16. Bölüm

2.7K 122 85
                                    

Söz verdiğim gibi bölümü en kısa sürede paylaştım. Fakat bölümü pek beğenmedim yani içime sinmedi ama paylaştım yinede

Oy verip yorum yapmayı unutmayın iyi okumalar dilerim 🌸💞💞
...
Boran gözlerime hayal kırıklığı ile bakarken dediğim şeyin pişmanlığını yaşıyordum. Çünkü farkındaydım ki bu sefer aşırı can yakıcı kelimeler kullanmıştım.

Eren abim ve Sahra'nın yaptığı hatanın bedelini neden Boran'a ödetiyordum ki onunda suçu yoktu. O da benim gibi berdele kurban gitmişti.

Hepsi Sahra yüzündendi. Alışacaksın ne demek? İnsan utanır. Ben Sahra'nın yaptığı hatayı yapsam karşımdaki kişinin yüzüne bakmaya utanırdım. Onu geçtim karşısına bile çıkmazdım.

Boran gözlerinin dolmasını engellemek adına kafasını çevirip gidiyordu ki hızla Odadan çıkıp Boran'ın önüne geçip durdurdum.

" Yanlış anladın." Hayır gayette doğru anlamıştı. Ama işte bende karşımdaki kişiyi kırdıktan sonra pişman oluyordum ne yapayım?

" Sorun değil Berfin alıştım artık, ve söz veriyorum ki bir daha sana dokunmayacağım. Tepki vermiyorsun diye bana bir şans verdiğini düşünmüştüm. Benim hatam özür dilerim." Hayır ya deme bunu kendimden dahada nefret etmeme sebep olma Boran.

Sesi zaten titreyerek çıkmıştı. O beni dahada üzmüştü. Hep yıllarca kırmıştım Boran'ı fakat birkez bile pişman olmazken şuan neden pişmandım?

" Özür dilerim amacım seni kırmak değildi." Ama kırmıştım işte. Boran gözlerime bakmamayı tercih ediyordu. Çünkü gözleri dolmuştu.

" Kırmadın alıştım." Hepsi Sahra yüzündendi. Gerçekten bu kıza bazen gıcık oluyordum. Aptal aptal konuşup sinirlerimi bozmuştu.

" Sahra öyle konuşunca dayanamadım işte, sonuç olarak isteyerek gerçekleşmiyor bu evlilik Boran." Boran sözlerime daha fazla dayanamayıp merdivenlerden aşağı inecekken tekrar önüne geçip durdurdum.

" Bak Boran amacım seni üzmek değildi. Gerçekten özür dilerim." Boran yarınki kına için heyecandan ölürken benim dediklerimle yine tüm hevesi kursağında kalmıştı.

" Biraz konuşalım mı Boran?" Umarım itiraz etmezdi. Düzgünce konuşup konuyu hallederdik umarım. Boran bana kıyamazken ben hep sözlerimle ona zarar veriyordum.

Eskiden Boran'ı kırsam canı cehenneme der geçerdim. Ama şuan ne olmuştu? Belkide ondan ilgi görmek hoşuma gitmişti bu yüzden verdiği ilgiyi kessin istemiyordum.

Bu kesinlikle aşk değildi olamazdı ve olmamalıydı.

Boran başını olumlu anlamda salladı. Ve odasını gösterdi. Odasını gösterdiği an aklıma yine istemsizce çocukluk anılarımız geldi. Neden sürekli aklıma geliyordu? Bir türlü anlam veremiyordum.

Flashback

Sahra yine uyuyakalmıştı. Bu kız neden bu kadar uykucu ki? Ne zaman oyun oynasak yarım saate uykuya dalıyordu.

Ben sessizce yerde oturup uyanmasını beklerken kapı açıldı. Ve içeriye Boran girdi.

Bakışları direkt beni buldu. Zaten yatağın kenarında oturuyordum. Boran gülümseyip yanıma gelirken

Heyecanla " hoşgeldin Boran abi." Dememle bir an duraksamıştı. Yüzündeki tebessüm saniyesinde gitmişti fakat tekrar zorla gülümseye çalışıp

" Hoşbulduk ama bu konuyu konuşmuştuk." Şu abi meselesinden bahsediyordu herhalde.

" Ama neden ki? Hem büyüklere abi denmez mi?" Hem ben Eren abimin arkadaşlarınada abi diyordum.

BERDEL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin