II.

195 12 37
                                    

ep, II. blonde.

☆•°'~☆

kenan yıldız

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

kenan yıldız

.

Antrenmandan önce yemek yiyeceğimiz yerde kameraların olması sinirimi bozmuştu. Arda'yı kolumun altına alıp onunla yürümeye başladım.

"Kenan rahat değilim, çek elini."

"Ben rahatım, yani sorun ortadan kalktı."

Kısa boyuyla benden rahatça kaçtığında gülümsedim ve masaya doğru ilerledim.

Yanına oturmamla birlikte homurdanarak İrfan abiye döndü. Barış beni konuşmaya kattığında gözümü onlardan çektim ve sohbete katıldım.

Biraz sonra sıkılıp oturduğum sandalyeden kalkmıştım. Bütün çalışanlar kahvaltı için toplanmaya başlamıştı.

Onları izlerken gözüm masadaki sarışın kadına çarptı. Bizim masaya bakıp kimsenin anlamamasını umarak adımlarımı onun masasına çevirdim.

"Psikoloğumla bir şey konuşmam gerekiyor."

Sarışının yanındaki elemanı gönderdikten sonra sandalyeye oturdum. Gözleri beni sorgular şekilde kısıldığında ona en tatlı gülüşümden verdim rahatlaması için.

Etrafa bakınıp yutkundu ve kafasını bana çevirdi.

"Bir sorun mu vardı Kenan Bey?"

Kafamı iki yana sallayıp önündeki patatesi ağzıma attım. Yaptığım bu saygısız hareketle birlikte bir çift göz devirme almıştım.

"Senden belki de 5 yaş küçüğüm, ne 'bey'inden bahsediyorsun Eylül?"

"3 yaş."

"Pekala, sandığım kadar yaşlı değilmişsin."

Gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdığında onu izliyordum. Bu zamana kadar onu hep ciddi görmüştüm. Biraz gülmeliydi.

"Gülmemek için ant mı içtin?"

"Evet, ant içtim."

"Belli."

Ciddi konuşmasına karşılık kafamı salladım ve gözlerine baktım.

Yeşilleri fazla koyuydu. Net şekilde belli olmuyordu.

Dikkat çekmemesi için anında gözlerimi çevirdim. O da saçını düzeltmişti.

"Sonra görüşürüz, Eylül."

"Hanım?"

Gözlerini devirdiğinde dudağım kıvrılmıştı.

"Bana düzgünce hitap etmeyenleri Tahsin Bey'e yönlendirdiğimi sana söylemediler galiba?"

Masada gözlerimi gezdirdim. Yakasında 'Tahsin' ismi yazan kişi tam anlamıyla yaşlı ve insan psikolojisinden gram anlamayan bir bunağa benziyordu.

Yüzümü buruşturup gözlerimi kıza diktim.

"Beni ona göndermeye kıyamazsın."

"Bunu zevkle yapabilirim Kenan Bey."

"Beyini sikeyim."

Kısık sesle konuştuğumda kıkırtısını duymuştum.

"Anlamadım?"

"Bi ara anlatırım Eylül, hadi sana afiyet olsun."

Elimi omzuna koyup okşadım ve ayağa kalktım. Ardımdan şaşkınca baktığını tahmin edebiliyordum.

Barış ve Arda'nın ortasına yeniden geçtiğimde Arda kolumu çimdiklemişti.

"Neden insanları rahat bırakmıyorsun Kenan?"

"Eylül çok güzel değil mi?"

Arda sinirle soluduğunda arkama dönüp ona baktım. Önüne çoktan dönmüş tabletiyle bir şeyler yazıp çiziyordu.

"Sana diyorum aptal!"

"Ne var be?"

"Sen şu maçlara odaklansana, ne işin var aşkla meşkle? Hem kendini riske sokuyorsun hemde kadını. İşin sonunda senin takımdan atıldığın gibi o da işinden kovulur."

Arda ilk kez mantıklı konuştuğunda gözlerimi ona çevirdim.

"Ben sadece şaka yapıyordum, işim olmaz."

"Sen yine de dikkatli olsan iyi edersin Kenan. Uçkuruna sahip çık, kimseyi de sıkıntıya sokma."

"Şakaydı dedim."

Arda'nın dedikleri kafamda dönüyordu. Bu çocuk mantıklı konuşmayı öğrenmişti. Gözlerim dolacaktı.

Neyse ki gerçekten ciddi değildim. Sadece bahsi geçen kız fazla dikkat çekiciydi. Haliyle benimde dikkatimi çekmişti.

Arda'nın tabağına sulandığımda çatalını elime batırmıştı. Acıyla inledim ve elimi geri çektim. Kendi tabağımdan yemem gerekiyor gibiydi.






bu fici nasil devam ettirebilirim hicbir fikrim yok amk

an egoist | kenan yıldızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin