<1>

293 13 14
                                    

Hoşgeldinizzz
Yeni bir kurgu ile geldim ve ilk kez erkek gerçek ailem kurgusu yazacağım
Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın
Bu şekilde yazılmış yazılar İngilizcedir
Başlama tarihiniz?? 06/10/2024<3
Medyadaki şarkı isteğe bağlı açılabilir<3
(Chris Grey-Let The World Burn)

<>

AMERİKA'NIN TEKSAS EYALETİNDEN
-YAZARIN AĞZINDAN-

Güneş yerini aya bıraktığında Amerika'nın Teksas eyaletine karanlık çöktü, sıcak bir o kadarda karanlık bir geceydi. Son ses açılmış müzik, ölesiye dans eden insanlar ve bol bol alkolle karışık parfüm kokusu. Elinde tuttuğu içi dolu kadehi dudaklarına yaklaştırdığında tekrardan büyük bir yudum aldı, yanında oturan arkadaşlarını dinliyor konuşmak istediği zaman gülerek konuya uygun yorumlar yapıyordu.

Rıza Altan,henüz on yedi yaşında olmasına rağmen reşit insanların yaptığı çoğu şeyi yapan bir genç adamdı. Evinde tek başına yaşıyor, istediği kadar sigara ve alkol kullanıyor veya çok para vererek aldığı araba ehliyetiyle hız sınırlarını aşarak araba sürüyordu. Kendisine ait bir banka hesabı vardı, babasından kalan mirasla hesap epey doluydu ve o harcamaktan kaçınmıyordu.

Kendisine çocukluk arkadaşı tarafından sorulan soruyla başını izlediği kalabalık dans pistinden ona çevirdi, eğlenceli bir geceydi.

-RIZA ALTAN (DUMAN)'IN AĞZINDAN-

Çocukluk arkadaşım Doruk'un sorduğu soru ile kafamı ona döndürdüm. Sorusuna cevap verdiğimde kafasını sallamış ve ikizi Dora'ya dönmüştü. Oturduğumuz masada yedi kişiydik. Ben, Doruk ve Dora önceden tanışıyorken kalan dört kişi ile Teksas'da okuduğumuz lisede tanışmıştık.

İçlerimizden bazıları reşit bazıları ise on sekizinden gün alıyordu, benim on sekizime girmeme birkaç ay vardı. Dora "Dans edelim mi?" dediğinde herkes ona döndü. Onu onaylayanlar Olivia ve Lena olmuşken üçü ayaklanmış ve piste ilerlemişlerdi, oturduğumuz yerden onları görebiliyorduk.

Max "Doğru diyorsun ama bence Jack'in dediği de yalan değil"dedi Doruk'a. Doruk kafasını sallarken Jack sırıtmıştı. "Ben yeni bir kokteyl alacağım isteyen var mı?"diye sordum ortaya, kimsenin istememesini beklesemde üçü de yeni bir kokteyl fikrini onaylamıştı çünkü Jack'in kadehi hariç tüm kadehler boştu. Ben masadan kalkarken Jack masada duran kadehini eline almış ve kafasına dikmişti.

Kalabalık pistten zar zor geçerek barmenin önüne geldiğimde kısaca beni süzdü,yaşımdan en fazla bir ya da iki yaş büyük gösteriyor olabilirdim her ne kadar uzun ve kastan dolayı iri bir vücuda sahip olsamda bu bir gerçekti.

"Ne alırdınız efendim?"diye soran barmene bu mekana gelince hep içtiğimiz kokteylin adını söyleyerek dört tane sipariş verdim. O onaylarken yapmaya koyulmuş bende yaslanarak kokteyllerin hazır olmasını beklemeye başlamıştım. Telefonumu çıkararak bildirimleri kontrol ettiğimde en üstteki SMS dikkatimi çekmişti. Bir hastaneye ait görünüyordu, Türkiye'de bir hastaneye.

Babam öldüğünde henüz ortaokul sona gidiyordum, babam ölür ölmez annem başka bir adamla kaçmış ve beni bırakmıştı. Bense çocukluk arkadaşlarım olan Doruk ve Dora'nın evinde kalmaya başlamıştım. Bir sene sonra liseyi Amerika'da okumaya karar vererek kararımı onlara açıkladığımda onlarda bana ayak uydurmuşlardı ve biz yaz tatilleri dışında Türkiye'ye hiç ayak basmaz olmuştuk.

Mesajı detaylıca okuduğumda mesajın doğruluğuna ihtimal veremedim, bebekken hastanede karışmış olmama imkan buluyor ve beni iki gün sonra hastaneye DNA testi için çağırıyorlardı. Mesajda adım ve soy adım doğru yazılmıştı, doğum tarihimde de bir yanlışlık yoktu.

"Afiyet olsun efendim"diyerek dört kadehi önüme bırakan barmenle kendimi toparladım, telefonumu pantolonumun cebine koyarak dört kadehi iki elimle almayı başardığımda bizim masamıza doğru yürümeye başladım.

Masaya yaklaştığımda Jack ayağa kalkarak elimden iki kadehi alıp kendisi ve Max'in önüne koyduğunda bende elimdeki kadehleri kendimin ve yanımda oturan Doruk'un önüne koydum.

Biz konuşmaya devam ederken konuşma boyunca mesajdan hiç söz etmemiştim. Dora,Olivia ve Lena geldikten bir-iki saat sonra mekandan kalkmıştık. Ben arabamın içinde tek başıma kendi evime gidiyorken Doruk ve Dora, Doruk'un arabası ile hemen karşı dairemdeki evlerine gidiyorlardı. Max,Olivia,Lena ve Jack ise birlikte kendi evlerine...

<>

Güneş doğalı epey olmuştu. Oturduğum koltukta epey yayılmış bir vaziyetteyken dün ben sarhoş olmadan mekandan çıktığımız için gayet enerjiktim zaten kolay kolay sarhoş olmazdım çünkü durmam gereken yeri bilirdim. Yanımda oturan Dora esneyerek elinde tuttuğu buzlu kahvesinden bir yudum daha aldığında biz ikimiz üçlü koltukta iki kişi oturuyorken salonumun iki tekli koltuğundan birisinde oturan Doruk gözlerini televizyonda oynayan diziden ayırmıyordu.

İkisininde yarım saat kadar önce DNA testi mesajından haberi olmuştu bu nedenle anne ve babaları olan Kader teyze ile Serhat amcaya döneceğimizi haber vermiş yarın sabah en erken varacak şekilde uçak bileti almıştık. Uçağa bu gece on bir de binip yarın sabah on bir buçukta iniyorduk. Uçak yolculuğumuz on iki buçuk saat sürecekti.

"Siktir"diye mırıldandım dizide geçen vurulma sahnesinden ötürü. "Ay çok korktum vallahi"dedi Dora, kafamı salladığımda Doruk'un tepkisi için ona döndüm. Tekli koltuğun üzerinde olması gereken yastığa sarılmış yüzünde mimik bulundurmadan son derece dikkatle diziyi izliyordu.

Bölüm en güzel yerinde bittiğinde Doruk ile aynı anda Türkçe farklı küfürler savurduk, Dora bize dik dik baktığında alay barındıran bir sesle konuştu. "Hi çok ayıp eve gidelim anneme söyliycem sizi"dedi ve sehpadaki kumandayı alıp diğer bölümü açtı. Göz devirdiğimde televizyonda başlayan yeni bölüme dönüp kendi kahvemden bir yudum aldım. Bu bölüm daha aksiyonlu görünüyordu...

<>

Bölüm Sonu
Kestimmm
Umarım beğenmişsinizdir
Sıradaki bölüm karekter tanıtımıdır ve yarın ikinci bölümü atacağım
Hoşçakalın
Oy vermeyi unutmayın
Baybayyyyy<3333

RIZAWhere stories live. Discover now