Sesimi Duy

"Sessizde Yankılanan Sözler"

Balayı dönüşünden sonra "Sesimi Duy" vakfının çalışmalarına hız veren Simay ve Deniz, Elif ve Meryem'in mücadelesini her açıdan desteklemeye başladı. Onların eğitim hakkı için verdikleri savaş, sadece yerel değil, ulusal çapta bir kampanyaya dönüşüyordu. Gazetelerde, televizyonlarda ve sosyal medyada ses getiren bu mücadele, toplumun dikkatini çekmeyi başarmıştı. Ancak bu süreçte Meryem, içinde bulunduğu zor duruma rağmen sakinliğini koruyarak Mehmet ile anlamlı bir konuşma yapma fırsatı bulmuştu.

Meryem:
"Selamünaleyküm, mücadelemiz her geçen gün büyüyor. Bu kadar çok insanın destek verdiğini görmek bana umut veriyor. Ama bazen, bu desteklerin sadece dıştan olduğunu ve aslında kimsenin bizi gerçekten anlamadığını düşünüyorum. Sence, bir gün gerçekten anlaşıldığımızı hissedecek miyiz?"

Mehmet:
"Vealeykümselam Meryem, senin cesaretin ve inancın gerçekten etkileyici. Anlaşılmanın ne kadar zor olduğunu biliyorum, özellikle böyle hassas konularda. Ama inandığım bir şey var, o da senin gibi insanların sesi ne kadar duyulursa, o kadar çok insanın kalbine dokunabileceği. Hepimizin amacı bu değil mi zaten? Anlayış, bazen zamana ihtiyaç duyar."

Meryem:
"Belki haklısın... Ancak içimde hep bir tereddüt var. Eğitim hakkı için savaşırken, başkalarının önyargılarıyla da savaşıyoruz. Kapalı olmamız, bizim gücümüzü küçümsemelerine neden oluyor. Bu yüzden bazen mücadele ettiğimiz kişilerden çok, yanımızda olduğunu söyleyenlerin tavırları beni daha çok yaralıyor."

Mehmet:
"Bu yüzden buradayım Meryem, senin yanında. Anonim kalmayı seçmemin nedeni de bu. Dış dünyanın önyargıları olmadan, saf bir şekilde seni ve mücadelenizi destekleyebilmek. İnsanların dış görünüşlerine göre yargılanmasını hiçbir zaman doğru bulmadım. Sizi sevmeyenler ya da anlayamayanlar olacak, ama unutma, sizi gerçekten anlayanlar da var."

Meryem:
"Bunu senden duymak beni gerçekten şaşırttı. Sessizce bizi izleyen ve anlamaya çalışan birinin olması bana biraz güven veriyor. Ama gerçekten merak ediyorum... Bizim mücadelemizi bu kadar içtenlikle desteklemeni sağlayan şey ne? Senin hikayen nedir?"

Mehmet:
"Benim hikayem belki de senin mücadelenin bir parçası... Kendi içimde yıllarca doğru olanı yapmaya çalıştım, ama hep bir şeyler eksik kaldı. Vicdanım ve görevim arasında sıkışıp kaldım. Sizi izlerken fark ettim ki, mücadele etmek sadece dış dünyayla değil, kendi iç dünyamızla da. Sizin cesaretiniz, bana da kendi savaşımda ilham verdi."

Meryem:
"Bu söylediklerin beni derinden etkiledi. Belki de hepimizin içinde bir savaş var, değil mi? Ve bu savaşta birbirimize destek olmak en büyük gücümüz. Yalnız olmadığımı bilmek, gerçekten çok şey ifade ediyor. Teşekkür ederim Mehmet, sadece bizim yanımızda olduğun için değil, aynı zamanda kendi savaşını da dürüstçe verdiğin için."

Mehmet:
"Teşekkür ederim Meryem. Senin gibi birini tanımak, bana çok şey öğretti. Hep birlikte bu savaşta daha güçlü olacağız. Senin gibi insanlar oldukça, bu mücadele asla bitmeyecek.

