9.bölüm

31 0 0
                                    

Demirin ağızından
Nil ile zuhali alışveriş merkezinde bıraktım ve üsküdardaki küçük depoya gittim.görünüşe göre daha kimse gelmemişti.telefonumdan gelen mesaj sesiyle yerimden sıçradım.korkusuz takım kaptanı gibi görünsem de bazen böyle küçük şeylerden korkuyordum.

"Biraz geç kaldım ama az sonra orada olurum."

Depo karanlikti.el yordamıyla lambayı buldum.önce açmakla açmamak konusunda gidip gelsem de sonra açmamaya karar verdim.burada dikkatleri üstümüze toplamak istemeyiz değil mi?

-ah buraday mıydın?ben de beni beklemekten bıktın ve gittin sandım.
-seni görmek güzeldi ata.
-ben de seni görmeyi özlemiştim volkan.

Ata!şaşırmış olabilirsiniz!evet o kılćık ata...
Ata eski bir dostumdu.daha doğrusu barış ın dostu.
-bahar nasıl?
-iyi...ama barıßtan biraz dayak yedi.
-nasıl yani!
Ona olanları kısaca anlattim.
-peki bahar benim casus olduğumu biliyor mu?
-birazdan barışla gelecekler.ona kendin söyle.
-peki.gecen gün olanlanları hatırliyor musun?
-elbette.gülümsedi.hatırlamaz mıyım?
-sence bahar casusluk yapmak icin biraz kücük degil mi?
-sen onun yaşına bakma.aklini kullanmayı biliyor.
O sırada barıs ve bahar ellari birbirine kenetlenmis bir sekilde depoya girdiler.
-hosgeldiniz.dedim. sonra ata nın suratina baktım.gözleri ikilinin ellerine takılmıştı...
Yazarın agzından
Ata "hayır "diyordu kendine.olamazdı.olmamalıydı.sevdigi kız kankasinın sevgilisi olamazdi.
Baharın ağzından
-hadi hazırlan cıkıyoruz.
-nereye
-gidince görürsun

10 dkika sonra arabadaydık.aklım karismıştı.neydi bu kadar acele olan sey?daha saclarımı toplamamistım.yanima aldığım tokayla saclarımı toplarken tahminimi kısık bir sesle dumana söyledim
-benden birsey saklıyorsunuz.
-nerden cıkarıyorsun su sacma fikirleri?
-sacma mı?sacma olan sensin?omzuna sakasına vurdum.
-bak askım,gittigimiz yerde böyle cocukca seyler yapma tamam mı?
-beni beyenmiyorsan hemen bırak.
-niye böyle diyorsun ki?hem seni sevmesem zaten şu anda elini tutmazdım.kenetlenmis ellerimize baktı.
-ah sen o zaman diyorsun ki ciddi kızı oyna.
-iste öyle bisey...
-tamam öyle olsun.yine de niye böyle yaptiğını anlamıyorum.özel birileri mi gelecek?
-yoo aslında sadece duman ve ata var.
-Ata mı?
-şey...kafan karışmış olabilir ama demir sana herseyi anlatıcak.tamam mı?
-tamam.

Yolda giderken kafamda soru işaretleri ucusuyordu ama bunları biraz kenara bırakıp kendimle ugrasmam gerekiyordu.yanıma aldigım kucuk makyaj cantasından bir rimel bir eyeliner ve bir de parlaticı çikardım.dumanin gözü bir an bana kaydi.sonra gözlerini yoldan ayırmadan konusmaya basladı.
-mavisim,niye makyaj yapma geregi duyuyorsun ki?sen her halinle ortalıgı alevlendiriyorsun zaten.
-hı hı ne demessin.arabanin dikiz aynasindan kendime baktim.bu sadece senin icin degil.elimde tuttugum parlatıciyi gozüne sokarcasına salladim.
-biliyor musun? Bazen gercekten siz kizları anlamıyorum.
Ona kucük bir tebessüm attım.ve işime devam ettim

-Hadi uyan mavişim.geldik.
Uyumum muydum? inanamıyorum
.etrafima bakındım.bir deponun önündeydik.
-Hadi ama bak bizi bekliyorlar.
-tamam.
Arabadan indim.hiç düsünmeden elini tutmuştum.istemiyormuş gibi ellerimize baktı.ben de elimi yavaşca çektim.biraz duraksadı ve elimi yavaşça eline aldı
-bazen seni hiç anlamıyorum duman.
-anlasılmaz biri olmak ne yazık ki benim suçum değil mavi zambağım.

Duman Yavaşça deponun kapısını açtı.icerisi karanlıktı.

