1

8.2K 175 166
                                    

Normalde hemen atmayacaktim ama nedense heyecanlandim ve dayanamadim.

Bolumler ne siklikla gelir bilmiyorum.
Ancak Devin Ergin'e merhaba diyelim✨


~

Cama doğru eğilerek adama gülümsedim, "Siz burada bekleyin lütfen. Ben birazdan size ödeme için birini göndereceğim."

"Tabii ki kızım." taksici amcanın tatlılığına maalesef gülemeden sırtımdaki çanta ile koşturarak ofise girdim. Kapıyı açmamla kalabalığın beni karşılaması bir olmuştu.

"Sonunda Devin!" dedi Koray.

Nefes nefese yanına gitmeden önce beni bekleyen bir sürü genç adama döndüm, "Hepinizden gerçekten çok özür dilerim ancak uçak saatimde mini bir sıkıntı yaşandığı için geç kaldım," Koray'a döndüm, "Yanımda Türk lirası yok. Kapının önünde taksi var, ona parasını ödesene."

Alayla baktı bana, "Başka?"

"Bagajda da valizlerim var. Ellerinden öper valla çok ağırlar çünkü," dememle birkaç kişiden gülme sesi gelmişti. Koray oflaya oflaya kapıdan çıkarken ben çantamı köşeye atarak içinden kameramı çıkardım, "Hızlıca başlayalım. Sizi de daha fazla yormayalım."

"Devin Hanım?" yanımdan gelen adam sesi ile kamerama yaptığım ayarları durdurdum.

"Buyrun?" dedim.

Elini uzattı, "Coşkun ben. Medya sorumlusuyum. Sizinle iletişime geçen bendim."

Elini sıktım, "Hatırladım, merhaba Coşkun Bey. Sizinle sonra konuşsak. Zaten çok geç geldim maalesef, bir an önce de beylerin işini halledelim."

Anlayışla gülümsedi, "Tabii ki. Çocuklar formaları giydiler zaten. Sizinde bu işi güzelce halledeceğinizin farkındayım. Koray sizden çok bahsetti."

Kameranın camını temizledim, "Umarım güzel bahsetmiştir."

"İnanın bana güzel bahsetmeseydi New York'dan fotoğrafçı getirtmezdik Devin Hanım."

Dediğine sadece gülerek cevap verdiğimde çekimin yapılacağı alana geçtikten sonra sırasıyla futbolcuları çağırdım. Hızlı ancak bir o kadar da özenli bir şekilde fotoğraflarını çekiyordum.

"İstediğin bir şey var mı canım?" dedi Koray.

Önümdeki adamın fotoğrafını çektikten sonra ona baktım, "Kahve." dememle kafa sallayarak yanımdan ayrıldı.

"Yarın işin var mı?" dedi tekrar yanıma kahveyle gelerek.

Çocuklara döndüm, "Bir beş dakika mola versek size sorun olur mu?"

Hayır nidalarının çıkması ile çantamdan sigaramı alarak ofisin balkonuna çıktım. Koray'da peşimden geliyordu, "Var ne oldu?" dedim benimle beraber balkona adımladığında.

"Ya seni Yeliz ile tanıştırmak istiyorum. Hazır gelmişken." dedi imayla.

Gülerek içime duman çektim, "Artık hep burdayım biliyorsun değil mi? En azından orada çok önemli bir şey olmadığı sürece dönmeyeceğim."

"Yani yarın tanışamazsın." dedi sorarcasına.

Sigaramı söndürerek içeriye girdik, "Valla gelemem. Başka bir çekime gitmem lazım."

Yüzünü buruşturdu, "Şu çıplak çektiğin fotoğraflar mı? İğrençsin!" dedi.

Kamerayı tekrar boynuma taktım, "Neden? Sosyal medya üzerinden çat çat hepsini beğeniyorsun ama Koray. Ben de sizler sayesinde para kazanıyorum işte, ne kadar teşekkür etsem azdır."

Correlate • Barış Alper YılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin