LARA

10🥂

Merhabalar....

Günün ikinci bölümü... İlk bölümü okumayı unutmayınn

Satır aralarına oy verip yorum yapmayı unutmayın...

Keyifli okumalar.....

Salih Yılmaz-Şelale

Karadenize doğru yola çıkmıştık. Benim zaten bir kaç eşyam orada olduğu için yanima hiç bir şey almamıştim. Doruksa benim ısrarımla bir kaç parça kiyafet almisti yanina. Yaklaşık 12 saatlik yolun neredeyse 4 saatini devirmiştik. Şarkı açıp şarkıya eşlik ederek geçirmiştik bu 4 saati. Aslında Dorukla yolculuk yapmak baya eğlenceliydi.

Salih Yılmaz-Şelale şarkısını açıp dinlemeye başladik

* * * *

12 saatlik yolun sonunda canim memleketime nihayet varabilmiştik. Tabii ben yolun 8 saatini uyumuştum. Ama hiç oralara girmeyelim...

Adresi Doruka tarif ederek sonunda babamin evine gelmiştim. Şimdiyse kapiyi çalıp, açılmasini bekliyorduk. Sonunda kapı açıldı. İçeriden 40 yaşında bir albay çıktı. Evet konudan bağımsız ama babam albaydi. Ve ben onunla gurur duyuyordum. Gerçi çocukken görevlere gittiği zamanlarda beni sevmediğini, annemin bizi terk edişinden sonra onunda beni terk ettiğini düşünüyordum. Ama sonradan öyle olmadığını öğrendim neyseki. Aslinda bende askeri liseye kayit yaptirmak istemistim. Ama her ne kadar fiziksel olarak basarili olsama piskoloji ayifligim bua izin vermedi.

Babam kapiyi açtığı zaman hemencecik boynuna sarildim. O da hemen ellerini sımsıkı belime sardi. "Oyy ihtiyar ozlemedun mu kizunu?"dedim gulerek.

"Benim aslan kizum gelmiş da ozlemez miyum ?"dedi o da gülerek ardindan "Oy uşağum 3 haftadur ortalukta yoksundir? Nerelerdeydun sen?!" dedi sahte kizginlikla.

"Babam sen emekli oldunda daha birakmadun ha bu soruglamalarini"dedim sahte kızgınlıkla. O da bu soyledigime karsilik buruk bir sekilde gulup "Kizim ben emekli olmadim ki sadece izine ciktim"dedi. Kendisi timinin gittigi gorevde tum timini kaybetmisti. Ama timle aralarinda kac yillik bag vardi. O yuzden ona acisini yasamasi icin 1 aylik izin vermislerdi.

Ondan ayrılıp "Neyse babacım sen Dorukla iceri gec bende çay koyayim sana"dedi. Ardindan Dorukla babami tanıştırıp ben mutfağa,onlarsa salona gectiler. Biliyordum ki zaten babam boş durmayacak. Doruku sorgu suale tutacaktr. O yüzden hemen çaylarını hazırlayıp odama geçtim. Iki saat onlarin sohbetini dinleyemezdim. Baya yorgun hissediyordum.

Kendi odama geçmezden önce hep geldiğimde yaptığım gibi annemin kendisiyle götürüp gittiği kardeşimin odasina girecektim. 2-3 yil önce belki bir umut gelir diye odasindaki yataği değiştirip yerine yeni ve eskisinden daha büyük yatak almıştım. Adımlarım benden bağımsız odaya yöneldi ve kapısını açtım.

Yine ayni bombos oda karsiladi beni. Bostan kastigim iceride hic kimse yoktu.

Biraz daha kardeşimin odasinda vakit geçirdikten sonra odama duş almaya geçtim. Üzerimdeki herşeyi çıkarıp odamdaki banyoya girdim ve suyu açtım. Bileğimdeki ten reng yara bandini çıkardim ve o görüntüyle karşılaştım. Yara bandini dikiş izlerini saklamak için kullanıyordum. Bileğimde 2 tane kesik izi vardi.

Evet 2 kez intihara kalkışmıştım. Aslında bu izlerden utanmıyordum. Zaten buna sebep olanlar utanmalıydı. Bir döneme kadar bu olanlardan sonra kendimden nefret ediyordum. Kendimden utanıyordum. Ama sonra her şeyin bende değilde o kadında olduğunu bildim. Ve kendimi sevmeğe,değer vermeye çalıştim. Artık kendimden utanmıyorum. Yaşamak istiyorum.

Duştan çıkıp servet yatırdığım bakım malzemelerimle bakımımı yaptim. Ardindan üzerime rahat bir eşofman ve bol t-shirt geçirip saçlarimi dağınık topuz yaptım. Ardından çay demleyip,babamların da çayini tazeledikten sonra oturup onlarla sohbet ettim. Ve babamin sorgularindan kaçamadim.

Evvet canlarım yeni bölüm geldii.

Arkadaşlar okul var o yüzden yoğunum. Maalesef artik eski aktifligim olamicakk. Umarım anlayış gösterirsiniz.

Bölüm nasıldı? Düşüncelerinizi burada belirte bilirsiniz

Hatalarim olursa affola.

Bb <3