KADERİMSİN +18

6. BÖLÜM

Bebeklerim selamm

Burayı çok özlemişim. Biliyorsunuz ki haftalardır Wattpad'e giremiyoruz erişim engelinden.

Her yere ulaşılmaya çalışılıyor. Umarım bir an önce bu durum geçer.

Normalde bölüm atmayacaktım. Çünkü bende VPN'siz giremiyorum. Ama dün arzu etiketinde 2. olunca sürpriz olarak atmak istedim.

Keyifli okumalar...

Aras

Peri'yle konuştuktan sonra sesindeki değişikliği farketmiştim. Bir birden bire ne oldu anlamadım. Ama yarın öğrenecektim.

Aklım bir yandan da Kuzey'deydi çünkü artık bir şeylerin açıklığa kavuşması gerekiyordu ve bende ilk olarak Kuzey'e söylemekle başlayacaktım.

Sabah kalkar kalkmaz direkt Peri'ye mesaj attım.

Siz: Günaydın yavrum. (9.45)

Siz: Uyandın mı? (9.46)

Peri'm: Evet. (11.34)

Siz: İyice uykucu çıktın sende.

Peri'm: Şikayetçi misin?

Siz: Hâşâ. Senden gelen her şeye razıyım ben.

Siz: Hadi kalk hazırlan beraber kahvaltıya gidelim. Orda konuşacaklarımızı konuşuruz.

Peri'm: Tamam.

Peri'yi almış, kahvaltı yerine gelmiştik. Ailesi ilk başta sorgulayacak gibi olsada sözüm olduğunu söyleyince bir şey demediler.

Şu an karşımda o kadar güzel duruyordu ki yemeyi bırakıp ne ara onu izlemeye başladım farketmemişim bile. Peri'nin seslenmesiyle ona döndüm.

"Aras abi beni izlemeyi bırakıp kahvaltını mı yapsan?" Yine abi denmeye başlamışız anlaşılan.

"Daha geçen elimin altında zevkten titriyordun ne ara abiye döndük?"

Konuşmamla o hayran kaldığım yüzü kızarmıştı. Her haliyle bile mükemmel ve onu utandırmayı seviyordum.

"Bilmem. Dediğin gibi bir şeyler yaşıyoruz ama sadece yaşamakla kalıyoruz. Sanki birbirini zevki için kullanan iki insanız." Gözleri dolu dolu konuşmasıyla direkt yerimden kalkıp yanına geçtim.

"Senin derdin şimdi anlaşıldı küçük hanım. Kendine böyle ithamlar yapma. Elbette aramızda neler olup bittiğinin farkındayım. Buraya da onun için geldik."

Konuşmamla gözünden akan yaşı silip ona sarıldım. Kokusu beni sarhoş ediyordu. Bir gün bu kokudan ayrılırsam ne yapardım diye düşünürken aklıma gitmem gereken görevim geldi.

Peri'den ayrılıp "Güzelim ikimizi de üzecek bir haber vermek zorundayım." Dememle pür dikkat beni dinlemeye başladı. "Biliyorsun ki Kuzey'le izine gelmiştik. Maalesef 1 haftamız doldu. Gece seninle konuştuktan sonra askeriyeden aradılar yarın akşam yola çıkıyoruz."

Hepsini tekte söyleyip kurtulmuştum yoksa o karşımda bana böyle bakarken söylemek zor olacaktı.

"Daha yeni kavuşmuşken mi gidiyorsun?" Yavaştan ağlamaya başlamasıyla kucağıma çektim. Zaten mekanın en ıssız yerini seçmiştim bilerek. Biz seslenmediğimiz sürece garsonlar dahil kimse gelemezdi.

"Sevgilim biliyorum daha yeni başladık ama görev beklemiyor maalesef." Sevgilim lafını duyar duymaz o müptelası olduğum gözlerini heyecanla bana çevirdi.

"Sevgilim ha."

