11

30 7 0
                                    


Öğle saati Hyunjin'e dediğim yerde yemeğimi yiyordum. Sanki o gelmeyecekmiş gibi rahat takılıyor, tek başıma kafa dinliyordum.

Sonra kapı açılma sesi geldi. Bakma gereği duymadım. Önüme biri oturdu. O zaman baktım işte. Hyunjin.

"Afiyet olsun.."

"Sağ ol."

Ve devam ettim yemeğimi yemeye. Hyunjin de garson çağırıp istediğini söyledi ve sadece oturup bana baktı. Ona göz ucuyla baktım.

Yemekten bir kaşık alıp Hyunjin'e uzattım. Hyunjin başta şaşırsa da ben fikrimi değiştirmeden hemen yedi kaşıktaki yemeği. Gülümsememek için zor duruyordu.

Onun yemeği de gelince yemeğinden biraz yiyip konuştu.

"Başlayayım mı?"

Kafamı salladım sadece. Hyunjin boğazını temizledi ve başladı anlatmaya.

"Seninle ayrıldığımız ilk hafta dersleri asıp evde vakit geçirdim. Sonra ev arkadaşımın zoruyla ikinci haftadan hayatıma devam etmeye başladım.. ama zordu tabii."

Hiçbir detayı atlamamaya çalışıyor gibiydi surat ifadesi.

"Minho gelene kadar her şeyi içimde tuttum.. sanki biz hiç yaşanmamış gibi yaptım aslında. Sonra Minho geldi.. o gece yaşandıktan sonra asıl çöküşüm başlamıştı.."

Osmanlı çöküşü sanki amk. Bir şey demeden yemeğimi yemeye devam ediyordum.

"Fazla uzatmayacağım.. sadece kendimi dünyadan izole etmiştim desem yeterli galiba.. sonra Julia girdi hayatıma. Yani.. zaten vardı ama anladın sen.. sana anlatmıştım zaten annesinin koreli olduğunu.."

Düşünüyordu. Daha neyi söylemesi lazım diye düşünüyordu.

"Onunla çok sürmedi çünkü ilk haftadan bir anda sen bana yazmaya başladın.. ben ise seni unutmaya çok odaklanmıştım o yüzden pes etmek istemedim... mesajlarına bile cevap vermedim çünkü o cevapların sonunda barışacaktık. O sırada bunun yapabileceğim en büyük hata olacağını düşünüyordum... sonra Julia o mesajları gördü ve seni aslında hiç unutamadığımı anladı. Ayrıldık."

Kenardaki suyundan içti ve devam etti. Benim yemeğim bitmiş sadece onu dinliyordum.

"Sonra... sonra uzun süre kimseyle konuşmadım. Son yılımda partide tanıştığım bir erkekle konuştum.. Mark. Onunla ilişkimiz.. garipti. Gizli yürütüyorduk. O yüzden çok konuşmaya zaman olmuyordu.."

Dediği şey ile ona döndüm.

"Fuckbody?"

"Hayır.. hayır aynı şey değil."

Sırıttım.

"Tamam.."

Gülmemeye çalışıyordum. Komik gelmişti o kadar saydığı o biricik ilişkilerinin ilişkiden bile sayılmaması.

"O da bitti bir süre sonra normal olarak.. sonra Jongmin ile tanıştım resim galerisinde. Başta heyecanlanmıştım.. seni unutmuştum o zamanlar... ya da öyle sandım. Ama sonra Jongmin'den sıkıldım ve eğlenceli bulduğum özelliklerinin de seninkilere benzediği için eğlenceli bulduğumu anladım. Sonra ayrıldım ondan. Sonra sana yazdım."

Kaşlarımı çatıp ona baktım. Bana nasıl yazabilirdi ki? Engellemiştim onu. Yazmadı da zaten.

"..Yani engellediğini geç fark etmiştim. Ama uzun uzun paragraflar yazmıştım o sürede. Hiçbirini okumadın tabii.. belki de en iyisiydi ikimiz için de."

Ex'ten Next Olur mu? || hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin