Merhabalar.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
Sezen Aksu - Unuttun mu beni?
Geçmişle kavrulan adamlar bir ömür boyu yanmaya razı gelirlerdi. Zaten kül olan adamlar bir dokunuşla yeniden küllerinden doğardı.
Meriç Ataman kül olmasına rağmen yeniden doğan, her doğumdan sonra küle dönüşen bir adamdı.
Meriç Ataman bendim.
Yanmaya da yakmaya da razı gelen o adam bendim. Yandığım kadar yakmayı severdim. Ataman olmak kolay değildi ve ben bunu geçmişte en sert haliyle öğrenmiştim.
Bir yüktü Ataman olmak. Hileyle hurdayla uğraşmak, rekabete göğüs germek, yalanlardan kaçmaktı. Ataman olmak bir şekilde aşka takılı kalmak demekti. Aşkın etrafından da dolaşsak, bir köprü üzerinden de geçsek eninde sonunda bizi buluyordu.
Aşka takılı kalmak ise bir zehirdi. Sevgi insanı yüceltir, dediklerinde aşktan bahsetmezlerlerdi. Aşk kimsenin kolay yorum yapacağı bir duygu değildi. Benim için aşk bir zehirdi, kumardı. Ölümle burun buruna gelmek ve en sonunda yenilmekti.
Yenilirken acı çekmekti.
Annem beni çok severdi. Beni dizlerine yatırıp saçlarımı okşamaya bayılırdı. "Oğlum," diye fısıldayışını hala duyuyordum. Gözlerimi her kapattığımda annem yine saçlarımı okşuyordu. "Sen çok iyi bir insan olacaksın." Derdi bana. Annem hep iyi birer insan olmamızı isterdi. Kötülüğe hiçbir zaman yenilmememizi tembihlerdi.
Ellerimde kötülük filizlediğimi ona nasıl söylerdim? Mezarına gidip nasıl ismine bakardım?
Babamın her zaman Sara'yı daha çok sevdiğini biliyordum. Hayır bu beni hiçbir zaman üzmüyordu çünkü bir keresinde bana, "Bir kız çocuğun olduğunda anlarsın oğlum." Demişti. "Kız çocukları babalar için çok küçük bir adımla daha önde olur." Diye de devam ederdi.
Babamı örnek alarak büyümüştüm. Beni omzuna alır havalara uçururdu. Bir sürü araba maketini birlikte yapardık. O şirketle birlikte gittiği tüm toplantılara beni de götürürdü. Omzuma vururdu ve gülümserdi bana. Omzuma vurup, "Meriç büyüyüp koca adam olacak." Derdi hep.
Ben büyüyüp koca adam olmuştum ama babamın omzuma vurduğu yer hala çocuk kalmıştı.
Ben babama nasıl derdim? Ona hala ihtiyacımın olduğunu nasıl söylerdim?
Kız kardeşim Sara. Dünya üzerinde ki kıyamayacağım tek insan. Bir damla göz yaşına yapamayacağım şey olmazdı. Hiç kolay şeyler yaşamamıştı ve her bir anında yanında olan bendim. Sonra benden uzaklaşmayı seçmişti ve gitmişti. Hayır bu sorun değildi, artık değildi.
Onu seviyordum, o benim kardeşimdi. Her şeyi yoluna sokmayı başaran Ataman oydu. Çektiği onca acıya rağmen sevdiği adamla evliydi. Hayat onu daha ne kadar sınayacak derken belki de son darbesini vurmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARAMPARÇA ZÜMRÜT
Teen FictionPuslu Kalpler Serisi'nin ikinci kitabıdır. Önce Kırık Safir adı kitabımın okunması önemle rica olunur. "Alev?" diye mırıldanıp bana döndü. Gözlerini gördüğümde öleceğim sandım. "Neredeydin sen?" Diye sordu. "Meriç-" Başını iki yana salladı. "Nere...