"Tabi kızım biz harbi insanız. İçimiz dışımız bir." Gülerek dudağına yaklaşmamla ne yapmak istediğimi anlayıp o da bana yaklaşmıştı.

Alt dudağını dudaklarımın arasına alıp emerken o hızıma yetişemiyordu. Kısa bir öpüşmeden sonra ayrıldık. Issız bir yer olabilirdi fakat neyin ne olacağını bilemezdik.

Kahvaltımızı da yaptıktan sonra arabaya bindik. "Güzelim bu günümü sana ayırmak istiyorum. Malum yarın hazırlık falan yaparım."

Tekrardan üzülmeye başladığını anlayınca arabayı müsait bir yere çektim. Nerdeyse dağın başında gibi bir yerdeydik ve camlardan da bizi görmeleri imkansızdı. Bunları birazdan olacak şeyler için ayarlamıştım.

Peri'yi biraz rahatlatmak için tekrardan yan bir şekilde kucağıma aldım. "Peri'm. Bebeğim. Lütfen yapma, bende üzülüyorum. İster miyim senden ayrı kalmak? Ama işim bu. Hem sen beni bu zamana kadar nasıl bekledin?"

"O zamanlar imkansız olduğumuzu düşünüp kendime sahip çıkarak abim olarak bekliyordum seni. Şimdi artık sevgilim oldun."

"Bir daha söyle bakayım." Sevgilim lafı ağzına çok güzel yakışmıştı.

"Neyi?"

"O son dediğini işte."

"Şimdi artık oldun."

"Hayır hayır arada bir kelime eksik." konuşmamla kahkaha atması bir oldu. Beni oynatmayı seviyordu anlaşılan. Şimdi de biz oynayalım bakalım.

Elimi giydiği elbisenin altına sokunca gülmesi bir anda kesildi. Kilodunun üstünden kadınlığını okşamaya başlamamla kısık kısık nefesler almaya başladı.

Kilodunu hafif aşağıya indirip elimi yavaştan içine soktum. Peri bir yandan inlerken bir yandan da dudağıma yapıştı.

Dilini emerken ikinci parmağımı da içine sokmuştum. Dudaklarımdan ayrılıp boynuma geçerken bende parmaklarımı hızlandırmıştım.

Peri'de durmayıp alttan bana sürtünüyordu. "Ah, Aras daha hızlı." Biraz sinirlendirmek için yavaşladım.

"Ne istiyor benim küçük kızım hadi söyle."

"Parmaklarını en kuytu köşelerimde hissetmek istiyorum." Bu kadar açık sözleriyle dayanamayıp daha da hızlandım.

Boşalacağını anlayınca "Parmaklarıma ak kızım. Senin için bekliyorlar." dedim.

Sıvılarını elime bırakınca gözlerinin içine baka baka hepsini yaladım. O da tekrardan dudağımı öpmeye başladı.

Oturma şeklini değiştirip ayaklarını iki tarafıma kattı. Bir yandan öpüşürken bir yandan da eli pantolonumun düğmesini açıyordu.

Ne yapacağını anlamamla ona izin verip işini kolaylaştırdım. Boxser'ımı da yeteri kadar aşağıya indirince erkekliğim karnıma kadar uzanmıştı.

Eliyle git gel yapıyordu ve fena azıtmıştı beni. En son tam boşalacağım zaman kafasını eğince geri kaldırdım. "Ben yaptım diye yapmak zorunda değilsin yavrum."

"Hayır sen yaptın diye değil tadını merak ettiğimden." Tekrardan kafasını eğip menilerimi yutmaya başladı.

İşimizi hallettikten sonra Peri'nin ailesine haber vermesiyle lunaparka gelmiştik.

Beni takip edip, oy ve yorum yapmayı unutmayın.

Bu bölüm Aras'dan geldi. Nasıldıı?

Belki bu sefer akşama tekrardan bölüm gelebilir.

Seviliyorsunuuzz!!!