WTF?! | Taekook

talimat

TURKUNNNN CUMHURİYETİİİİ GOGSUMUYYY TUNC SİPERİ TURKE KACMAK YARASMAAAAZ TURK ONDE TURK İLERİİİİ!!!

29 EKİM CUMHURİYETİMİZİN KURULUS GUNUNU EN İCTEN DİLEKLERİMLE KUTLARİM. ASLİNDA BOLUM ATMAMAMİN BİRCOK SEBEBİ VARDİ SİMDİ TEKRAR DONDUM SİNAV HAFTAMDAN SONRA DA İKİ BOLUM ATMAYİ PLANLİYORUM GORUSURUZ HAYATLARİM İYİ OKUMALAR.

_

Olayın üstünden daha bir gün bile geçmemişti. Jungkook akşam içtiması için asker üniformasını giyerken sabah olanlar sürekli aklında dolanıp duruyordu. Ne yaşamıştı ama öyle? İyi ki söyledim, diye geçirdi içinden.

Eğer binbaşı ölseydi..? Ne olurdu. Bir şey olmazdı ama içindeki kurdu bu ihtimali hiç sevmiyordu. Bir yerlerinde bir sıkıntı baş gösteriyordu bunu hayal edince.

Giydiği üniforma ile koğuş odasındaki tuvalete ilerledi ve aynadan kendisine baktı. Zayıf yüzü, beyaz teni, iri ve parlak gözleri, kırmızıya çalan dudakları, kahverengi ve kısa saçları...
Her bir parçası çok güzeldi.

Yüzüne su vurduktan hemen sonra peçete alıp yüzünü kuruladı. Geç kalmaması lazımdı hem de koğuş başkanıyken. Tuvaletten çıkıp hazırlanan askerlere baktı.

"5 dakikaya kadar çıkmamız lazım elini hızlı tutun!" Diyerek bağırdı ve yatağına doğru ilerleyip yatağına oturdu. Yastığının altına koyduğu telefonu açıp bildirim var mı diye bakındı. Yoktu. İçindeki bir ses Komutan Taehyung'un yazmasını istiyordu lakin şuan da mümkün değildi.

Birkaç dakika telefonunda gezdikten sonra koğuş arkadaşlarıyla beraber aşağı inmiş ve sıraya geçmişlerdi. Yardımcı komutan jaengie sayesinde yavaştan başlayan koşu temposu ile içtima başlamıştı.

Akşam serinliği olduğundan dolayı hafif rüzgar Jungkook'un yüzünde parçalanıp geçiyordu. Burnunun şimdiden kızardığına emindi bile.

"1,2 1,2,3,4..." Diye devam toplu ses sayesinde zaman hızlıca akıp geçmişti. Koşmayı durdurmuş sırada ise akşam içtiması olduğu için atış talimatları verilecekti. Binbaşı Taehyung hâlâ gelmemişti? Beyaz tenli ise bunu kendi içinde sorgulamadan edememişti.

Eline aldığı tabanca ile başlamıştı. Daha uzun namlulu silahlara geçilmesine çok vardı.

Silahı iki eliyle kavrayıp karşısındaki çoğu yeri mermiyle delinmiş insan görünümlü tahta parçasını hedef alıp başlamıştı. Bazı atışları kenarlardan kılpayı geçse de çoğu atışı ortayı bulmuştu. Kendini geliştirmeyi iyi biliyordu Omega.

Silah sesleri arasında yakınında duyduğu ıslık sesi ile arkasını döndü. Binbaşı Jungkook'un atışlarını izliyordu.

"Güzel atıyorsun lakin daha çevreli bak sadece silaha değil." Jungkook'un tam arkasına geçmiş ve omeganın indirdiği elini tekrar havaya kaldırıp silahla nişan almıştı. Binbaşının elleri omegaya göre oldukça büyüktü bu yüzden Omeganın minik elleri kaybolmuştu neredeyse.