Hayqaaass millet! Umarım bu bölümü seversiniz iyi okumalar.💝(yorum atın laa)
💛
"Yunki hyung benim canım pamuk şekey çekti. Ayabiyiy mişiiin?"
"Tabii ki alırım tatlım." Tam almak için arkaml dönecekken Jimin kolumu tuttu. "Sen burada dur ben hemen alırım."demeisinin ardından hızlı adımlarla yanımızdan ayrıldı.
Pamuk şeker satılan yer bizden biraz uzaktaydı . Aklınca beni bu halimle yalnız başıma göndermek istemiyordu. O dursun daha demin yaptığının hesabını eve gidince soracaktım.
Kolumu çekiştiren Jiyoon'un tatlı sesi ile düşüncelerimden ayrılıp ona döndüm. "Hyung,hyung! Bak oyada benim kyeşten aykadaşyayım var. Onnayın yanına cidebilir miyim?" Jiyoon'un gösterdiği yere baktım ve iki tane ikiz oğlanın Jiyoon'a el salladığını gördüm. Yanlarında annesi de vardı. Fakat o bana hiç hoş bakmıyordu. Bu yüzden de Jiyoon'un çabuk gelmesini uyararak gitmesine izin verdim. Kadın çok korkutucuydu gidemezdim yanına falan.
Jiyoon koşarak arkadaşlarının yanına giderken ben de etrafa bakıyordum. Jimin hâlâ gelmemişti.
"Hey Yoongi hyung!" Ama onun yerine en yakın arkadaşımı görmüştüm. Gülerek yanına gidip sarıldım. Yurtdışına gidip geldikten sonra görüşememiştik. Sadece arasıra telefonda konuşabildik. "Aish,seni çok özledim hyung. Ayrıca eski tarzına geri dönmüşsüün! Harika görünüyorsun."
"Teşekkür ederim Hobiga! Ben de seni özledim." Ayrıldığımıda Hoseok'un yanındaki uzun boylu adama baktım. Onu daha önce bir yerde gördüğümü sanmıyordum. Şahsen bakışlarından da pek hoşlandım denemezdi.Onu göstererek "Bu kim Hoseok?" Dedim.
Fakat o Hoseok'un konuşnadına izin vermeden kendisi konuşmuştu. "Merhaba. Ben Park Jong Seong. Hoseok'un arkadaşıyım yurtdışında tanıştık." Eğilerek selam veren adama ben de aynı şekilde karşılık verdim. Ulan bu Park'lardan kurtulamayacak mıyım ben?
"Bu arada tarzını baya beğendim Yoongi hyung." Hyung dediğine göre benden küçük olduğu belliydi. Başımı sallayıp teşekkür ederim. Bu adamı hâlâ gözüm tutmamıştı. Ayrıca Jimin nerede kaldı?
Hoseok telefonu çaldığı için yanımızdan biraz öteye gitti. Yeni tanıştığım biriyle yanyana olmak beni hep gerirdi. Bunu bildiği halde yanımızdan ayrılmıştı pislik arkadaşım. Arkamı dönüp Jiyoon'un olduğu tarafa baktım. Hâlâ arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Ben onu seyrederken arkamdan belime sarılan bir çift kol hissettim.
Daha arkamı bile dönemezken bu kolların Jongseong'a ait olduğnu anlamıştım. "J-jongseong ne yapıyorsun?" Kollarını belimden ayırmaya çalışırken daha sıkı tuttu. "Ah,bebeğim, canlı porno gibi gözümün önünde dururken seni arzulamamak mümkün mü?" Nefesi kulaklarımla buluşuyirdu ve bu beni çok rahatsız etmişti. Amınıakoduğumun embesilleri Hoseok ve Jimin nerede kaldılar?!
"Seong l-lütfen b-bırak beni yapma şunu." Eğer çocuklar olmasaydı 'sapık var'diye ortalığı ayağa kaldırırdım. "Neden Yoonnie? Bak seni çok memnun ederim hiç pişman olmazsın."
"İstersen ben seni memnun edeyim ha?!" Jimin'in sesini duymamla arkamdaki kollarında sahibi benden atrılmıştı. Arkamı döndüğümde Jimin bir elinde pamuk şeker tutarken diğer eliylede Seong'un ensesinden sert bir şekilde tuttuğunu gördüm. Tamam biraz komik bir görüntüydü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pink Babysitter/Yoonmin
FanfictionPembe giymeyi seven sevimli Min Yoongi Park Jimin'in yiğenine bakıcılık için işe başlamıştı. ‼️Kitabın devamı @jiyoonenayisi_14 hesabında yayınlanmaktadır‼️ Başlangıç:~30.06.24~ top:jimin bottom:yoongi