4

100 17 7
                                    

Kerem uzandığı yatağın içinde kıpırdanırken, elini hemen yan tarafına attı. Uykusu henüz açılmamış olsa bile ilk önce sevgilisini kontrol edip onun varlığını hissetmek istiyordu. Koca odanın içine dolan güneş ışığı yüzünden gözlerini açamasa da elinin altına gelen zayıf bedenle gülümsedi. Güney hep deli yattığı için gece sarılarak uyuyor olsalar bile sabah onu yatağın ucunda buluyordu.

Kapalı gözleri ile oğlanı belinden kavrayıp kendisine doğru çekti. Saat kaç olmuştu bilmiyordu ama sabaha karşı uyudukları için muhtemelen öğleni geçmiş olmalıydı. Güney hareket ettiği için mırıldansa da onun sırtını göğsüne çekip bir dizini bacak arasına soktu.

Burnunu sevgilisinin ensesine dayayıp derin derin solurken, uykusu açılsa da kalkmaya çalışmadı. Önce onunla biraz aşk yaşamalıydı. Güney hala düzenli nefesi ile uyuduğunu belli ederken Kerem ensesine bu defa dudaklarını bastırdı. Eskiden uzun olan saçları şimdi daha kısaydı ama Kerem böyle de seviyordu. Hiç kimse böyle bir zamanda uzun saçla uğraşmak istemezdi.

Öpücükleri kendi içinde bir şeyleri harekete geçirirken dizini biraz daha kırıp kasıklarına dayadı. Birazdan dayanamayıp uyanacağını biliyordu. Beline attığı elini tişörtünden içeri sokup yavaşça göğsüne doğru çıktı. Teni sıcacıktı ve hoşuna gidiyordu.

"Kerem. Uslu dur" Güney, uykusu yüzünden boğuk çıkan sesi ile konuşurken, Kerem sırıtarak ensesini tekrar öptü.

"Sen uyumaya devam et. Biraz seveceğim sadece" dedi aynı boğuk sesle. Önündeki iri oğlanın kıkırtısını duyduğunda bunun devam et olduğunu anladı. Eli onun göğsüne çıkıp yavaşça okşarken diziyle de bacak arasına baskı yapmaya başladı. Daha uyanır uyanmaz onunla böyle olmanın heyecanı hiç bitmiyordu.

"Düzgün sev o zaman tahrik etme. Kalkacak şimdi ve götüm acıyor. Yapamam"

Kerem onun sitemi ile bir an dondu kaldı ama sonra keyifle gülmeye başladı. Sabah söz verdiği gibi odaya girip onun canını çıkarmış ve sonunda pes etmesini sağlamıştı. Pişman değildi. Çünkü sevgilisi sürekli onu azdırıp tekrar yapmasına neden oluyordu. Banyo yapmış olsalar da tekrar yapabilirlerdi. Diğer elini de eşofmanın belinden sinsice içeri soktu. Şuan aşırı rahattı ve kimse bozsun istemiyordu.

Güney'in nefesi hızlanmaya başladığında iç çamaşırını da aşan parmakları sevgilisinin deliğine geldi. "Çok mu acıyor?" Diye sordu fısıltı ile. Amacı onu deli etmekti. Parmağını oğlanın deliğine sürterken kendisinin de nefesi hızlandı.

"Belki o kadar da acımıyordur. Denemeden bilemem" sevgilisinin sözleri ile sırıtıp birden onu sırt üstü gelecek şekilde uzanmasını sağladı. Böyle tatlı tatlı konuşup delirtirse Kerem de duramazdı. Güney de yüzündeki sırıtışla sırt üstü uzandığında sonunda gözleri birbirini buldu. Yeni uyandıkları için şişmiş gözleri ve dudakları çok sevimliydi.

Kerem beklemeden bacak arasına girip yarı erekte olan aletini onun kasıklarına sürttü.

"Deneyelim mi. Belki dayanabilirsin" dedi kışkırtıcı bir tonda. Güney ise ona cevap vermek yerine elini ensesine atıp başını eğmesini sağladı. Hızla birleşen dudaklarına dokunan diller ikisinin de ne kadar istekli olduğunu belli ediyordu. Kerem aralanmış sıcak dudakların içinde dilini dolaştırırken bir yandan da üstünde hareket etmeye başladı. Anında kıvama giren güzel sevgilisi onu deli ediyordu.

Güney bacaklarını beline dolayıp daha çok baskı yaparken ağzından çıkan kısık sesli inleme ile Kerem daha da hırslandı. Onu tek lokmada yiyip yutmak istiyordu. Dudakları hırçınlaşıp başını yana eğdi. Odanın içinde yankılanan öpücük sesleri onu daha fazla azdırırken, birden kapıya vurulması ile ikisi de dondu.

BİR ZOMBİ HİKAYESİ (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin