Hyunjin - Felix
Hyunjin:
Jisung'u göndereceğim konuma getir.Siz:
Neden?Hyunjin:
Minho ile buluşturacağım.Siz:
GetirmeyeceğimHyunjin:
Sebep?Siz:
Bana emir verilmesinden hoşlanmamHyunjin:
Hoşlanırsın.Siz:
Ne?Hyunjin:
Dalga geçiyorum.Siz:
Ok.
Rica et getireyım Jisung'uHyunjin:
Benim hayrıma mı yapıyorsun amına koyayım?
Arkadaşın kaç gündür derslere gelmiyor, olay benim rica edip etmemem mi cidden?Siz:
Aman be egona da yedirmeHyunjin:
Nasıl bi egomu gördün?Siz:
Bilmem Hyunjin
Hani aranızda olduğumdan beri ben dışı herkesle samimisin falan
Bana gelince duvarsınHyunjin:
Kime samimiymişim ben?Siz:
Ben dışı herkes işteHyunjin:
Aynen.
Sende baya bir ön yargılısın bakıyorum.Siz:
Seni ne ilgilendirir?Hyunjin:
O zaman benim egomda seni ilgilendirmez.
Bak işine.
Al şu konumu arkadaşını getir birşey istemiyorum.
Çocuk gibisin istenilen en küçük şey de bile mızmızlanıyorsun.Siz:
Sende ön yargılısın bakıyorum da?
Tanımadan konuşmalar falanHyunjin:
Tanıyorum seni?Siz:
Sormadım?Hyunjin:
Sabır.*konum*
***
Hyunjin ile saçma sapan bir kavgaya girişmiştim. Grup ortamındayken ikimizde sessiz takılırız ama birbirimiz ile sohbetimiz geçmemiştir. Genel de gideceğimiz yerleri o seçtiğinden numaramı bir şekilde almış ve sadece konum atar olmuştu. Bu sanırsam en uzun konuşmamız olabilirdi.
Neyse ne Jisung'u ikna etmiş ve gönderdiği konuma gitmiştik. Bir cafe'ydi burası bende Jisung'u bir masaya oturtmuş ve tuvalete gideceğimi söylemiştim. Tahminen ardından Minho gelecekti ve ya kavga ya da öpüşme sahnesi görecektik.
Tuvalete girmem ile tezgaha kalçasını yaslı şekilde durmuş Hyunjin'i de orada görmem ile bomboş bakmıştım.
"Oturttum bir masaya."
"Minho da geliyor." kafa sallayıp bende yanına yerimi almışken aslında ne kadar klavye delikanlısı olduğumuzu anlamıştım.
"Acaba karışmasa mıydık? Çocuk değiller sonuçta bir şekilde konuşup halledebilirlerdi." burnundan gülüp bana dönmüştü.
"Çocuk değiller mi? Arkadaşın her yerden engellemiş Minho istese de ulaşamıyordu." omuz silkip bende ona döndüm.
"Minho da çocukluğu en başta yaptı." Dediğime gülerken bende sinirim bozulmuş şekilde aptal gibi gülmüştüm. Başta sinirden gülerken şimdi ciddi anlamda gülüyorduk. Birden gülen ifadesi ciddi bir hal alırken ciddiyeti ile bende ciddileşmiştim.
"Ne oldu? Niye öyle bakıyorsun?" Bakışlarını kaçırıp sorumu cevapsız bırakmıştı. Ne garip çocuktu ya!
"Felix,"
"Efendim?"
"Ön yargını kırabilir miyim?" biraz şaşırmıştım. Bu dolaylı yoldan tanışalım demek gibi birşeydi.
"Nasıl olacakmış o?" sorumla yandan sırıtıp bileğimden tuttuğu gibi tuvaletten çıkarmıştı. Minho ve Jisung'u gören bir masaya geçtiğimizde ona şaşkınlıkla bakıyordum.
"Ne içersin?"
"Latte olabilir." beni onaylamış ardından telefonu ile cafe'nin karekodunu okutup siparişi vermişti. Arada bir yan masalardan birinde olan ikiliyi süzerken sessiz sakin konuştuklarını görmüştüm.
Biraz sonra kahvelerimiz gelirken kendine sipariş ettiği americano ile yüzümü buruşturmuştum.
"Nasıl içiyorsun onu ya! Kobra zehiri gibi." dediğime gülerken americanosunu yudumlamaya başlamıştı.
"Tatlı çok sevmem." kafa sallayıp bende önümdeki latteden içmeye başlamıştım.
"Neler yapmaktan hoşlanırsın?" herhalde ilk atağı benden beklemediği için şaşırsa da yinede oturuşunu düzeltip yanıtlamıştı beni.
"Eski bana soracak olursan muhtemelen alkol ve partileri severim derdim, fakat şuan akşam saatlerini ve gitar çalmayı seviyorum." çok sade olduğunu düşünsemde söylememiştim.
"Eski ben derken? Nasıl bir değişim geçirdin de kendinden böyle bahsediyorsun?"
"Bilmem." bu adam ne olursa olsun soğuk ve kabaydı. Asla anlaşamıyorduk ve çok sinir bozucuydu. Gruptaki sessiz olmasına rağmen en gıcık olduğum olabilirdi. Aniden bakışlarım diğer masaya kayarken oradaki ikilinin öpüştüğünü gördüm.
"Tanrım ne yapıyor bunlar?!" yüzümü kapatırken o da onlara bakıp gülmüştü.
"İyi ettik."
"Durmaları gerekiyor rezillik."
"Hala ön yargılısın."
"Hayır?"
"Öylesin."
"Gel o zaman sana ön yargılı olmadığımı göstereyim."
-
tassaklar bıttıtaslaklar demek ıstedım sılmeye usendm anladnz sız neyse
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Friends - {Hyunlix}
FanfictionFelix her gün yazışıp sexting yaptığı adamın arkadaş grubundan biri olduğunu bilmiyordu.