Herkesee uzun aradan sonra merhabaaa. Bilirsiniz ki wattpada erişim engeli geldi ve hâlâ kalkmadı. Vpn ile idare ediyoruz çok şükür.Neyse gelelim yeni kitabıma. Okunma sayısı çok az eğer biraz zaman sonra aynı kalırsa yayından kaldıracağım:(
Bu bölüm kısa olacaktır kusura bakmayın. İyi okumalar canolarımm...
DURU'DAN
Sabah telefonuma gelen arama sesi ile uyanmıştım. Telefonuma uzanıp elime aldım arayan bilinmeyen numaraydı. Kaşlarımı çatıp telefonu açtım." Buyrun, kimsiniz" dedim. Ses gelmedi. Bende ses etmeyince arayan kişi konuşmaya başladı." Küçük Duru, sana bilmece soracağım. Eğer ki çözer isen yavaş yavaş gerçekleri açığa çıkartabileceksin" dedi. Yutkundum. Ne demeye çalıştığını anlamamıştım.
" Siz kimsiniz ve gerçekler ne" diyebildim sadece." Herkesi tartıştırır bir o kadar sinsidir, ailenin gözdesi, babanın bilinmeyeni"
Deyip telefonu suratıma kapattı. Kalbim hızlı atıyordu. Ne dediğini ve ne ima ettiğini anlamamıştım." Babamın bilinmeyeni" diye geçirdim içimden. Kimdi ki bu bilinmeyen.
Ailenin gözdesi yoktu çünkü babam tek evlattı.Ayağa kalkıp banyoya ilerledim. Elimi yüzümü yıkayıp banyodan çıktım. Arayan kişi erkek idi ve sesine montaj yapılmıştı. İnsan neden montaj yaparki sesine çünkü tanımamak için. Beni arayan kişi beni tanıyordu ve benim bilmediğim şeyleri yavaşça bana göstermeye çalışıyordu. Kimsin sen bilinmeyen numara, kimsin.
Üzerime elbise geçirip aşağı indim. Kahvaltı hazırdı ama yiyecek iştahım yoktu. Evden çıkıp arabama bindim ve Aras'ın şirketine doğru sürdüm. Herkesi tartıştıran ve bir o kadar sinsi, ailenin gözdesi ve bilinmeyeni kimdi. Düşünmeye başlayınca babamın kardeşi yoktu veya vardı ben bilmiyordum. Araştıracaktım.
Aras'ın şirketine gelmiştim. Arabadan inip anahtarı valeye teslim ettim ve şirkete doğru yürüdüm. Baran ve Suat her zamanki gibi kavga ediyordu. Onları umursamayıp Karan'ın yanına gittim.
" Yengecim hoş geldiniz" deyince gülümsedim." Hoş buldum, abin nerde Karan bey" dedim dalga geçerek. Elleri ile yukarı gösterdi.Yukarı çıkıp toplantı salonuna yürüdüm. Bugün büyük bir toplantı vardı. Kapıyı çalıp içeri girdim. Aras'ın sinirli suratı ile karşılaşacağımı düşünmemiştim. Göz göze gelince yüzünde gülümseme oluştu.
" Rahatsız etmedim umarım" deyince Aras elini belime atıp kendine çekti ve saçlarıma öpücük kondurdu.
" Toplantının onur konuğu sensin, bir daha ağzından o lafı duyamayacağım" deyince gülümsedim.Fazlasıyla ağır bir toplantıyı ve ben 10. dakikasında sıkılmıştım. Hiç ara vermemişlerdi. Gözlerimi Aras'a yönelttiğimde göz göze gelmiştik. Sıkıldığımı anlamıştı." Toplantıya 20 dakika ara, şu dosyayı ben gelene kadar toparlayın" dedi asistanına. Herkes ayağa kalkınca bende kalkmıştım ama Aras bileğimden tutup beni durdurmuştu." Bekle güzelim" deyince yerime oturdum.
Herkes dışarı çıkınca asıl konuma geldim." Aras, birşey sorabilir miyim" dedim. Kafasını salladı." Benim babamın kardeşleri varmı. Abisi, ablası, kardeşi varmı" diye soru yönelttim. Düşünmeye başlamıştım. Galiba vardı." Senin babanın bir ablası, bir kız kardeşi ve abisi vardı. Neden sordun ki" dedi. Kafamı salladım." Öyle, kafama takıldı sadece" dedim. İnşallah anlamazdı. Gözlerini üzerimde gezdiriyordu, çünkü birşey arıyordu. Boşu boşuna sormayacağımı biliyordu.
Aras ile oturmaya devam ediyorduk. Gına gelmişti artık çünkü vakit hiç geçmiyordu." Aras ben sıkıldım ya" deyip ayağa kalktım. Aras'da ayağa kalkıp üzerime doğru yürümeye başladı." Bende sıkıldım güzelim" deyip üzerime yürümeye başladı. Ben geriye gittikçe Aras bana doğru geliyordu. İnşallah sağ salim çıkarız bu odadan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DURU
Ficção AdolescenteGeçmişten derin izler taşıyan bir kadın, kadının geçmiş izlerine merhem olmak isteyen bir adam... Bazen merhem de yarayı iyileştirmezdi. Yara kapanmayacak kadar acı, hiç iyileşmeyecek kadar derindi... Yıllarca takıntılı olduğu kadını 1 yıl bulamaz v...