"Ölürsen Ölürüm"

5 0 0
                                    

"Bıçakların sırtımda mı? Hadi çek al onları. Acıtmadı senin kadar, ben hiç giden olmadım. Yine de kaldım, buradaydım, Hep yalvardım! Ne olur Tanrım adını andırma
Acıyla kucaklaştım"

 Yine de kaldım, buradaydım, Hep yalvardım! Ne olur Tanrım adını andırma Acıyla kucaklaştım"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Beyza Arslan. Mert Ateş.

Özür dilerim Ay kızım,
Beyza tarafını kirletmeye
Ant içtiğim için affet beni.
Gözlerinden yaşı,
teninden kanı,
Ruhunda yaralar açtığım
için affet beni.

Seni sen olduğun için
Affederdim, eğer beni
Yaralandığım yerden
Tekrar yaralamasaydın.
Seni o kadar kolay
affedemeyeceğim için
Sende beni affet. Yüreğim
Bana acı verenleri sevecek
Kadar büyük değil Ateş oğlan.

- 6. Bölüm -

"sık gitsin. Lütfen, yalvarırım sık bitir bu işkenceyi." Karşımda zangır zangır titreyen kan kırmızı renge bürünmüş bedeni ile benden yalvarırcasına istediği şeyi yapamazdım. "Beyza" fısıldayabilmiştim ismini. O bile bir hayli zor gelmişti çünkü karşımda duran kişi öylesine biri değildi.

Neyim di Beyza benim?

Kendini sana deli gibi aşık ettiren canı canın olmuş o kadın.

Beyza benim bilmeden canım olmuştu ve ben bunu canını defalarca kez yaktıktan sonra anlamıştım.

Sertçe omuzlarıma vurarak sendelememe sebep olurken çığlık atarak ormanın dışına yani otoban yoluna koşuyordu canhıraş. "Beyza" bu sefer fısıldama değil canına zarar gelecek korkusu ile kükremiştim. Arkasından koştuğum esnada yetişmeme ramak kaldığı anda kolundan tuttuğum gibi bedenini kendime çektiğimde sırtı göğüsüme sertçe çarpmıştı.

"Öldür beni nolursun öldür!" Çırpınıyordu kollarımın arasında benim ise tek yapabildiğim bedenini iyice bedenime sıkıştırıp kulağına doğru "şşş" nidaları dökmekti. Ölüm onun için uzak olmalıydı, ölüm yakışmazdı o beyazlığına. "Yalvarırım bitir bu işi!" Sesi acının bütün detaylarını sunarken fısıldıyordu artık. "Lütfen öldür beni."

Başımı boynuna gömerek kokusunu içime çektim. Bunu ilk defa bu kadar açık açık yapsam da vurulduğu gece kokusu bütün odamı sarmış ve ben o kokuda boğulmak istemiştim. Kulağına yaklaştığım sırada "ölürsen ölürüm" diye fısıldamıştım. Kollarımın arasında bedeni kaskatı kesilirken burnumu saçlarına sürterek tekrarladım "ölürsen ölürüm Beyza."

Ölürse ölürdüm, canına zeval gelse canım çok yanardı.

Başını olumsuz anlamda salladığında var gücüyle kollarımdan kurtulmaya çalıştı. "Yalan söylüyorsun" ses tonunda soru işaretleri vardı. İnanmaması anlaşılırdı, sonuçta ben onun hayatını alt üst eden adamdım. "Yalan söylüyorsun!" Tekrar etti kendini inandırmak istiyor gibiydi. Başımı havaya kaldırarak gözlerimi gökyüzüne diktim. Hava bi hayli kararmış ay tüm parlaklığı ile bize gülümserken aslında o Ay'ın Beyza oluşu kalbimi titretmişti. O da böyle beyazdı, şeffaf bir şeydi, beyaz rengi de çok yakışıyordu ona. Ama maalesef şuanda üstünde olan Beyaz elbise ona acı vermek için vardı.

Ay KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin