Hayır beni öpmeyecekti değil mi? Başımı zerre oynatmadan suratına okkalı bir tokat attım. Eğer bu zamana kadar Osmanlı tokadı ile tanışmadıysa bu kesinlikle güzel bir tanışma olmuştu çünkü tokadın etkisiyle başı yana savrulmuştu.
"Sen kendini ne zannediyorsun be! Hadi seni geçtim beni ne zannediyorsun. Bana bak Toprak Bey patron demem kırarım kafanı gözünü git o azgın hormonlarını içerideki sevgilinle bastır! Benimde asabımı bozma zırtapoz!" Diyip itekledim.
"Ufaklık senin ağzında ne pismiş öyle. " diye alay geçince birkaç adım ilerlemişken döndüm.
"Sizde ne kadar salak ve midesizmişsiniz." Derken üçüncü bir şahıs konuşmamızı böldü.
"Kızım hadi gelmiyor musun? " diye seslendu Neriman Hanım.
"Geliyorum Neriman Hanım." Diyip Toprak Beye söylediğim sözlerin devamını getirdim "Üzgünüm her kız ağınıza düşmez. Bir daha bana karşı böyle bir davranışınızın olmamasını umuyorum. Simdi iyi günler. " diyip merdivenlerden söylene söylene inmeye başladım.
"Gerizekalı sığır! Neredeyse öpecekti Allah'ın malı. Neymiş güya kaslarından etkilenmişim, yok ondan hoşlanıyormuşum. Tamam belki biraz hoşlanıyorum , birazcıkta kasları dikkatimi çekmiş olabilir de ne yani bu havalar. Hayır anlamıyorum sen daha evine yeni girmiş birine üstelik çocuğunun bakıcısına nasıl hu şekilde yaklaşırsın. Hayır birde beyimiz iç çamaşırı ike dolaşıyor ya hu tişörtler pantolonlar niye var giyelim diye var. Ya o yanındaki yarı çıplağa ne demeli sanki elbisenin yarısını terzide unutmuş abi yarısını alacak gücüm var yarısını da bir iki güne getiririm demiş gibi. Elbisenin etek kısmı yok. Hayır canım alamayacaksan hayır sever biri. ." Derken birine çarpıp ufak çaplı bir düşme krizinden son anda kurtuldum bir çift güçlü kol sayesinde tabiki.
"Mete bey. Afedersiniz ve teşekkür ederim. " dedim mahçup bir şekilde
"Önemli değil Neriman Teyze seni meram etti de ben de sana bakmaya gelmiştim. " dedi gülümseyerek.
"Doğru bende geliyordum tamda." Dedim ve merdivenlerden inmeye başladım.
"Bir şey canını mı sıktı. Bak Toprak falan birşey dediyse boşver. Patavatsız olabiliyor bazen." Dedi
"Yok birşeyim." Diyip geçiştirdim. Basamaklar bitince ikili krem rengi koltuğun önüne konulmuş ufak sehbada iki tane Türk Kahvesi duruyordu. Neriman hanımsa elinde kahve fincanı tekli koltukda oturmuş bekliyordu. Biz gelince gülümsedi
"Mete sana da yaptım kahve. " dedi gülerek. Koltuğa oturunca Mete de yanıma oturdu.
"Ellerine sağlık Neriman teyzecigim. Hanımlar size eşlik etmemde bir sakınca yok değil mi ? " diyip gülmeye başlayınca Neriman teyze de gülmeye başladı. Kahvelerimizi içerken sohbet etmeye başladık.
" E Idil anlaşanildin mi Mine ile? " diye sordu Mete
"Anlaştık. Hatta inanır mısınız daha dogru düzgün tanışmadan kucağıma gelip oturdu. Sonra Toprak Bey beni kovunca ablam gitmesin diye ağladı. İnanamadım." Dedim neşeyle.
"Kovmak mı cidden kovdu mu seni " diye hayretle sordu
"Evet kovdu. Minenin önünde sevgilisi ile uzun süreli öpüşmesine kızdım diye hemde bu yaşta bu çocuk bunları görürse hele de bunu babasından görürse ileride bu çok normal gelir ve biz birsey yapamayız. Kovuldum ama Mine ağlayınca kalmama izin verdi." Dedim öfkeyle. Aklıma biraz önce yaşadığım tatsız olay geldi. Pislik.
"Sen onu boşver o herzaman böyle. Dilara ölünce böyle oldu yoksa öncesinde çok iyiydi. Ne içkisi vardı ne sigarası şimdi hepsi var." Dedi ve derin hit iç çekti Neriman Teyze. Bu adamın eşine ne olduda öldü acaba. Şimdi acıdım aslında çok kötü bir hikayesi vardı. Yaralı bir adamdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİ BIRAKMA
ChickLit#42 G.Kız Ed. Sevdiği kadını kaybetmiş, beş yaşındaki ufak kızına bir toz tanesi kadar sevgiyi çok görmüş ona karşı nefret duyan, kaybettiği eşinden sonra hiç bir kadının değeri olmadığını düşünen, sanki dünyadan silinip gitmiş bir adam... B...