-hoşgeldiniz.
Demir loş bir ışık sacan pencerenin önundeydi.yanıbda da biri vardı.yuzünü karanlıkta seçemiyordum.

-hoşbulduk vol...ay...demir.
-artık bilmekte hakkı var barış.
-barış mı?benden bisey saklamadığını söylemiştin duman, yada barış mı demeliyim.bilinmeyen kişi o söze baslamadan araya girdi.
-çocuğun bu kadar fazla üzerine gelme bahar.
Dur bi dakka.bu çocugun sesi tanıdık geliyordu.bu...bu Ata nın sesiydi.

-Ata sen misin?
-evet bahar. Benim.yuzümü karanlıkta göremedin herhalde.

Koşarak uzerine atladım.duman ın bakışlarinı üzerimde hissedebiliyordum.ne derse desin o benim ćocukluk arkadaşımdı ve karışmasına izin vermezdim.

-Ah seni çok özledim Ata.Ama senin burada ne işin var?
Yüzümü elleri arasına aldı ve
-hepsini teker teker anlatıcam.söz veriyorum.
-peki.
-öncelikle...diye araya girdi demir;
-yarın sabah Ata yla birlikte çeteye geri dönüyorsun.casusluk işinde o sana yardım edecek.tamam mi?
-karşı koysam ne yapacaksın ki?
-istemiyor musun? Geldigimizden beri konuşmayan duman sonunda bir iki kelime etmişti.
-hem ben seni korurum.Ata bana sevimli bir bakış attı.onu kıramazdım.kılçık mılçik olsun yine de sevdiriyordu kendini.
-kabul ama bana ne dolaplar çevirdiğinizi söyleyeceksiniz.
-anlastik.Ata yanagımdan bir makas aldı.
Dumanın ona nefretle baktığını görebiliyordum.daha sonra ona değil de bana baktığını anladım.bir adım yana kaydım.artık bana bakmıyordu artık.
-hadi şu masaya geçelim.atayla demir masaya doğru ilerlerken duman kolumdan tuttu ve beni kendine çekti.kavradığı gibi dudaklarıma yapıştı.sinirini benden çıkarıyordu belli ki.ağzımı acıtmaya başlamıştı.kendimi hızla cektim.ama hayır kıpırdamıyordu bile.son çare kolunu cimcikledim. Ve evet işe yaradı.kendini geri çekti fakat eli hala belimdeydi.
-yeter artık barıs.ciddi ol biraz.komplo üzerinde konuşmalıyız.

Masaya oturduğumuzda ilk olarak demir konuştu;
-evet bahar,ne bilmek istiyorsun?
-benden sakladığıniz ne varsa...öncelikle ata olayını anlat.
-ata aslında en başından beri bizim takımdaydı.Kutayın yanına casusluk icin gitmisti.
Ne yani,en yakın arkadadasım başından beri düşmanım mıymış!
Demir sok oldugumu anlamisti.iyi olup olmadıgını sorduktan sonra devam etti;
-o gun seni yakalamamız,ölümle tehdit etmemiz,ve Atanın olay mahallinden kaçması,hepsi palavraydı.
-ne yani şimdi?beni salak yerine koyup
Oyun oynadınız.bana kibarca sorsaydinız...sinirden göz yaslarımı tutamıyordum.Duman kafamı göğsüne yasladı.kafami geri cektim.
-iste bunu senden beklemezdim Duman.
-anlatiyim mı,yoksa aglayacak mısın?demir bıkkınlıkla konuştu.
-anlat demir.bütün foyalarınızı ortaya dök.
-tamam öyleyse.seni gruba almamızı Ata istemişti.söyledigine göre casusluk yapacak kadar yetenekli bir oyuncuymuşsun.
Ataya kin dolu bir bakiş attım.o ise sadece bana gülümsemekle yetindi.
-peki benim kararım?onu dasiz ayarlamış olamazsınız değil mi?
-tam tahmin ettigin gibi...
-tostun icine hap falan mi attiniz yoksa?
-hayır ama Ata bir tahminde bulundu.
-müneccim misin sen Ata? bu sefer sinirimden gülüyordum.
-tamam demir.ona bu kadar gercek yeter.küçücük kızı soka sokacaksın.biz villaya dönelim.olur mu?
-hayır.bisiy daha sorucam.bu isim olayınin aslini söylermisiniz?lutfen!
-onu da yolda barıs anlatsın bence.
-gel hadi bahar.arabaya binelim.

Arabaya bindiğimizde onu bana kücücuk kız dedigi icin benzetecektim.
Evet benzetecektim



BİZİM TAKIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin