10.bölüm

25 0 0
                                    

-simdi bana herseyi anlatmani istiyorum.

Ona soguk bir bakış attim.
Arabanin kontagını çevirdi.asfalt yolda ilerlerken aynı cümleyi bu sefer daha yüksek sesle tekrar ettim.

-herseyi anlatmani istiyorum dedim!
-bak baharcığım...
Arabayı yolun kenarında durdurdu.
-biliyorum,ihanete ugradın.moraller sıfır.Ama herseyi anlatacağım.bundan sonra da volkanın emiri olsa bile sana oyun oynamayacağım.tamammı?

Hic sesimi çıkarmadan önüme bakıyordum.gözümün önüne düsen perçemimi kulagımın arkasına nazikce iliştirmesine izin verdim.sonra cevap vermeyecegimi anlayarak devam etti;

-başta sizin çete olmak üzere diger cete ve gruplardan gerçek isimlerimizi sakladık.onların bildigi isimlerimiz takma addı.
-peki neden bana aranıza katıldığımda bunu söylemediniz?
-bunu sonra konuşsak...öncelikle takımda olanlaŕın isimlerini ezberleyelim.
-senin barış,demirin ki de volkan.ama kızların isimlerini bilmiyorum.
-Neşe nin ismi Nil.
-ya Güneşin?onun ismi ne?
-ablamın ismi Zuhal.

Duraksadı.tepkimi ölçercesine bakıyordu.Ben se şaşkınlıkla onun mavi gözlerine odaklanmistım.

-ablanin adı...adı neydi?
-zuhal,zuhal Altıntaş.
-o olmedi mi?
-aslında o hikaye biraz farklı...

Ablasının hikayesini kısaca anlattı.söyldiğine göre ben onu öldurmemistim.sadece karnından vurmustum.tabi o zaman hamile olduğu için karnındaki kızı ölmüstü.bu olay da zuhal in bana olan kinini açıkca ifade ediyordu.
Ben cetedeyken keskin nisancıydım.bana kimi öldür deseler sessizce işimi bitirirdim. kimsenin ruhu bile duymazdı.onu da öldürmemi istemişlerdi ve öldurmuştüm.yani ben öyle sanıyordum.kimin aklına gelirdi ki öldüğünu sandığın biri bunca zamandır yakınında dolasıyor...

-artık inecek misin?yoksa kapıları üzerine kilitleyim mi?
-ah pardon sevgilim.ben...biraz dalmışım.

Yuzüne baktiğımda bana en carpık ve cekici gülümseyişini sergiliyordu.ona samimi bir tebessüm bakışı attım.

Villaya girdigimizde hava karariyordu ve acikmis oldugumun farkına vardım.Mutfaga doğru ilerlerken bir el kolumu tuttu ve kendine dogru cekti.ben daha ne oldugunu anlabadan dudaklarima yapıstı.

-dur lütfen Barış.Ne olursun. Açım zaten,karnım zil calıyor.dedim dudaklarını benimkinden ayırırken.
-uzgünüm askım bilmiyordum.dur da sana yardım edeyim.

Buzluktan kıymayı çikardı.sessizce izliyordum onu.gözlerim kaslarına takıldı.cok srt olduklarına adım gibi emindim.ve de güçlülerdi.kafami duvara vurup patlattıgında kanıtlamıştı gücünü.
Ben onu izlerken anlamış olacak ki bana gülümsedi.

-ah hadi ama prenses,o kadar da cekici değilim.degil mi?

Ha ha ben de yedim.kendini mutevazi sanan ukala mahluk.HAYATIMDA GÖRUP GÖREBILECEĞİM EN TATLI MAHLUK!

-of barış.herkez senin ne kadar ukala oldugunu biliyor.artık isine devam etsen?

-hic yardimcı olmuyosun ama!
-uzgunüm.ben bir banyoya girip dus alacağım.
-neyse artik.basladik bir işe.bitircez artık.

İçimden kıkırdadım.Ama duymustu.

-cok kötüsün ya!
-ee napalım oglum.kanımda var kötülük. Gülünü seven dikenine katlanır.
-biz de katlanıyoruz zaten.

