Bölüm 17: Zamanın Getirdiği Değişim
Nehir, o sabah yataktan kalkarken kendini daha güçlü hissediyordu. Birkaç hafta boyunca yaşadığı duygusal çalkantılar, sonunda yerini bir tür içsel huzura bırakmıştı. Ailesiyle tanıştıktan sonra geçen zaman, ona kim olduğunu ve gerçekten ne istediğini daha iyi anlaması için bir fırsat sunmuştu. Artık geçmişinin gölgesi, her anını sarmıyordu; daha çok onun bir parçası olmuştu, ama onu tanıyıp kabul ettikten sonra, geleceğe dair umutları artmıştı.
Bugün, Nehir için farklı bir gündü. Emir'le ilişkileri bir adım daha derinleşmişti. Onunla vakit geçirmek, sadece iş anlamında değil, aynı zamanda kişisel olarak da birbirlerini daha çok anlamaya başlamışlardı. Emir'in yanında, Nehir kendini daha özgür hissediyor, daha önce keşfetmediği bir yanını buluyordu. Ama bir yanda da, onunla bu kadar yakınlaşmanın, onu daha fazla tanımanın getirdiği duygusal karmaşa devam ediyordu.
Son zamanlarda, Emir ile çok zaman geçirmelerine rağmen, aralarındaki ilişki bir adım öteye gitmemişti. Nehir, bu duygusal yolculukta nasıl ilerleyeceğini bilmediği için, adımlarını temkinli atıyordu. Emir'in yanında, her şeyin çok doğal ve rahat olduğunu hissediyordu, ancak bir şeyler onu engelliyor gibiydi. Kendi duygularını anlamak ve bir ilişkiye adım atmak, o kadar kolay olmuyordu.
Bu sabah, Nehir'in aklına başka bir şey takılmıştı. Gerçek ailesiyle tanıştıktan sonra, onlarla olan ilişkisi daha da güçlenmişti. Ancak, Arslan ailesiyle olan bağları hâlâ tam anlamıyla derinleşmemişti. Annesi ve babası, onu sevgiyle kabul etmişti, ama Nehir bazen hala içsel bir boşluk hissediyordu. Ailesine, geçmişine, kimliğine dair yaşadığı karışıklıklar, onu zaman zaman çok yalnız hissettiriyordu. İçindeki boşluğu, Emir'in varlığı biraz olsun dolduruyordu, ama o boşluk hala tamamen kaybolmamıştı.
Bugün, akşam için büyük bir aile yemeği planı vardı. Arslan ailesinin bir araya gelmesi, Nehir için oldukça önemli bir andı. Hem geçmişiyle, hem de yeni ailesiyle yüzleşmek, kendisini kabul etmek için bir adım daha atması gerekiyordu. Yemeğe katılacak olan ailesiyle ilişkilerini ilerletmek, artık bir zorunluluk değil, bir ihtiyaç halini almıştı.
Emir de davetliydi, ancak Nehir, onun yanında olmak için biraz daha hazırlık yapması gerektiğini hissediyordu. Yemekte herkesin gözü Nehir'in üzerinde olacaktı. Arslan ailesi, onu kabul etmişti ama bir şekilde onunla daha fazla vakit geçirmek, birbirlerini daha çok tanımak istiyorlardı. Nehir, her şeyin bir adım adım ilerlemesi gerektiğini biliyordu ama bazen duygusal anlamda ne kadar hazır olduğunu kendisi bile anlayamıyordu.
Saat akşam yediye doğru yaklaştı. Nehir, annesinin evine gitmek üzere evinden çıkarken, telefonuna gelen bir mesaj dikkatini çekti. Emir'di. Mesajda yazıyordu: "Bugün akşam sizinle birlikte olacağım, bu akşam hep birlikte bir arada olmak harika olacak."
Bu mesaj, Nehir'in içindeki gerginliği bir nebze de olsa hafifletti. Emir'in desteği, her zaman olduğu gibi ona güven veriyordu. Bu akşam, sadece ailesiyle değil, aynı zamanda Emir'le de bir adım daha yakınlaşmak için bir fırsat olacaktı.
Nehir, akşam yemeği için annesinin evine gittiğinde, salonda büyük bir sofra kurulmuştu. Aile üyeleri, Nehir'in gelişini dört gözle bekliyordu. Annesi, Nehir'i gülümseyerek karşıladı ve ona sarıldı. "Hoş geldin kızım, bugün senin için çok önemli bir akşam. Hep birlikte, gerçek bir aile gibi olacağız," dedi.
Nehir, annesinin bu sözleriyle biraz rahatladı. Gerçekten de ailesinin ona olan yaklaşımı, onu sevgiyle sarıp sarmalıyor, kalbindeki boşlukları bir nebze dolduruyordu. Salonda, Arslan ailesinin diğer üyeleri de vardı. Büyük bir sofranın etrafında toplanmışlardı ve herkes Nehir'i merakla izliyordu.
Nehir, onlara birer birer göz gezdirdi. Her biri onu farklı bir şekilde selamlıyor, Nehir'in varlığını kabulleniyor gibi görünüyordu. Ama onun içindeki eksikliği, bu yakınlaşmalara rağmen hissetmeye devam ediyordu.
Yemek başladığında, sohbet oldukça canlıydı. Herkes Nehir'in hayatı hakkında sorular soruyor, ona daha çok yaklaşmaya çalışıyordu. Nehir, başlangıçta biraz çekingen olsa da, zamanla rahatlamaya başladı. Ailesiyle geçirdiği bu anlar, ona geçmişin yaralarını iyileştirme fırsatı sunuyordu.
Yemek esnasında Emir de geldi. Odaya girdiğinde, Nehir'in gözleri ona doğru kaydı. Emir'in varlığı, Nehir'i daha rahat hissettiriyordu. Yavaşça, masaya oturdu ve Nehir'in yanına yerleşti. Göz göze geldiklerinde, ikisi de birbirlerine gülümsedi. Emir, Nehir'in yanında oturduğunda, diğer aile üyeleriyle daha çok kaynaşmaya başlamıştı. Bu, Nehir için çok büyük bir adımdı. Hem ailesiyle, hem de Emir ile olan bağlarını daha da derinleştirme fırsatı buluyordu.
Yemek ilerledikçe, Nehir'in içindeki boşluk yavaşça doluyor gibiydi. Her ne kadar duygusal anlamda tam olarak ne hissettiğini kestiremese de, aileyle olan bu sıcak bağ, ona bir şeyler kazandırıyordu. Emir, ona güven veriyor, Arslan ailesi ise onu sevgiyle kucaklıyordu. Nehir, kendisini yavaş yavaş doğru yolda hissediyordu.
Yemek sonrası, salonun köşesine oturan Nehir ve Emir, bir süre sessiz kaldılar. Nehir, Emir'e bakarak, "Burası benim için çok yeni bir yer, ama senin yanındayken daha güçlü hissediyorum," dedi.
Emir, gülümseyerek, "Bunu duyduğum için çok mutluyum. Geçmişin ve kimliğinle barıştıkça, kendini daha rahat hissedeceksin. Ama unutma, senin yanında hep ben varım," dedi.
Nehir, onun bu sözlerinden çok etkilendi. Gerçekten de, Emir'in varlığı, onun için her şeyden önemli olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CEO KADIN
Hành độngBen Nehir. Nehir Arslan 24 yaşındıyım .Her yerde tanınmış manken-oyuncu ve LUNA (AY) şirketinin ceo'su NEHİR ARSLAN yoksa ÖZSOY demeliyim Bence şans verib okuyun