İlgiye olan bağımlılık.
Yorucu. Tüm günü en iyi özetleyen kelime bu. Aslında çok bir şey yaptığı yok. Yinede her şey ona yorucu geliyor. Kütüphaneye gitmek. Üniversiteye gidip not tutmak. Ailesinin kızmayacağını bilse okulu dondurmak isterdi ama böyle bir imkanı yok. Şımarık olamaz. Özellikle ailesi onun için bu kadar çabarlarken. Neden bu kadar çabaladıklarını hâlâ anlamıyor. Aslında birçok şeye anlam veremiyor.
Yinede onlar bu kadar uğraş gösterirken öylece durmak istemiyor. Uğraş göstermek en azından gösteriyormuş gibi yapmak istiyor.
İsagi iç çekerek uzandığı koltuktan hızlıca kalktı. Hayali tozları üstünden doğru silkeleyerek düşüncelerini bir kenara attı. Çok fazla düşünmeyi bırakması gerekiyor. Zararlı bir alışkanlık.
Masanın üstünden kumandayı eline alıp kanallar arasında gezinip durdu. Sonunda sıkılıp bir haber kanalı açtı. Haberler ilgisini çekmezdi aslında ama izleyecek bir şey bulamadığı için haber kanalı açmıçtı.
Ekranda gösterilen kalabalığı görünce midesi bulandı. Aslında kalabalık ortamlarda sorunu yoktu. Ama bazenleri kalabalık ortamlar hatta görselleri bile midesini bulandırıyor başını ağrıtıyordu. Aynı şey yalnızlık içinde geçerliydi. Onunla da bir sorunu yok ama yine aynı şeyi yaşıyor. Neden böyle oluyor bilmiyor. Sanırım tuhaflıklarından biri. Çokta kurcalamaya gerek yok.
Telefonunu eline alıp geri koltuğa uzandı. Telefonunda çok fazla bir şey yoktu. Okul için lazım olan birkaç uygulama, oyunlar, birkaç çizgi roman uygulaması, whatsapp ve youtube vardı. Diğer sosyal medyaların hiçbiri yok. Çünkü onun için hepsi yasaklı. Hem ailesi tarafından hemde psikolağunun önerisiyle yasaklanmışlardı. Yinede sanırım iyiydi. Sonuçta sosyal medya vakti boşa harcamak dışı bir şey değildi. Yinede diğer herkes kullanırken kendisi kullanmadığı için garip hissediyor. O buna alıştı yinede insanların yersiz tepkileri rahat ediciydi. Bu devirde genç biri sosyal medya kullanmıyorsa ne olmuş? Çok mu anormal bir şeydi... Ötekileştirilmek istemiyor ama bu konuda yapabileceği bir şey yok. Ailesi bile ona örnek olmak için sosyal medya kullanmıyor.
Zor ve acı yoldan öğrendiklerinden beri ailesi bu konuya çok dikkat ediyor. Sanırım bu konuda mutlu olmalı. İsagi tekrardan iç çekti. Düşünceler yine beynini oymaya başlamıştı. Onları dinlememesi gerektiğini biliyordu ama bunu yapmak zordu. Söylemesi kolay olan her şeyi eyleme geçirmek çoğu zaman zordur.
"Of." Kalkıp pencereye doğru yaslanır. Gözlerini gökyüzüne çevirir. "Söyle bana gökyüzü neden bu kadar sıkıcı ve garip biriyim... Neden böyle olduğumu anlamıyorum. Neden beni diğerleri ile aynı yapmadın? O zaman böyle hissetmezdim."
