(15)Vitamin

78 15 10
                                    

Hellolar efendim. Nasılsınııız canlarım? İnşallah bu bölümü beğenirsiniz iyi okumalar🎀








"Eğer bir daha etek giyerek dışarı çıkarsan o altındakini kanatana kadar sikerim seni Yoongi."

Açıkcası biraz korkmuştum çünkü şu an yüzüne bakarken bile bunu yapacağını görebilirdiniz. Yine de kendimi bozmadım ve kollarımı göğsümde birleştirdim. "Buna siz mi karar veriyorsunuz Bay Park?"

"Evet ben karar veririm! Giymeyeceksin." Hadi ya. Başka arzun?

"Kim olarak?" Özgüvenli bir şekilde söylediğim şeyden sonra bir an affalladı. Gözleri kocaman bir şekilde beni izlerken sorumu yine tekrarladım. "Siz benim patronum dışında neyimsiniz ki benim giyimime karışıyorsunuz?"

Burnundan sinir dolu nefes verdi. E buna da cevap versene paşam. Üzerime daha fazla geldi. Arkamdaki dolaba tamamen yapışmıştım. Bedenlerimiz o kadar yakındı ki onu hissediyordum. Tamam Yoongi, sakin ol, düşünme ,düşünme.

"Dediğin gibi patronun olarak ev dışında etek giymeni yasaklıyorum Min." Ellerimi boynuna dolayıp kendimi ona sürtmeye başladım. Azıcık oyundan bir şey olmazdı herhalde. "Neden etek giymeme bu kadar karşısınız ki Bay Min."

Bu yaptığımı beklemiyor olmalıydı. Kalbinin atış hızını buradan bile duyabiliyordum. Onun üzerindeki etkim baya hoşuma gidiyordu diyebilirdim hatta. Kesik nefeslerinin arasında konuşmaya çalıştı."Y-yoongi...yap-ma." 

Onu dinlemedim ve daha fazla sürtünmeye başladım. Elleri kalçamı sarıp yine orayı okşadı. Kulağının arkasını yalayıp oraya sulu bir öpücük kondurup geri çekildim. Bu yaptığım ile titremişti. Kapalı olan gözlerini açıp bana baktı. Buna alışsa iyi ederdi çünkü onunla gidene kadar böyle oynayacaktım.

"İzninizle uyuyacağım Bay Park. Odamdan çıkar mısınız?" Bir şey demeyip altındaki şişlikle odadan çıktı.

💥

Dudağıma hafif bir gloss sürüp aynaya baktım. Dün Jimin beni sikmekle tehtit ettiği için bir tık korkup bu sefer şort giymiştim. Gerçi bu şortunda dünkü etektün pek bir farkı yoktu.

İşe başladığımdan beri hiç izin almamıştım. Bu yüzdende Jimin'den bir günlüğüne izin alıp dışarı çıkacaktım. Üzerimdeki sarı tişörtüm ve mini beyaz şortumla bence baya hoş duruyordum.

Salona indiğimde Jimin Jiyoon ile oyun oynuyordu. Jimin beni görür görmez yine  kaşlarını çattı. Etek tamam ama şorta da bir şey demesin bir zahmet. "Nereye gidiyorsun?"  E tabii nereye gideceğimi daha söylememiştim. "Bir arkadaşımla görüşeceğim."

Su içmek için mutfağa adımladım. O da arkamdan gelmişti hemen. Bardaktaki suyu dudaklarımla buluştururken yine bir soru yöneltti. "O dünkü arkadaşlarınla mı?" Elimdeki bardağı sertçe tezgaha bıraktım. Fazla oluyordu.

"Evet dünkü arkadaşımla görüşeceğim."

"Dün o herife iyice dayak atmalıydım ben."

"O herif benim arkadaşım değil. Tanımıyordum bile. Yanındaki kırmızı saçlı olan Hoseok benim arkadaşımdı." Ardından göz devirdim. "Aishh, sana niye hesap veriyorum ki?"

Çantamı alıp yanından geçip gittim. Evden çıkıp Jimin'in benim için ayarladığı şoförün arabasına bindim.

Hoseok'a dün Seong'un yaptıklarını telefondan anlatmıştım. Jimin'i sorduğunda ise geçiçtirip yarın gelip anlatırım demiştim. Araba Hoseok'un oturduğu binanın önünde durduğunda arabadan indim.

Apartmana girip asansörde 7.kata bastım. Kapının önüne gelip zile bastıktan sonra çok geçmeden kapı açılmıştı.

😼

Hoseok'la oturup önce sıradan şeylerden konuştuk. Ona Jimin'le aramızda olanların anlattım. Başta çok şaşırsada daha sonra o da çok kızmıştı.

"Bu herif ne sikime böyle yapar? Bir de gelip yüzsüz gibi sana karışıyor. Yoongi ben bu adamı döverim."

"Hoseok karışma istersen kardeşim adam dün orda çocuklar olmasaydı seni seong'a katıp hastanelik ederdi. "

"Hadi yaa. O kadar var mı?" Sorduğu soruyla o muhteşem kasları yine aklıma gelmişti. Elimi dudaklarıma götürüp sırıttım. "Hemde nasıl. O kasları her dakika okşamak istiyorum. Jimin başlı başına bir sanat eseri."

"Lan kes utanmasan karşımda onu düşünüp kendini çekersin sen!"

Elimdeki yasıtığı ona fırlattıp onu gibi bağırdım. "Hyung'un ile doğru konuş sersem herif. Aşığım ne yapayım?!"

Bu sefer o sırıtıp yüzüme baktı." Gerçi sen yapmışsın yapacağını." Aklıma gelen şeyle duraksadım. Aslında bunu daha önceden planlamıştım ama kabul eder miydi bilmiyordum. Yüzüme ciddi bir ifade takındım.

"Hoseok, senden bir şey isteyebilir miyim?"

🤫

"Hyung bu dediğinden emin misin? Ya her şey daha kötü olursa?" Başımı iki yana salladım ben de. "Bilmiyorum Hobiga. Sadece benin yaşadığım acıyı aynısını yaşasın istiyorum. Ona gerçekten çok aşığım."

Gözlerim dolarken yanıma yaklaşıp sarıdı. Onun da gözleri dolmuştu. Küçüklüğünden beri böyleydi. Ne zaman biri yanında ağlasa o da ağlamaya başlardı. "Yoongi hyung, yapma böyle. Eminim o da seni seviyordur. Sadece bu yaptığı fazla kötüydü."

Kendimi fazla yormadan hemen moddan çıktım. Elimle Hoseok'jn kafasına sert olmayan bir şekilde vurdum." Yaa! Hemen duygusala bağlama sen de. Gel hadi fotoğraf çekelom önce. Seninle daha çok işimiz var."

Güzel bir fotoğraf çekip instagramda paylaşmıştım. Jimin beni sosyal medyadan takip ettiği için büyük ihtimal görürdü.





min

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

min.gi hoseok~~ sen gerçekten de benim vitaminimsin💛 @Jhosik

❤372 💬58

Jhosik teşekkür ederim hyung. Seni seviyorum~~
(min.gi yorumunuzu beğendi)

prk.jimin fotoğrafı beğendi.




👏👏





Sen daha dur Jimin efendi ben daha sana neler yapacağım:)))

Bölüm hakkında fikirleri alayım👉👉

Sopemmm benim çok seviyom. Shiplemesem bile. Ayrıca fotoğrafıda zor buldum. Siz o fotoğrafta yoongiyi sarı tişörtle hayal edi verin.






Pink Babysitter/YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin