dokuz ~ Tabip

837 84 19
                                    

"Tabip getirmeyin bana boşuna ,
Bana bu yarayı açanım gelsin..!"

~

Elif'in , Barış'a en özelini ve hikayesini açtığı gecenin üzerinden bir hafta geçmişti.

Bu bir hafta boyunca , araları eskiye nazaran daha iyiydi. En azından olur olmadık yerlerde kavga edip birbirlerine laf sokmuyorlardı. Aksine güzel ve sağlıklı bir iletişim başlamıştı aralarında.

Barış'ın antrenmanları çok yoğundu. Sabahın bir köründe tesise geliyor , gecenin diğer bir yarısı evine dönüyordu. Bu yoğunluk nedeniyle de birbirlerini sadece iş saatleri içerisinde görme fırsatı buluyordu ikili.

Bunun yanı sıra Elif'te işine alışmıştı. Diyetisyen olmak fikri ona hiçbir zaman cazip gelmemişti , isteyerek seçtiği bir bölümde değildi bu. Sırf ailesinden kurtulmak için , puanının yettiği ilk yere yerleşmişti. Fakat şimdi eskisi gibi düşünmüyordu. Sevmeye başlamıştı işini.

"Arkadaşlar , günaydın!"

Sahada idman yapan ekibe seslendi. Herkes elindeki topları bırakıp kadına çevirmişti bakışlarını.

"Öncelikle kolay gelsin." Herkesin onu dinlediğine emin olduktan sonra konuştu.

Takım , Elif'e kısa bir şekilde teşekkür edip onu dinlemeye koyuldu.

"Yoğun bir antrenman döneminden geçiyorsunuz ve bu durum biliyorum ki sizleri zorluyor. Oluşturduğumuz programlar hakkında şikayeti olanlar varmış." dedi , yalandan bir sinirle.

"Bir düzenleme yapmak istiyorum."

Berkan , atıldı.

"Çok iyi olur , Elif hanım. Öldük programa uyacağız diye." dedi , gülümsedi.

Elif'te aynı samimiyet ile karşılık verdi ona.

"Peki , Berkan bey. Sizden başlayalım o zaman olur mu?"

İçine bir sevinç doldu Berkan'ın.

"Olur , tabii. Olmaz mı?"

🧡

Berkan , günler sonra Elif ile başbaşa kalmak için yeni bir fırsat yakalamıştı. Birlikte dans ettikleri gecenin ardından doğru düzgün sohbet etmeye hiç fırsatı olmamıştı. Zaten kendisi gelip bir konu başlatmadığı sürece de kadın onunla konuşmuyordu.

Düşündü , Berkan. Elif , bu denli mesafeli olmasa her şey çok farklı olur muydu? Gerçi , baktığın zaman kadın mesafeli de değildi. Barış'a gayet yakın davranmıştı o gece. Sonra , onları bu hafta içinde birçok kez konuşup gülüşürken de görmüştü. Kafasını kurcalayan bir ton mesele vardı ama ne Elif'e ne de Barış'a sormaya cesareti yoktu.

"Şimdi , Berkan bey..." dedi , Elif. Önündeki bilgisayar üzerinden Berkan'ın programını kontrol ediyordu.

"Yazdığımız en ağır programlar arasında sizin programınız da var. Garez ettiğimi düşünmeyin , her şeyi sizin için yapıyoruz sonuçta."

Berkan , gülümsedi. Kadın bir şeyler anlatıyordu ama onu doğru düzgün dinlediği pek söylenemezdi. Daha çok onu izliyordu. Güzel yüzünü , gözlerini... Aşık mı oluyordu yoksa?

"Size söylüyorum , Berkan bey?" dedi Elif , elini Berkan'ın gözü önünde sallayarak. "Duymuyor musunuz beni?"

Berkan , o dakika kendine geldi.

"Özür dilerim." dedi , "Çok özür dilerim , dalmışım. Ne demiştiniz?"

Elif , adamın bu savsak ve umursamaz tavrından acayip rahatsız olmuştu. Kendisine karşı bir beğenisi olduğunu tabii biliyordu da Berkan , itiraf etmeden ona yol veremezdi... Boğazını temizledi ve konuştu ;

Perestiş | Barış Alper YılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin