9.Bölüm

122 17 13
                                    

.

.

.

Odamın Kapısının şiddetle vurulması ile yüzümü buruşturdum.

Başımı yana çevirip uyumama kaldığı yerden devam ediyordum ki kapı bu sefer daha şiddetli bir şekilde çaldı. Oflayarak yatağımdan kalktım ve kapının kilidini açtım. Kapı sert bir şekilde açıldığında gözlerimi kırpıştırdım.

Görüş alanıma Kadir bey girdiğinde yutkundum, Oldukça sinirli görünüyordu. Arkasından Cansel hanım ve Seyit geldi. Ben ise ürkekçe Kadir bey'e bakıyordum.

Bu kadar sinirli olmasının nedeni neydi?

"Sen nasıl bir insansın, utanmaz!" Kadir bey yüzüme doğru kükrediğinde geriledim. N'oluyordu şuan?!

O sıra gözleri dolu bir şekilde Cansel hanım kocasına doğru yaklaştı ve kolunu tutup geriye çekmeye çalıştı fakat Kadir bey yerinden oynamadı. "Kadir, kurbanın olayım sakin ol!" Cansel hanım titreyen sesiyle konuştuğunda yutkundum.

"Noluyor?" Diye sordum kısık sesimle. Ne yapmıştım yine?

Kadir bey başını bana çevirdi ve alayla güldü. "Ne mi oluyor?! Bunu gerçekten soruyor musun Lal!" Yutkundum ve başımı arkada bizi izleyen Seyit'e çevirdim. Umursamaz bir şekilde bizi izliyordu. Gözlerinde tek bir duygu yoktu.

"Gözlerime bak!" Kadir bey bağırdığında gözlerimi ona çevirdim. "Duydum ki bizim kızımız orda burda insanları aşağlayıp onları küçük düşürüyormuş! Nasıl yaparsın sen bunu! Üstelik zorbaladığın o kişi ortağımın kızı! Gerizekalı!" Diyip kafama birtane geçirdiğinde başım araya doğru savruldu.

Sinirle derin bir nefes aldım. Gelen geçen bana vuruyordu ve ben daha fazla sakin kalacağımı düşünmüyordum.

Başımı kaldırıp Kadir bey'e baktım sinirle, "Elini kaldırma bana!" Diye bağırdım. Kadir bey ellerini yüzüne götürdü ve kendi kendine konuşmaya başladı. "Allah'ım sen bana sabır ver."

Cansel hanım tekrar araya girerek "Kadir sakin ol nolur. Sesimiz dışarıya kadar gidiyor, komşular duyarsa ne diyeceğiz!" Kadir bey başını sinirle karısına çevirdi, "Başlatma şimdi komşuna Cansel!" Cansel hanım susarak geriye çekildi. Kadir bey ise odağını tekrardan bana verdi. "Adam kızını zorbaladığın için çok sinirli. Kendimizi affetirmek için yarına bir yemek düzenledim, oraya ailecek gideceğiz ve sen herkesin önünde o kızdan özür dileyeceksin." Bu sefer daha sakin bir sesle konuştu fakat ben sakin kalamadım.

Ne demek özür dilemek? Üstelik herkesin önünde!

"Asla özür dilemem!" Diye bağırdığımda Kadir bey elini kaldırdı ve yanağıma tokadı geçirdi. "Delirtme beni Lal! Yaptığın hata yüzünden paşa paşa oraya gideceksin ve o kızdan özür dileyeceksin!" Başımı hırsla kaldırdım. "Öldürsende özür dilemem! Ben kimseden özür dilemem!" Diye bağırdığımda Kadir bey bana doğru yürüdü. Kendi kendine söylenmeyi de ihmal etmedi.

"Bu kız beni katil edecek." Dedi arka arkaya.

Karşıma dikildiğinde başımı kaldırmak zorunda kaldım. "Yemin ederim seni burdan yollarım Lal! Atarım seni sokağa ne hâlin varsa görürsün!" Cansel hanım tekrardan araya girdi, "Kadir hadi çıkalım, lütfen sakin ol." Kadir bey son kez bana Bakarak arkasını döndü ve odadan çıkmadan önce dediği tek şey, "Yarın gidiyoruz yemeğe! Ona göre hazırlan!" Oldu. Arkasından ise hemen Cansel hanım çıktı.

Sinirle bağırıp ayağımı yatağa geçirdim.

Seyit o sıra yanıma geldi, başımı ona çevirdim "Siktir git odamdan!" Diye bağırdığımda yüzünü sinirden morarmaya başladı. "Kaşınma istersen, yoksa bize o gece anlattığın herşeyin tam tersini babama anlatırım." Başımı yerden kaldırıp hayal kırıklığıyla Seyit'e baktım. Seyit ise söylediği sözlerden dolayı pişman olmuş gibi dudaklarını birbirine bastırdı ve gözlerini kaçardı.

Amiyâne Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin