• 9. Bölüm •

285 23 45
                                    

~Zeynep

Cüneyd'le kol kola biraz dergahta dolaşmış elaleme -en çokta Feyza'ya- nispet yapmıştım,yaklaşık 2-3 saatte dergah dışında gezip ayrılmıştık.

Akşama evde yemek olmadığı için  erken gelmiştim eve.

Evin kapısını anahtarımla açmış ve adımı atmıştım ki gördüğüm şeyle donakalmıştım.

Sabah özenle toplayıo tertemiz ettiğim evim şuan darmadağınıktı tüm eşyalar yere saçılmış yatak odasının yastıklarından tutun mutfaktaki kavonazlar bile dağılmış tuzbuz olmuştu.

Yere saçılan camlar yüzünden fazla ilerleyemesemde salonun kapısına gelmiş etrafa bakmıştım boş gözlerle ardından yavaşça yatak odasına çıkmıştım.

Yatak odası daha beter halde iken yere atılıp üzerlerinede makyaj malzemelerimin fırlatılıp temizlense bile giyilemeyecek ve çoğu makasla parçalanmış  haldeki kıyafetlerime bakmıştım.

Gözlerim etrafı tararken yerde gördüğüm ve kesinlikle benim olmayan ama kimin olduğunu adım kadar iyi bildiğim bildiğim bilekliğe doğru eğildim.

Feyza'nındı bu bileklik, zinciri altından üzerindede "F" harfi olan bir bileklikti onun olduğuna emindim çünkü geldiğiö günden beri gözüme sokmaktan çekinmemişti. "Babam ta ben doğmadan yaptırmış"diyerek kendince nispet yapıyordu.

Ama neden yapmıştı böyle birşey
evimi,yuvamı darmadağın edecek kadar mı nefret ediyordu benden.

Cüneyd'in elini tuttuğum için miydi?

Gözlerim yavaşça dolarken olduğım yere çökmüştüm.

Ne kadar orda oturup ağlamıştım bilmiyordum ama Cüneyd'in bağırışını duymuştum.

~Cüneyd

Kapıyı çalsamda açan olmamıştı Zeynep evdeydi biliyordum lakin belki uyuyprdur diyerek anahtarla girmiştim eve.

Gördüğüm dağınıklıkla kaşlarım çatılırken anlam verememiştim.

"Zeynep" diye mırıldandım kendi kendime.

İçeri girip salona ve mutfağa baktım ama kimse yoktu.

Tekrar "Zeynep" diye bağırarak yukarı çıkrığımda kulaklarıma ağlama sesi doldu.

Hızla yatak odasına giderken
Zeynep'imi odanın ortasında oturmuş ağlarken buldum.

Kalbim acırken bende gittim yanına hızla karşısına çöküp oturduğumda önüne gelen saçlarını arkaya itip göz yaşlarıyla yıkadığı yüzünü açığa çıkardım.

"Zeynep'im noluyo nedir bu hal?"

Kızarmış gözleriyle bana bakarken içim burkulmuştu.

"Amcanlarda evin yedek anahtarı var mı?"

Olumlu anlamda kafamı salladığımda hıçkırık kaçtı dudaklarından.

Elinde tuttuğu muhtemelen bileklik olan şeyi havaya kaldırıp kısılan sesiyle konuşmaya başladı.

""F-feyza,derdi ne bilmiyorum ama evimden,yuvamdan uzak dursun artık Cüneyd ne diye yıkmaya çalışıyo yuva mı?"

Ağlayarak konuştuğunda miğdemdeki kasılmayla kafasını tutup göğsüme çekmiş ve sıkı sıkı sarmıştım onu.

Saçlarına kondurduğum öpücükle ağlaması azda olsa azalmıştı.

"Gel biraz hava al bahçeye çıkalım"

Dediğimde göğsüma daha çok sokulunca kucağıma almış ardından aşşağı indirip bahçeye çıkarmıştım.

Güzel biyere oturtum yüzündeki yaşları elimle sildiğimda alnına bir öpücük daha kondurdum.

Cüneyd Efendi'nin Kıymetlisi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin