《》
şimdi ellerindeydi işte her şey. onun en sevdiklerini bu dünyadan acımasızca öldüren cani, ellerindeydi ve her şey bitmişti. şimdi asıl can yakılma zamanıydı.
"nasıl ama? beğendin mi sürprizimi jung so?"
hâlâ seungminin elinde çırpınan adama baktı ve bir kahkaha patlattı. eğlenme sırası chandaydı, şimdi istediği şeyi yapabilirdi.
cebinde olan silahı çıkarmış ve çırpınan adama doğru tutmuştu.
"chan sakın, indir o silahı."
"bırak seungmin hem sen kurtul hem biz."
"bak chan eğer o silahla ateş edersen her şey geç olur ve sen pişman olursun. hadi lütfen bırak o silahı hepimiz rahata kavuşalım."
ama chanın ikna olmadığını bildiği için ilk jeongini çözmüş ve onu katili tutması için işaret vermişti.
chanın elinde olan silahı kendi kalbinin üstüne doğru tutmuş ve elini chanın yanağına koymuştu.
"her şey bitiyor chan, senin yıllarca çektiğin acı bitiyor. changbinin yıllarca çektiği acı bitiyor. ama bir bakalım ne zaman bitiyor? sen o silahı indirdiğinde ve benimle nezarete geldiğinde bitecek. lütfen eğer bunu yapmayacaksan acı çektim deme. onu öldürerek sadece acı çekersin."
hâlâ göğsünde duran silah yavaş yavaş çekilmiş ve en sonunda yere çömelmişti chan. haklıydı seungmin, her şey bitmişti ve şu an en iyi anı mahvedemezdi.
katilin başını eğip arabaya sokmuşlar ve karakola sürmüşlerdi, geldiklerinde ise büyük bir kalabalık onları karşıladı. klasik magazin sayfaları.
"sıcak gelişmeler ile karşınızdayız sevgili seyirciler, alınan habere göre uzun zamandır saklanan ve bu günlerde ortaya çıkıp bir kişinin ölümüne sebep olan katil bulundu. ünlü şirket sahibi bay kangmin ve eşi suuraanın katilleri de bu şekil ortaya çıkmış oldu. kim seungmin adında olan kahraman polis kameralara konuşmadı."
"uzun zamandır saklanan katili nasıl buldunuz bay kim?"
"iddialara göre dedektif arkadaşınız jeongin kaçırılmış olay öncesinde, doğru mu?"
"bu davayı tek üstlenmeye karar vermişsiniz, yanlış mıyım?"
"ölen ünlü şirket sahibi bay kangmin ve eşi suuraanın oğlu olan bang christopher chan ile ilişki içerisinde misiniz?"
son soruyu soran muhabire bakıp öksürmüş ve tüm soruları yanıtsız bırakarak emniyete girmişti. geldiğinde tüm ekip onu alkışlamıştı. ancak o işinde ciddi bir polis olduğu için minik bir gülümseme ile karşılık vermiş ve katili soruşturmaya almıştı.
kayıt alınmadığına emin olduktan sonra sandalyeye bile oturmamış ayakta sorguya çekmeye başlamıştı katili.
"insanları öldüreceğine ilk önce içkiye verdiğin parayı bakım ürünlerine verseydin. şu haline bak, kırk yaşına gelmişsin hâlâ dişlerin sapsarı. gülerken utan bundan sonra, onca insanın hayatını zehir ettiğin için utan katil bozuntusu."
"yanlışın var kim, benim katil olduğumu nereden çıkardın?"
"eh, olay günü planımı bilip ondan önceki akşamının karakolun kapısına kadar zahmet edip bir not bıraktığını sonra hedef şaşırtıp beni değil de jeongini kaçırdığını, ve planımı bildiğine göre bu düpedüz bir katil olduğuna sevk eder seni."
"tıch tıch tıch, yanlışın var küçük polis. o gün o kapıya not bırakan ben değilim."
bunu söyleyeceğini tahmin ettiği için önüne bir kağıt bir de kalem koymuştu, el yazılarını karşılaştırıp buna bakabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
afraid / seungchan, jeongbin ✓
Fiksi Penggemarbelki de artık yok olmuşuzdur, sen inanmak istememişsindir. /zaman, kurgu. /angst