kolunu tutmuştum ki kafenin camına ellerini dayayıp cama yapışan birini görünce kafamı çevirip ona baktım.

"Ne yapıyorsun?"

Sesimi duyduğunda kafasını hafifçe kaldırıp bana baktı. Umursamadan kafenin camından içeri bakmaya devam ederken "Taehyung burada mı diye bakıyorum." dedi Hoseok.

Bunların hepsi kafayı yemişti.

Bana bakmadığı için görmeyeceğini bilerek kafamı salladım yılmışça. Daha fazla laflamak istemediğim için kafeye girdim ve oturan arkadaşlarımı görünce hemen yanlarına gittim.

"Nerede kaldın ya?"

Namjoon, ben masaya gelip çantamı sandalyeye asarken sormuştu bu soruyu. Ben de yanlarına oturup saçlarımı düzeltirken "Taehyung ile karşılaştım." dedim.

Apple Cider | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin