"İyi işti, aferin"
Dohyun hafifçe sırtıma vurarak destek ve takdirini ifade ederken elimde ki su şisesinin kapağını açtım ve bir kaç yudum aldım. Biraz önce Cold Heart'ın ilk birinciliğini almıştım. Aeri'nin sunuculuk yaptığı Music Bank'e katılmıştım ve ilk birinciliğimi kazanmıştım.
Tüm Idol'lar sahneden ayrılırken Aeri ayrılmadan önce Cold Heart'ın ufak bir kısmını söyleyip gitmişti. Uzun zaman sonra kamera karşısında yan yana gelmiştik, bu yüzden içimde ayrı bir sevinç vardı.
İçeri girdiğimde tebrik alkışları almıştım personellerden. Onlara teşekkür ettikten sonra ödülü Dohyun'un eline tutuşturmuş ve suya uzanmıştım. 2 gündür adam akıllı hiç bir şey yememiştim ve sabahtan beri sadece yediğim iki elma ile duruyordum.
Performans zamanları yeme istediğim azalırdı, böylece yeme düzenim de bozulurdu. Tâbi bunda şirketin de etkisi vardı, bu tarz performanslar da daha az yemek yerdik. Daha zayıf gözükmek için, karnımızın şişmemesi için.
"Üstünü değiştirdikten sonra yemek yemeye gidelim" Dohyun durumu bildiğinden kendinden emin bir şekilde konuşarak bakmıştı bana. Ardından yanımdan ayrılmıştı ve bende dinlenmek için koltuğa oturmuştu.
2 gün önce, Taeyong ve ben o masada bir kaç dakika boyunca sessizce oturduk. Ardından Taeyong saate bakmıştı ve saatin geç olduğunu, ertesi gün işleri olduğunu ve gitse iyi olacağını söyleyerek ayaklanmıştı. Kapıda onu uğurladığımda kucağımda duran Murhpy'i sevmiş ve ardından arabasına binip gitmişti. Bende masayı toplayıp uyumuştum.
Ertesi sabah Dohyun erkenden beni uyandırmıştı ve bende müzik showları için şirkette prova yapmaya başlamıştım. Ve şimdi, ilk performans da ilk ödülü almış bir şekilde eve geri dönecektim.
"Zuer"
Aeri'nin sesini duyduğumda direk başımı kaldırdım. Üstünde hâlâ program için giydiği kıyafetleri vardı. Saçı tek örgü yapılmıştı ve sağ omzundan öne sarkıtmıştılar.
"Aeri"
Aeri gülümseyerek bana doğru geldiğinde ayağa kalktım ve sarıldım.
"Tebrik ederim"
"Teşekkürler" geri çekilip karşılıklı oturduktan sonra yüzüme baktı. Saçımı kulağımın arkasına sıkıştırırken oturduğumuz yerden baştan aşağı bakmıştı bana.
"Zayıflamışsın Zuer, yorgun görünüyorsun"
"Biliyorsun, klasik çalışma dönemi"
Endişeli gözleri hâlâ benim üstümdeydi. Bir süre sonra gözlerini kapattı ve geri açtığında gülümsemişti. "Haklısın, hepimizin klasik dönemi"
Hafifçe güldüm. "İş nasıl gidiyor?"
Arkasına yaslanıp parmağında ki yüzükler ile oynadı. "Güzel ama biraz sıkıcı hissettirmeye başladı. Gerçi, bir kaç ay sonra bitecek"
"Ondan sonra dinlenmelisin"
"Sanırım öyle yapmalıyım. Ama galiba dinlenmektense çalışmayı tercih ederim"
Sesli bir şekilde güldüm. "Tanıdık geldi galiba"
Aeri de güldü ve dönüp bana baktı. "Değil mi? Buna benzer şeyler yapan birini tanıyoruz ikimizde"
Dinlenmek yerine çalışmayı tercih etmek, genelde bu tarz cümleleri kuran kişi ben olurum. Bu yüzden Dohyun da dahil olmak üzere kızlar ufak çaplı azarlamışlardır beni. Yine de bir şey değişmemişti.
Ama Aeri veya diğer kızlar benim gibi değildi. Benim kadar dinç değillerdi, yoğun çalışmanın ardından ayakta kalamıyorlardı. Hara, Nina, ve Aeri, bir çok sefer yoğun çalışmaların ardından bayılmış veya fenalaşmışlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
That Day ^•^ Lee Taeyong
Fanfiction-O gün, o gün cüzdanımı bulamadığım da kahvemin parasını ödemiştin, ondan sonra nedense hiç aklımdan çıkmamıştın. Ve çok sonra fark ettim ki, ben sana aşık olmuştum. ... *Kitabın şarkısı -> Mark Klaver/Say You Love Me*