Bu konuşma, Meryem ile Mehmet'in sadece bir dayanışma içinde değil, derin bir dostluk kurduğunu da gösterdi. Meryem'in samimiyeti, Mehmet'in içsel savaşlarına ışık tutarken, Mehmet de Meryem'in yalnız olmadığını hissetmesini sağladı. Bu an, her iki taraf için de duygusal bir kırılma noktasıydı.

Simay ve Deniz’in liderlik ettiği vakıf, büyümeye devam ederken, Elif, Meryem ve Mehmet’in bu sessiz dostluğu, eğitim hakkı için verdikleri mücadeleyi daha da güçlendirdi. Bu yolculukta artık herkes sadece kendi sesiyle değil, birbirlerinin yankısıyla daha da güçlüydü.

Meryem, Simay ve Deniz’in vakıf çalışmalarına yoğunlaştığı dönemde, Mehmet’in gönderdiği anonim mesajlar üzerinde düşünmeye başlamıştı. Onu ve Elifi sessizce destekleyen bu kişinin kim olduğunu merak ediyordu. Özellikle kendisiyle olan yazışmalarının derinliği, Meryem’in bu anonim dostun kim olduğunu öğrenme isteğini artırmıştı. Kendi iç dünyasında bir arayışa giren Meryem, bu kişinin gerçek kimliğini bulmak için harekete geçti.

Meryem:
"Bu anonim kişi... Kim olabilir? Benimle olan desteği samimi, ama neden kimliğini saklıyor? Onunla bir şekilde bağlantı kurabilsem, belki gerçekte kim olduğunu öğrenebilirim."

Meryem, Elif’le konuşarak bu konu hakkında daha fazla bilgi edinmeye karar verdi. Kendisine Mehmet’in gönderdiği mesajları açıp bakmalarını teklif etti. Meryem ilk başta bu fikre sıcak bakmadı, çünkü anonim dostuna güveniyordu.

Meryem:
Benimle yazışan bu kişiyle ilgili gerçekten çok merak ediyorum. O kadar yardımsever ve dikkatli ki, kim olduğunu öğrenmemiz gerekebilir. Belki bu destek daha da büyüyebilir. Sen ne düşünüyorsun?"

Elif:
"Doğru belki gerçekten bu kişinin kim olduğunu bilmeliyiz. Ama ya sorarsak ve uzaklaşırsa?"

Meryem:
"Anladığım kadarıyla uzaklaşacak biri değil, Elif. Bize samimi bir şekilde destek vermek isteyen birisi. Kim olduğunu bilsek, belki daha fazla güven sağlayabiliriz."

Bu konuşmanın ardından Elif, Mehmet’e anonim olarak bir mesaj göndermeye karar verdi ve doğrudan kim olduğunu sormayı düşündü. Ancak acele etmeyip onun kim olduğunu daha fazla anlamaya çalıştı.

Meryem:
"Acaba bu anonim kim Elif "

Elif :
"Bak, gizemini korumakta ısrar ediyor ama bir gün kimliğini açıklayabileceğini ima etti. Belki gerçekten doğru zamanı bekliyor."

Meryem:
"Bu konuda haklı olabilir. Belki gerçekten doğru zamanı beklemeliyiz. Ama yine de gözümüzü dört açmamız gerek. Onun kim olduğunu bulmamız, mücadelemiz için önemli olabilir."

Meryem, anonim destekçiyi araştırmak için vakfın çalışmalarına katılan ve onlara destek veren kişiler arasında dikkatlice inceleme yapmaya başladı. Sessizce gözlemlediği insanlar arasında Mehmet’in de olabileceğini düşündü, çünkü o da vakfa uzaktan destek vermeye başlamıştı. Ancak bunu doğrulamak için bir kanıt gerekiyordu.

Meryem’in bu arayışı, onları yeni bir keşfe sürükledi: Kimi zaman, en beklenmedik kişiler, en büyük destekçimiz olabilir.

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum