gelen etkilesim o kadar az ki, bolum hevesle yaziliyor ama atma istegi gidiyor.
《》
olay yerine gelen ekiple beraber bu sefer orada olan cesede doğru yaklaştılar.
"katil bu sefer cesedi götürmemiş, her an her şeye hazırlıklı olmamız lazım."
herkes onay verince jeongin eğildi cesedin yanına. fazla kokmuyordu, belli ki yeni öldürülmüştü.
kurbanın her yerinde kurumuş kan lekeleri vardı. korkunç olan ise atkısının arkasına saklanmış felaket bir görüntüydü.
katil her kimse, kurbanın göğsünü açmış ve içinde olan her şeyin gözükmesini sağlamıştı. organların hepsinin görünmesini istiyordu.
"kalbi yok."
bir insan ne diye kalbi alır ki? katilin daha önce yaşadığı bir olay yüzünden mi? ya da intikam için?
"böyle yaparak bize bir işaret veriyor olmalı. daha önce yaşadığı bir olayın intikamını da alıyor olabilir. sadece kalbi söküp almış, hepsini de alabilirdi."
"arkasına bak bir de komiser."
ağaçta sallanan bedenin arkasına geçti ve ellerinin bağlı olduğunu gördü. ama kolunda bir iz veya morluk yoktu.
"bunu yapmasındaki amaç ne amına koyayım. neyin mesajını vermeye çalışıyor."
"görünüşe bakılırsa sanırım bir şeyler buldum. öncelikle katilimiz bir doktor olabilir, bu görüntüye bakıldığında profesyonel bir doktorun insan vücudunu ancak böyle açabileceğini görüyoruz. bir şeylerin intikamı için altı yıl sonra tekrar dönmüş olmalı."
"çoktandır saklanıyordu."
"haklısın, dediğim gibi her birinizin dikkatli olması lazım. dava büyük ve dikkat gerektirici. en ufak ayrıntıda bile birbirimize söylemeliyiz."
ceset daha iyi incelemek için otopsiye verilmiş ve diğer herkesin güvenliği için karakol emniyet altına alınmıştı.
"chan, changbin."
ona dönen adam ile irisleri birleşti.
"şu an eve gitmeniz hiç güvenli değil. buradaki herkesin güvende olması gerekiyor. katil geri döndü ve sizi yalnız bırakmak etik değil, bu yüzden dava çözüme kavuşana kadar karakolda olacaksınız."
"ama o evde eşyalar var, onları alsak en azından?"
"hayır, cidden şu an güvenli değil. her an ihbar gelme yalanıyla sizin evinize girebilir. bizi birebir takip ediyor, lütfen changbin. lütfen."
"umarım davayı çabuk bitirebiliriz."
"umarım."
konuştuktan bir süre sonra kalkmışlar ve herkesin yer edinebileceği bir oda yapmaya karar vermişlerdi. nöbette kalan polisler vardı, onlar için ayarlanmış yataklar vardı. dava çözülene kadar depoda yiyecek stoğuda vardı.
"changbin sen jeongin ile yatarsın, ben de felix ile yatarım."
"merhaba sarışın çocuk. yenisin galiba?"
"evet, yaklaşık on gündür buraya atandım. alışmaya çalışacağım."
herkes yerleştikten sonra tüm karakolun ışıkları kapanmış ve uykuya dalınmıştı.
sabahın erken saatlerinde kalkan ilk kişi karakolun saygın insanı minhoydu. genellikle en erken kalkan o olduğu için normaldi bu.
elini yüzünü yıkamış ve depoya kahvaltılık bir şeyler bulmak için çıkmıştı. ardından herkesi göz önünde bulundurarak yiyecekleri almıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
afraid / seungchan, jeongbin ✓
Fanfictionbelki de artık yok olmuşuzdur, sen inanmak istememişsindir. /zaman, kurgu. /angst