Banyoya girdiğimde once saclarımı açtım.mavi boya yerini açık kahveye bırakmaya başlamıştı.boyatmam gerekiyordu.acaba sevgilim boyar mıydı?

Sonra dusakabine girdim.suyu açtım.
Lanet olsun! soğuk akıyorr!

-aşkım!
İceriden sesi geldi.

-ne oldu canım?
-su soguk akıyo.sıcak suyu nasıl acacağım?
-dur hemen geliyorum.

Ah be! Onu banyoya nasıl sokacağım?
Ben giyinik degilim ki!
Aman bosver sende...ic ses mi? Git surdan be!
Sonunda uzerime kısa bir havlu aldim.
Ama bu biraz zor örtuyordu.o sırda kapı açıldi.baris iceri girdiğinde önce korku dolu yüzüme,sonra da yarı çıplak üzerime göz gezdirdi.hic bisey olmamıs gibi bakıyordu.ama icimden bir ses ona bagırmamı istiyordu.

-ya ne bakıyorsun?hic üşümüs ve korkmuş bir kız görmedin mi!?

-niye korkuyorsun ki?sana zarar vereceģimi mi sanıyorsun?

-yo aslında şey...ben alışık degilim.anlarsın ya...

-hımm...oyle olsun...bu arada çok sevimli görünüyorsun.

-sağol...

Hemen yanımda dura ayarlama tuşunu saga dogru kaydırdı ve dusa kabine sıcak su dolmaya başladı.

-tesekkür ederim.

-bisey degil.

Bana bakmadan banyodan cıktı.

Vay be ne sakin karsıladı.ben de sandım ki bana sapık gözüyle bakacak...ah ne saçmaliyordum ben! kendine gel bahar.lütfen kendine gel!

Barışın agızından

Gozlerime aldanmamalıydi benim,bakıslarimla düsüncelerim hep farklı olmuştu.ona etkilenmemis gibi baksam da etkilenmistim.hemde çok!
Of be yavrum.keske benim olsan.boyle korkmasan benden...volkan ne kadar sanslıydi.ablama sahipti.sevdigi kıza...

cıkan kıkırti sesiyle arkama döndüm.
Kahretsin dusuncelerimi yuksek sesle dile getiriyordum.ve beni duymustu.

-gercekten bana sahip olmak mi istiyorsun?

Kafami sallamakla yetindim.

-o zaman sana kotü haber;18 ime kadar tam olarak senin sayılmam.

-bosver beklerim ben.

-ama evlilik isinepek olumlu bakmadıgımi Koray meselesinde dile getirmistim.ben kolay kolar kimsenin bana dokunmasına izin vermem.

-kolay olacagıni soylemedim.sozcukler agzimdan hirıltı gibi cikmıstı.

-ne o yoksa bu kadar istekli misin?

-evet ne var?

-ben sandigın kadar istekli degilim ama.

-daha cok kücuksün.bunlar sana agır geliyo olabilir.zaman gectikçe daha da normal karsilayacaksın.korkuyo olmalısın ki haklısın.

-bilemiyorum.sana söz veremem yani.

Ona yaklaştım ve yanağına küçük bir öpüçük kondurdum.

-yemek hazır aslında.kıymalı makarna yaptım.

-ah gercekten mi?

-evet,gercekten.

-öyleyse sevindim.hadi yiyelim.

O sofrayı hazırlarken ben se onu seyre daldım.gercekten de hayatımda gördüğüm en güzel kızdı.

Bu bolum digerlerinden kısa oldu.çunkü ayvalığa tatile gideceğiz.onun icin kisa kestim.umarım begenirsiniz.bu arada bana kitapla ilgili yorum atarsanız sevinirim.vote olsa ne olmasa ne beni ilvilendirmez.bana sadece elestirileriniz gerekli ki kendimi duzelteyim.

Son olarak artık medyada kendi cizdigim bolum resimlerini yayinlayacagım.simdiden barisi iyi ciziyorum ama baharin dudaklarinda sorun yasiyorum.

Iyi okumalarrrrrr;)

BİZİM TAKIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin