-1 hafta önce, Şam Yerleşkesi -
(İlahi Bakış Açısı)
Kıble tarafından esen rüzgarlarla birlikte ağaçların hafif hışırtısı, tüccarların birbirinden çeşitli ve renkli ürünlerle dolu tezgahlarında, kalabalık Şam meydanındaki insanların sesinden dolayı zar zor duyuluyordu. Herkes ekmek parası için bir bağırış bir koşuşturma içerisindeydi. Ürünlerini satmaya çalışan Müslüman tüccarların sesi kalabalık meydanda birbirine karışıyor, Selahaddin Eyyübi'nin sarayı da bu seslerden payını alıyordu.
Yakıcı ikindi güneşinin vurduğu saray duvarlarında gergin adım sesleri yankılanıyordu. Bu adım sesleri Selahaddin Eyyübi'nin Şam'daki saray odasına doğru sıklaşıyordu. Altınlarla bezenmiş ahşap kapının ardında birçok kişinin konuşma sesleri saray koridorlarında yankılanıyordu.
Selahaddin Eyyübi'nin odasına toplanan danışmanlarının arkasından gelen Selahaddin Eyyübi'nin en güvenilir adamı, şansölye katibi, olan İmadeddin elinde bir zarf ile hızlıca odaya girdi ve sultanına bakarak elindeki zarfı açıklamaya başladı. Elindeki zarfı danışmanlara ve sultanına göstererek;
-"Sultanım size Kudüs'ten bir haber getirdim" Dedi
Selahaddin Eyyübi ise kafasını sallayarak devam etmesini işaret etti.
-"Haber yine bedevi kervanlarından geldi. Reynald'ın adamlarının yine onlara saldırdığını söylüyorlar."
Odada kasvetli bir hava oluştu ve danışmanlar kendi aralarında fısıldaşmaya başladı. Selahaddin bu duruma biraz sessiz kaldıktan sonra;
-"Baldwin onu öldüreceğini söylemişti" Dedi, kasvetli odaya daha fazla soru işaretleri bırakarak
Danışmanlardan birisi;
-"Sultanım belki de yalan söylemiştir" Dedi.
Odadaki fısıldaşmalar giderek arttı ve en sonunda Selahaddin İmadeddin'e bakarak;
-"Belki de Reynald'ın bir adamıdır" Dedi.
İmadeddin tam bir şey söyleyecekken altınlarla bezeli ahşap kapı açıldı ve hızlı adımlarla içeriye Molla Hazretleri girdi. Girer girmez
-"Sultanım..." diyerek başıyla selam verdi ve İmadeddin'in yanında ayakta durdu. Sonra sultanına mahcup bir şekilde bakarak konuşmaya başladı.
-"Özür diliyorum sultanım, geciktim." Dedi
Selahaddin ise kafasını sallayarak bir sorun olmadığı mesajını iletti.
İmadeddin yanındaki Molla'ya dönerek olayı özetledi
-"Reynald'ın adamları tekrardan bedevi kervanlarına saldırmış" Dedi
Molla Hazretleri ise İmadeddin'e bakarak;
-"Ölmüş olması gerekmiyor muydu?" Dedi
Selahaddin araya girerek
-"Bizde öyle umuyorduk" Dedi.
Odadaki herkes kendi düşüncelerine dalmıştı fakat sonunda Molla Hazretleri bu suskunluğa dayanamadan;
-"Reynald öldü ve bunu yapan başka birisi. Özellikle Reynald'ın yolundan ilerleyen birisi" Dedi
Selahaddin;
-"Öyleyse Baldwin'e tekrardan haber yollamamız gerekecek" Dedi
Danışmanlarından bir diğeri;
-"Sultanım buna hiç gerek yok şuan bile Kudüs'e girmemiz için gayet yeterli bir sebep" Dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Esir-i Aşk
Historical FictionTahtından edilmeye çalışılan cüzzam hastalığıyla boğuşan o muhteşem kralın kurgulanmış öyküsüdür. Selahaddin Eyyübi'nin ordusunda yer alan Selehaddin'in aile dostu Rasiye Ayza'nın ailesi ve Ayza ile Kudüs kralının arasında geçen aşkları Hastalıklı b...