ilk ve son aşkımsın

42 3 1
                                    

Fatma: ayrıldık.ben hala inanamıyordum. Mehmet hatırlıyordu. Sonunda hatırlıyordu. Gözlerine bakıyordum. Onun o yem-yeşil ormanlarında kaybolmuştum sanki. Kaç dakika öyle gözlerimize baktım bilmiyordum. En sonunda kendimize gelip arabaya bindik.
Nereye gidiyoruz.

Mehmet: dağ evine.

Fatma: nedense garip olmuştum. Nede olsa herşey orda olmuştu. Başımı aşağı saldığımda Mehmet anlamış olucak ki elimi tutup ona bakmamı sağladı.

Mehmet: biliyorum oraya gitmek istemiyorsun. Herşey orda başladı,orda oldu. Ama Madem yeni sayfa açıyoruz o zaman ordan başlamalıyız.

Fatma: ama nasıl orda napıcaz

Mehmet: zaman geçiricez. Ve yine birbirimizi söyliycez ömür boyu unutmamak şartıyla.

30dakika sonra dağ evine varmışlardı. Arabadan inip içeri geçtiler.

Fatma: eeşimdi napıcaz.

Mehmet: film izlemeye ne dersin. İlk tanıştığımız gibi.

Fatma: olur. Ben o zaman yiyicek ve içicekleri hall ediyim. Sende film seç.

Fatma aburcuburları hazırlayıp getirmişti. Mehmetde üzerine rahat kıyafet giyip filmi seçmişti.

Fatma: seçtinmi.

Mehmet: evet hadi gel bakalım. Gül güzeli.

Fatma: tamam geldim hayatım.

Sarılıp film izlediler en sonunda film bitdiyinde Fatmanın kucağında uyuya kaldığını gördü. Oda odaya taşıdı. Üzerini örtüp yanına uzandı. Biraz onu seyr etdi daha sonra oda uyumuştu. Sabah ilk kalkan Fatmaydı. Yanındaki adama bakmıştı. Yine uyuya kalmıştı ve yine onunlaydı. Gülümsemeye başladı. Sonra kalkıp banyoya gitdi. İşini bitirip çıktı. Dolabı açtığında Mehmet onun için birsürü kıyafet getirtmişti. Birini alıp giydi. Ve aşağı indi. Kahvaltı hazırlmaya başladı. 10 dakika sonra beline sarılan kollarla korkup arkasını döndü

Fatma: senmiydin ödümü kopardın.

Mehmet: kim olabilir başka. Benden başka kim sana böyle sarıla bilir onun kafasını bedeninden ayırırım.

Fatma: kimse sarılmıyor. Sadece sesiz gelip sarıldığın için öyle söyledim sende hemen kıskançlığa bağla

Mehmet: sarılamaz zaten benim kadınıma kim hangi cüretle böyle sarılırsa öldürmek bile hafif kalır.
Evet kıskanırım benim Gül güzelim diyilmisin kıskanırım. Benim olan benimdir.

Fatma: biliyorum. Sonuna kadar sadece seninim.

Mehmet: sadece benim.
Bizim evdekiler herşeyi biliyorlar. Babaannem akşam yemeyine davet etdi.

Fatma: ama ben nasıl...utanırım...yani yanlış anlarlar.beni.

Mehmet: aksine onların gelinlerinin sen olman için beni sıkıştırıyolardı. Babannem seni sevmiş güzel kız,merhametlide,diyip iltifat ediyordu. Annemde aynı şekilde. Ben söyleyincede çok sevindiler. Yani yanlış anlamazlar.

Fatma: şey...peki o zaman gidelim. Madem babaannem israr etmiş kırmak olmaz.

Mehmet: sen çok merhametli,sevgidolu bir insansın. Babaannem doğru söylüyormuş. Seni neden bu kadar sevip,iltifat etdiyini şimdi daha iyi anlıyorum.

Fatma: nedenmiş.

Mehmet: kalbinin güzelliyi yüzüne yansımış. İçinde saf ve temiz sevgi ve merhamet var,şevkat var,inanç var.
Gözlerin denizin hırçın ama bir o kadar sakin dalgası gibi uçsuz bucaksız gibi. 
Bir ormanın huzuru,sesizliyi gibi. Gözlerine her baktığımda sakinleşiyorum.huzura kavuşuyorum.
O gözler benim hem huzurum hemde sonsuzluğum. Seni her halinle herşekilde seviyorum Gül güzelim.

Fatma: Ben sevginin ne olduğunu bilmiyorum. Babamla hiç doğru düzgün zaman geçirmediyimiz için hemde baba sevgisinin ne olduğunu bilmediyim için böyle süslü sözler söyleyemem.
Ama seni gördüyümde sevdiyimde. O zaman gerçek sevginin ne olduğunu anlamaya başladım. Senin bana duyduğun o saf sevgiyi ben iliklerime kadar his etdiyimde galiba geçek sevgi bu. Karşılıksız, sonsuz,gerçek,kalben duyulan aşk bu dedim. Ve benimle ilgilenmen,karşılık beklemeden beni bu kadar güzel sevmen hoşuma gitmişti. Zamanla aynı duyguları bende sana duymaya başladım. Kendimden emin olamıyordum. Ama o film gecesinde bana saeıldığında kendimi ilk kez güvende ve huzurlu his etdim. O zaman emin oldum. Bende sana aşık olmuştum. İlk aşık olduğum sevdiyim erkek sensin.

Mehmet: ve son erkekte ben olucam.
Seni seviyorum Gül güzelim.

Fatma: bende seni seviyorum. İlk aşkım.

Güzel ve ÇirkinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin