Bölüm 10: Yeni Bir Başlangıç
Nehir, birkaç haftadır içsel bir yolculuğa çıkmıştı. Kaza sonrası hayatındaki değişim, bir yanda karışık duygulara neden olsa da, diğer yanda ona güçlü bir farkındalık kazandırmıştı. Her geçen gün, kim olduğunu daha fazla keşfetmeye başlıyordu. Şirketin işleri, ailesi ve arkadaşlarıyla olan ilişkileri gibi dışsal dünyada bir denge kurmaya çalışırken, içindeki derin boşluğu yavaş yavaş dolduruyordu. Ancak bazen geçmiş, ona hatırlatmalar yapmaya devam ediyordu.
O sabah, Nehir telefonunun ekranındaki uyarıyı gördü. Birkaç mesaj vardı, fakat en dikkat çekeni, şirketin üst düzey yöneticilerinden gelen davetti. Şirketin yeni bir projeyi başlatacağı ve bununla ilgili toplantıya katılması gerektiği yazılıydı. Nehir, birkaç gündür işleri biraz aksatmıştı, ama artık bunu ertelemeye zamanı yoktu. Her şey yolunda gitse de, iş dünyası hep bir adım gerisinde bekliyordu.
Kahvesini hazırlarken, gözleri pencereye kaydı. Bugün, kendisi için önemli bir gündü. Bir yanda şirketin geleceği, diğer yanda kendi hayatındaki değişim... Bazen bu ikisini bir arada tutmak zor oluyordu. Ancak Nehir, artık bu sorumluluğun altından kalkabilecek kadar güçlü hissediyordu.
Toplantıya gitmek üzere evinden çıktı. Şehirdeki trafik, Nehir'in kafasında hâlâ karışıklığa neden oluyordu. Gerçekten rahatlamaya ihtiyaç duyduğu bir dönemde, işleri toparlamak ve geçmişiyle yüzleşmek çok karmaşıktı. Fakat, bir şekilde her şeyin doğru yönde ilerleyeceğine inanıyordu.
Şirketin lüks binasına vardığında, asansöre binip, şirketin genel merkezine çıktığında, büyük cam pencerelerden şehri izledi. Gökyüzü yine mavi ve berraktı. İçinde bir şeyler kıpırdadı. Çalıştığı bu yer, onu tekrar bulmaya çalıştığı bir dünyaya davet ediyordu. O an, içinde olduğu yerin dışındaki dünyaya adım atarken daha güçlü hissediyordu.
Toplantıya girmeden önce kısa bir ara vermek istedi. İhtiyacı olan tek şey bir nefes alıp, huzurlu bir ortamda biraz yalnız kalmaktı. Yavaşça binanın terasına doğru yürüdü. Soğuk rüzgar, yüzünü okşarken, bir yanda sakinlik, bir yanda içsel fırtına devam ediyordu. Kendi kimliğini bulma yolculuğunda adım adım ilerlerken, bazen geçmişin ve geleceğin kesiştiği noktada kalıyordu. İşte bu noktada, şu an yaptığı şeyin anlamını daha çok hissetti.
Toplantı odasına geçerken, şirketin üst düzey yöneticileri ve iş arkadaşları Nehir'i karşılamak için oradaydı. Kendini, her zamankinden daha sağlam hissediyordu. Birkaç hafta önceye kadar belki de bu ortamda kendini bu kadar rahat hissetmeyecekti. Ama bu sefer, farklıydı. Geçmişin onu esir almasına izin vermek istemiyordu. Kendi alanında bir lider olma yolunda emin adımlarla ilerliyordu.
Toplantının başlamasıyla birlikte, konuşmalar yoğunlaşmaya başladı. Nehir, tüm dikkatini iş dünyasına ve projelere odaklamıştı. Şirketin geleceğiyle ilgili planlar, stratejiler ve öneriler hızla sıralanırken, Nehir tüm bunlara odaklanıyordu. Zihninde birkaç şeyin yerini bulduğunu hissediyordu. Geçmişin yüklerinden sıyrılmak, başarıya giden yolun bir parçasıydı.
Yöneticiler, projeyle ilgili olumlu geri dönüşler alırken, Nehir'in kafasında birkaç soru işareti daha vardı. Proje ile ilgili sorular sorarak, iş dünyasındaki yetkinliğini ve becerisini bir kez daha sergilemişti. Yavaşça, art arda gelen sorulara verdiği yanıtlarla, güvenini artırıyordu. Bugün Nehir, hem geçmişin izlerini bırakma hem de yeni bir başlangıç yapma konusunda daha kararlıydı.
Toplantı sona erdiğinde, Nehir bir kez daha o terasın köşesine gitmek için dışarıya adım attı. Zihninde bir şeyler yeniden yerine oturuyordu. İş dünyasında başarı, sadece kârlı projeler değil, aynı zamanda içsel huzuru ve dengeyi bulmaktı. Nehir, belki de bunu nihayet keşfetmişti. Şirketin büyümesi, onun kişisel gelişimiyle doğrudan bağlantılıydı.
Evine dönerken, akşamın alacakaranlık ışıkları ona huzur veriyordu. Bir zamanlar, geceyi bir karmaşa içinde geçireceğini düşünürdü. Ancak şimdi, geceyi kendi içindeki düzeni bulmak için bir fırsat olarak görüyordu. Yavaşça evine gitti, kapısını açtı ve rahat bir şekilde içeri girdi. Günün yorgunluğuna rağmen, içindeki huzur, ona derin bir rahatlama sunuyordu.
Kaan, o akşam aradı. Nehir telefonu açarken, onun sesindeki sıcaklık, ona kendini güvende hissettiriyordu. "Bugün nasıldı?" diye sordu Kaan.
Nehir, "Güzel geçti. Toplantılarla dolu, ama her şey yolunda," dedi. "Biraz kafa dinlemem gerekse de, iyi hissediyorum. Sadece, bir şeylerin gerçekten yolunda gitmeye başladığını hissediyorum."
Kaan'ın sesi, Nehir'e güven verdi. "Bunu hak ediyorsun, Nehir. Bir adım daha ileri gittiğini görmek güzel."
Nehir, bir süre sessiz kaldı. Kaan'ın desteği her zaman ona güç vermişti. Ama içindeki gücü, her geçen gün kendi başına daha çok hissediyordu. "Belki de kendi yolumda ilerlemek için biraz daha zamana ihtiyacım var, Kaan. Ama teşekkür ederim. Senin yanındayken, her şey çok daha kolay."
Kaan, derin bir nefes aldı. "İstediğin zaman buradayım, Nehir. Bunu unutma."
Telefonu kapattıktan sonra, Nehir bir an sessiz kaldı. Kendine verdiği sözleri tutarak, artık hayatını kendi başına yönlendirmeye kararlıydı. Kendi kimliğini bulmaya, geçmişiyle barışmaya ve geleceğe umutla bakmaya başlıyordu. Bütün bu sürecin sonunda, Nehir, sadece yeni bir iş değil, aynı zamanda kendi içindeki gerçek gücü de keşfetmişti.
4o mini
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CEO KADIN
ActionBen Nehir. Nehir Arslan 24 yaşındıyım .Her yerde tanınmış manken-oyuncu ve LUNA (AY) şirketinin ceo'su NEHİR ARSLAN yoksa ÖZSOY demeliyim Bence şans verib okuyun