LARA

14🥂

Sabah erkenden kalkıp banyoya girdim. Kişisel işlerimi hallettikten sonra üzerime beyaz gömlek ve siyah palazzo pantolon giyindim. Hemen makyaj masama geçip saçımı at kuyruğu yaptım.

Yaptigim kombin klasikk olmasina ragmen uzerimde cok guzel olmustu. Baya begenmistim.

Yuzume maskara allik,ve azacik parlatici surup,koyu kirmizi mat bir rujla makyajimi tamamladim. Aynadan kendime bir opucuk yollayip,goz kirptim

-Ayy cok guzell olmussun yine

-Tesekkur ederim canimin ici

Normalde bu kadar enerjik birisi olmazdim. Heleki sabahin yedisinde.Umarim bi akisilik cikmazdi bu gun.

Asagiya inip mutfaga gectim. Guzel diyebilecegim bir kahvalti masasi hazirlamistim. Dolapta normal insanlarin kahvaltida yedigi her seyden koymustum masaya. Umarum guzeldi. Ben normalde sabah elime ne geldiyse yiyen bir tipdim. Cunku midem nerden bilirdi ki su an sabah mi aksam mi ne de olsa.

Hemen bir seyler atistirip,kucuk bir not kagidi ve kalem aldim elime. Ve Efeye küçük bir not bir not biraktim.

Kardesim su anda ben ise gidiyorum. Oglene filan gelirim. Kucuk bir durusmam var. Onu bitirip bir kac saate gelirim. Uyandiginda kahvaltini mutlaka yap tamam mi ablacim. Masadaki telefonda kendi numarami koydum. Bir seyler istersen filan aramaktan hic cekinme..

Diye kucuk bir not biraktim masaya. Kendini yanliz hissetmesini istemiyordum.

Koridora gecip siyah topuklularimi giyindim ve uzun siyah ceketimi alip evden ciktim.Asansorde -1 e basip beklemeye koyuldum.

Niyahet binanin altindaki otoparka varabildigimde arabama bindim.Arabayi calsitrip,kemerlerimi taktim. Ardindan telefon reherimden Buraki aradim. Aramama cevp vermemesi tedirgin hissetmeme neden oldu.

Ama bi dusununce saat farkinin oldugu,orada daha erken saatler oldugunu,ve Burakin buyuk ihtimalle uyudugu aklima geldi. Bu dusunce endisemi bir az da ola hafifletti ama tamamen silmedi.

Bu dusunceyle Burakin bana verdigi arabasini calistirdim ve garajdan cikarak, adliye merkezine dogru yola koyuldum.

* * * *

Sessiz adliye koridorlarinda yanlizca topuklu ayakkabilarimin cikardigi tok ses yankilaniyordu. Hemen odama gecip cantami masaya biraktim. Dolabi acip,asinasi oldugum siyah renkli ve kenalarindan yesil cizgilere sahip cubbemi giyindim. Gerekli dosyalara ayirip telefonumdan Ezgiye yazdim.

Efil: Gunaydin. Adliyeye vardim,ofisteyim

Ezgi: Gunaydin balimm

Ezgi: Hemen geliyorum ofise

Diye mesajlari pes-pese siraladi. Mesaji atmasindan bir dakika geçmemiş kapım tıklatılmadan açıldı. Normalde her kes kapıyı çalıp,'gel' komutu geldikten sonra içeri girirdi,bir kişiden başka...

"Sana daha kaç kere kapıyı tıklatmadan içeriye girme diyeceğim Ezgi?"dedim sinirle. Yine tüm asabımı bozmuştu. Duruşunu hiç bozmayıp,uzun,kızıl kıvırcık saçlarını arkaya atıp yanıma geldi gülümseyerek.

Yeşil gözleri adeta parlıyordu.

"Ama kurallar çiğnenmek için vardır değil mi canım?"dedi gülümseyerk yanıma yaklaşıp sıkıca sarıldı bende karşılım verdim. Ardından yanağıma öpücük kondurup uzaklaştı.

Yüzümü burusturup,yanagimi sildim.

"Sen akıllanmazsın Ezgi"

"Benim olayım bu güzelim"diyip kahkaha attı.

"Neyse,özlemişim seni"

"Ben de seni canım"dedim.Yüzündeki gülüşü soldu

"Sen bana 'canım' mı dedin?"diye sordu. Yanıma yaklaşıp elini alnıma,yüzüme yaklaştırdı "Yok ateşin filan da yok senin. Kafanı filan mı çarptın acaba?"