19• Sadece Çocukları İçin

407 112 167
                                    

Biz geldik, uzun zaman oldu

Daisy in a gun barrel'ı final yapmadan buna bölüm atmamayı düşünmüştüm. Az kaldı çünkü onun bitmesine. Ama onun bölümleri uzun ve geç geliyor diye araya bir tane bari bölüm sıkıştırayım dedim.

Umarım sıkılmazsınız okurken

Keyifli okumalar 💜

(Şöyle bir şeyimiz var bu bölüm 🥹)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Şöyle bir şeyimiz var bu bölüm 🥹)

Büyük bir sınıfta renkli, minik sandalyeler üzerinde oturan bir sürü küçük çocuk vardı.

"Hoseok öğretmenim, Hoseok öğretmenim."

Siwoo'nun, oturduğu yerde hareket edip dururken parmağını kaldırarak heyecanla seslenmesi üzerine kafasını çevirip baktı genç adam ve yumuşacık bir tebessüm oturdu dudaklarına.

"Efendim Siwoo?"

"Hoseok öğretmenim biliyor musun, kampa gittiğimiz zaman ben Yunki'me çiçeklerden yüzük ve taç yaptım."

Biliyordu. Siwoo'nun bunu yaklaşık 5. söyleyişiydi çünkü. Dudaklarındaki tatlı tebessüm varlığını korurken sesine işleyen merakla konuştu bu kez. "Ama sen o kadar çok bahsettin ki; bu taç ve yüzüğü ben merak etmeye başladım artık." Bütün dişlerini gösterene kadar güldü Siwoo ve bu sırada Jiwoo konuştu.

"Tacı bana verecek, sarışın prense vereyim diye. Değil mi Siwoo?"

Kendisi yapamamıştı ve ikizini bu konuda daralıyordu sürekli. Siwoo'nun, Yoongi'ye verecek yüzüğü vardı zaten. Eğer tacı kendisine verirse, o güzel adam bir daha mahalleye geldiği zaman konuşmaya gidecekti yanına.

"Olmaz, Yunki'me vereceğim."

"Yüzük versene Yoongi amcaya. O senden yüzük istedi sadece."

Kaşlarını çatıp sinirle konuşan Jiwoo ile beraber Siwoo hemen omuzlarını kaldırıp indirdi inatla. "Hayır hem yüzük hem de taç vereceğim." İkizinin asla tacını kendisi ile paylaşmayacağını anlayan Jiwoo dudaklarını büzüp üzgünce arkasına yaslandığı zaman pembe sandalyesinde ayaklarını ileri geri sallayarak oturan Siwoo kardeşine baktı.

Bu sırada diğer çocuklar da dersi kaynatmış olan ikili sayesinde kendilerinden bir şeyler anlatıp hep bir ağızdan konuşmaya başlamıştı bile. Kendi tacını öğretmenine gösteren kızlar vardı. Ya da gitmediği bir kamp anısını gitmiş gibi anlatan erkekler...

Hoseok'un yumuşacık bir sesle aniden melodik hâlde uydurma bir şarkı söylemeye başlaması ile hepsi anında sessizleşti. Öğretmenleri sessiz olunması gerektiğini, sınıfta izin alınmadan konuşulmadığını birkaç uydurma kelime ile şarkı olarak söyleyince bütün sınıfın dikkati genç adama toplanmıştı bile.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 30 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

In Lak'echHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin