Ben seni kötüleyemem hiç.
Çiçekli bir yol vardı, yürüdüm derim.
Ayaklarıma dikenler battı ama
Her ormanda olur böyle şeyler derim...-Cahit Zarifoğlu
Gizem en öndeki arabadan yazavça inmişti ve etrafına bakma zahmetine girmeden hızlıca önündeki binaya girdi.
Hemen arkasından ona çaktırmadan gizlice binadan içeriye girdiğimizde içerisinin normal bir apartman dairesinden oluşması garipti. Buraya daha önce gelmemiştik.
Gizem başına geleceklerden habersizce içeriye girdi ve resepsiyon bölümüne doğru ilerledi.
"Merhaba hanfendi Celil Sancak'ın dairesi neredeydi?" Diye sordu Gizem kadına doğru.
"Celil bey ile randevunuz mu var?" Diye sordu en alakasız şekilde. "Ne randevusu hanfendi? Celil benim sevgilim ve bende onun yanına geldim." Dediğinde kadının yüz hatlarındaki değişimi kapıdan onları gizlice izlerken bile görebiliyorduk.
Önce inanmak istemese bile sonradan Gizem'in ciddi olduğunu fark edince yan tarafında duran telefonu aldı ve bir kaç tuşa basarak kulağına götürdü.
Biraz bekledikten sonra telefonda aradığı kişi telefonu açınca "Celil bey burada bir kadın var ve sizin sevgiliniz olduğunu söylü-"
Cümlesini tam olarak bitirmeden Celil onun sözünü keserek birşeyler söyledi. Kadın telefonu yerine koyunca yüzündeki hayal kırıklılığını fark etmemek zordu.
"Kat 4, daire no 6" dedi sadece.
Gizem yapmacık bir şekilde gülümseyerek kadını arkasında bırakarak asansöre doğru ilerledi.
Enes abim resepsiyona doğru ilerlerken Yağız abim, ben ve Cenk ise koşarak merdivenlerden 4. kata doğru çıkmaya başladık.
Her bir merdiven bizim için dağa tırmanıyor gibi hissettirsede Mert ile ayrı kaldığım günün her saniyesi kendimi çalıştırıyordum bu yüzden vücudum bu merdivenleri çıkarken fazla çaba sarf etmiyordu.
Sonunda 4. kata geldiğimizde Gizem'in kapıda birisiyle konuştuğunu ve hemen ardından içeriye girdiğini gördük.
Koşarak o dairenin kapısına doğru ilerlerken Gizem gürültülü ayak seslerinden dolayı hızlıca kafasını dışarı çıkardığında bu saatte bizi görmenin şokuyla dona kalmıştı.
"Kim onlar?" Diye bir ses duymamla birlikte bende dona kaldım.
Mert?
"Kimse" dedi Gizem Mert'in sesini duyunca. Beni onunla görüştürmek istemiyordu ama neden? Tamam aramızda büyük bir kavga olmuş olabilir ve beni ölü sanıyor olabilirdi ama sonuçta yaşadığımı artık biliyor!
Gizem haddinden fazla bize baktığını biz kapıya gelince anladı. Kapıdan Gizem'i iterek içeriye girdiğimizde ona gerçekten fazla sinirliydim... Sadece Celil ile buluşacak olsa ne ala ama Mert! Mert ne alaka!?
"Defne?" Dedi beni gören Mert.
"Efendim" dedim ve ona bakmadan salon sandığım yere doğru ilerledim.
Elimi cebime atarak silahımı ne olur ne olmaz diye elimde tutmaya özen göstericektim.
Cenk ve Yağız abim benim yanıma geldiğinde Mert, Cenk ve Gizem'de içeriye girdi ve geriden kapıyı kapatarak bir koltuğa oturdular. Ben, Cenk ve Yağız abim ayakta dikilirken onlar koltuğa oturuyordu!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Nedir
RomanceBen Defne Bozkurt. Kimilerine göre basit bir kadınım. Ruhu mezarda olan ve sadece bedenininde mezara girmesini bekleyen basit bir kadın. Ancak benim bir diğer tarafımda bu günden itibaren Arzhel! Ölüm. Ben hem, yarayım hem de bıçak. Hem kurbanım, he...