Kalk,kalk üstümden bırak beni " Yoongi yeni güne öpücüklerle uyandırılmayacağını biliyordu ama bu sözlerle uyanmayı da beklemiyordu
Gözlerini elinden geldiği kadarıyla hafifçe aralayıp "ne ne oluyor neden bağırıyorsun "diye sordu
Taehyung öfkeyle "sen ne yaptığını sanıyorsun yatakta ne işin var pis sapık çok odamdan" diye bağırdı
Yoongi derin bir nefes aldı tamam yataktan kalkacağım ama önce kucağımdan kalkmalısın değilmi? yok yerim rahat diyorsan senin için biraz daha dişimi sıkabilirim" dedi
Taehyung o anda fark etmişti Yoongi'ye sıkı sıkı sarılan kendisiydi hemen yerinden fırladı" sen bide utanmadan benimle dalga geçiyorsun ben birşeylere sarılmadan uyuyamam, ayrıca konunuz bu değil konumuz senin izinsiz gizlice yatağıma girmiş olman" bu sözcükleri nefes dahi almadan söylerken bir yandanda yataktan kalkmış banyoya doğru ilerliyordu
Yoongi arkasından "bir dakika" diye seslendi
Taehyung sinirle arkasını dönüp bu hadsiz adama bakıp "ne, ne, ne var yine" diye bağırdı artık sabrı taşmıştı bu ciddiyetsiz saygısız kaba adamla bir dakika daha muhattap olmak istemiyordu.
Yoongi ellerini önünde salladı " tamam tamam kızma terliklerini giy diyecektim"
Taehyung öfkeyle arkasını dönüp gelişigüzel bir şekilde terliklerini ayağına geçirip banyoya ilerledi bu arada ters ters Yoongi'ye bakmayı da ihmal etmemişti.
Yoongi hadi çabuk ol gezmeniz gereken koca bir şehir var senpn için harika bir program hazırladım diye arkasından bağırdı.
Yoongi şimdiki durağımız imparatorluk sarayı oraya bayılacaksın gel hadi diyerek elini uzattı Taehyung birkerecik yalnızca bir kere elini tutsa dünyanın en mutlu adamı olacak gibi hissediyordu, galiba Taehyung'ta bunu hissediyor Yoongi'ye en kücük mutluluğu bile fazla görüyordu.
Taehyung önden ilerlediğinde Yoongi yolu biliyorsun galiba diyerek arkasından ilerledi
Taehyung yolun kenarında durmuş bu şehirde taksi bulmak neden bu kadar zor diye söylendi
Birlikte birkaç müze gezmişler en son imparatorluk sarayınıda gezmişler ve böylelikle şehir gezileri bitmişti
Taehyung sarayın bahçesindeki çimenlere oturmuş bahçedeki göleti ve muhteşem manzarayı hülyalı gözlerle izlerken Yoongi'de onu izliyordu ikisininde manzarası muhteşemdi
"Bu güne kadar pek çok iş gezisine katıldım ama ilk defa bu kadar eğlendim" diye mırıldandı
Yoongi gülerek" benim ilk iş gezim ve muhteşem geçiyor"dedi
Taehyung duydukları ile ne diyeceğini bilemedi bu adam hiç mi vazgeçmezdi her fırsatı değerlendiriyor ona yaklaşmak için hiçbir fırsatı kaçırmıyordu yalancı dedi "senin gibi bir adam müze gezerek eğlendi öylemi buna inanmamı bekleme "
Yoongi "evet haklısın aslında hiç eğlenmedim aslına bakarsan çok sıkıldım yani yıllar önce kullanılmış kırık bir tabağa bakıp ne anlıyorlar anlamıyorum ama sen eğlendiysen bende eğlendim demektir "
Taehyung Yoongi'nin gözlerine baktı aslında Yoongi ona çok samimi ve dürüst davranıyordu şimdiye kadar hiç yalan söylememişti "aslında bende gerçek Yoongi'yi tanımak isterdim" dedi
Yoongi ellerini iki yana açıp "işte tam karşında" dedi "ben neysem oyum geçmişim ortada, zaten hangi gazeteyi açsan görürsün"
Taehyung Yoongi'nin gözlerine baktı "hayır onu değil ben gerçek Yoongi'yi tanımak istiyorum" dedi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE PLAYBOY
FanfictionGecelerin tanıdık siması Min Yoongi tüm dünyada tanınan ünlü bir playboydu gezmek, eğlenmek, alkol ve kadınlar onun tek tutkusuydu taki Kim Taehyung'u görene kadar