Oflayıp pufladı. Gerçekten tuhaf ve sıkıcı biriydi. Eğlenceli bir şey yok sadece tuhaflıklar var. Vakitini harcamaya değmez. Ama... Ona vaktini harcamaya değer gören biri vardı. Hayır aslında birden fazla kişi vardı. Ailesi, Bachira, psikoluğu, diğer arkadaşları ve o. Rin ona gerçekten vakit ayırmaya bayılıyordu. Sürekli onunla konuşuyor ona yazıyordu. İsagi de aynı şeyi yapıyordu. Doğrusu Rin bazen aşırı ilgili davranıyordu. Bu onun tuhafına gidiyordu ama o neyi garip bulmuyordu ki? Çoğu şey ona anlamsız geliyordu. Hem ayrıca bu ilgiden hoşlandığını inkar edemezdi. Rin'in ilgisi çok hoşuna gidiyordu. Bazen onu bulutların üstünde uçuyormuş gibi hissettiriyor. Hem Rin gerçekten konuşması zevkli biriydi. Bazen konuşma tıkanıp kurulaşıyordu ama yinede iyiydi. Ona neden bu kadar ilgi verdiğini merak ediyor. Acaba herkese karşı böyle miydi?
Büyük ihtimalle evet. Rin gibi yetenekli ve sevecen biri eminim herkese karşı böyledir. Bazen sessizleşiyordu Rin. Biraz soğuk geliyordu. Yinede çoğunlukla ona karşı hep sıcak ve sevecen olmuştu. Bu İsagi'nin gerçekten hoşuna gidiyor. Onun tatlı biri olduğunu düşünüyor.
Ama merak ediyor. Onun gibi bu kadar yetenekli ve özel bir insan neden onunla konuşmaya bu kadar istekli? Onda ne buluyor? Rin neden onu vakit ayırmaya değer biri olarak görüyor? Neden...
Rin resimde çok yetenekli biri. Bazen ona çizdiği şeyleri atıyor. Çizimleri büyüleyici. Onları görmekten oldukça zevk alıyor. Ama bu kadar yetenekli olması bazen onun kıskanç hissetmesini sağlıyor veya yetersiz hissettiriyor. Neden onunla vaktini harcıyor? Onunla uzun süredir bile tanışmıyor. Ama Rin onu uzun süredir tanıyor gibi davranıyor. İlgisini çok seviyor bunu asla inkar edemez ama bazen bu ilgi onu bunaltıyor. Onu fazla düşünmeye itiyor. Neden ona karşı bu kadar ilgi ve vakit harcıyor? O gerçekten buna değer mi? Anlamıyor. Ne kadar çabalasada anlamıyor.
İsagi oturma odasından çıkıp doğruca odasına gitti. Ortam değişikliğine ve kafa dağıtmaya ihtiyacı vardı. Bir süre çizgi romanlar ve figürleri ile oyalandı. Çizgi roman okumayı ortaokul zamanları çocuksu bulurdu. Sanırım ergen olduğu için farklı olmaya çalışıyordu pek emin değil. Ama şu an bayılıyor. Klişe bile olsa tüm o süper kahraman veya romantizim olayları hoşuna gidiyordu. Keyif alıyordu bundan.
Çizgi romanlardan sıkıldığında odağı defterine kaymıştı. Bu konuda kötü olsada yazmayı severdi. Aklındaki düşünceleri kağıda aktarmak keyifli bir işti. Yinede onunlada çok fazla vakit geçiremedi. Bildirim ekranına Rin'den gelen bir bildirim düşer düşmez tüm dikkati oraya kaldı. Telefonunu eline alıp yazmaya başladı. Sanırım cidden yeni tanıştığı birinin ilgisine bağımlı olmaya başlıyor.
Çok istediğim gibi olmadı İsagi'nin bakış açısı. Yinede umarım hoşunuza gitmiştir.
Belki arada yine alabiliz İsagi pov. Çok olucağını sanmasamda.
Birde meslek lisesi ficimi attım. Playlist atın finali beklemek için çok sabırsızdım. Onun final bölümü yapınca birde oradan duyururum artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
portre, rinsagi
Fanfictionangst intihar ve intihar söylemleri. Rüyalarımda gördüğüm adam. Büyük ihtimalle gerçek hayatta kalabalık arasında gördüğüm hiç tanışmayacağım bir yabancı. Yinede beynim o kadar insan arasında onu aklına kazıdı ve rüyamda bana sundu.