Jungkook'un elinde tüm eşyalarının olduğu bir valiz var şimdi. İkinci defa geldiği evin önünde bekliyordu inatla. Jeon Jungkook evinden kurtulmuştu.
Jeon Jungkook cehenneminden kurtulmuştu. Ama ya daha büyük bir ateşe giderse? Ya daha büyük yangınların içinde yanarsa?
Ya da boşverin. Sonuçta en büyük yangınlar cehennemde olur öyle değil mi?
Eğer iki farklı cehennem yoksa...
Jungkook içine derin bir nefes alıp verdi. Elleri titriyordu, tıpkı o günkü gibi. Yanında tam omzundan vurulan çocuğu gördüğü sahne gibi titriyordu küçük olan.
Ama bu titremesi belirsizlik yüzündendi. Bay Kim neden ona herkese davrandığı gibi davranmıyordu ki?
Yoksa Jungkook teşekkür amaçlı hiç birşey yapmadığı için mi? Ama Jungkook ne yapabilir ki?
Zengin birisi Bay Kim, ne isterse olur. Jungkook ona ne verebilirdi ki bedeninden başka?
Jungkook tırnaklarını deli gibi geçirdi avuç içlerine. Belki kanıyordu, belki de iz kalıyordu.
Jungkook umursamıyordu bunu. Bedeni temiz miydi artık? Aslında hâlâ daha temizdi bedeni. Ama verdiği kararlar ile kirlenmişti, kirlenecekti..
Jungkook bir adım attı kapıya doğru. Üzerinde ki kısacık şort ve gömlek ile bu bulutu hava da üşütüyordu.
Kapıya ulaştı Jungkook. Geriye doğru gidiyordu adımları ama ileri gidiyordu bedeni.
Kapıya çaldı ik kez. Bekledi bir kaç saniye Jungkook. Ardından kapı bir hizmetli tarafından açıldı. Hizmetli hafif geriye doğru gitti ki Jungkook'a yer açılsın.
Jungkook hizmetiye gülümseyerek baktı. Çok güzel bir kadındı. Hatta kadın değilde genç kızdı.
En fazla 21 falan derdi Jungkook.
İçeri doğru adımladı küçük. En sonunda evin ortasında durdu ve hizmetliye baktı. Bilmiyordu ne yapacağını.
"Kalacağınız oda hazır. Buyrun göstereyim size." Diyerek yönü gösterdi hizmetli Jungkook'a. Jungkook genç kızın dediği yere doğru yürüdü. Yani üst kata.
Ev ormanın içinde geniş bahçeliydi. Ve 3 katlıydı. Simsiyahtı, Jungkook sadece bundan bile ürkmüştü.
2. Kata geldiler ve hizmetine merdivenin sağında kalan üç odaya doğru yöneldi. Solunda ise 2 kapı vardı.
Jungkook sessizce genç kızı takip ediyordu sadece. Hizmetli Jungkook'u iki kapı arasında ki odaya yönlendirdi.
Jungkook odasının o olduğunu anlaması ile kapıyı açtı yavaşça. Siyaha bürünmüş bu evde en mükemmel odayı burası.
Jungkook büyülenmiş gibi bakıyordu odaya. Fazlasıyla büyüktü Jungkook'a göre. Beyaz duvarları bu evin içinde cennetin olduğu tek yer burası gibi gösteriyordu.
Tek kişilik yatağı hemen canım yanındaydı. Yatağın yanında krem renkli bir komodin duruyordu. Komodinin yanında ki duvar ise kapı şeklinde boşluktu.
Jungkook merakla açık duvara bakınca gördüğü yer bir kıyafet odasıydı. Bazı kıyafetler vardı ve bazı yerler de boştu. Sanırım kendi kıyafetlerini koyabilmesi içindi.
Giriş kapısının hemen yanında bir çalışma masası vardı. Odanın ortası boş kalmıştı biraz ve bu odanın ne kadar büyük olduğunu tekrar belli ediyordu.
Yatağının karşısında bir masa daha vardı ve bu masa makyaj masasıydı!
Jungkook heyecanlı bir şekilde hâlâ daha odaya bakarken gözleri kapıya kaymıştı ve gördüğü gözler ile yutkunmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fancy Man
Teen FictionAşk mıydı ölmemi sağlayan? İhanet miydi ona bu kadar bağlanmam? O kadını sevmesi miydi bu kadar acıtan? Yalnızlığı fark etmem miydi bu kadar soğutan?