Vampire Girl

Mutluyum

Kısacık bölümden sevgilerr :D

Keyifli Okumalar......

  Vote ve yorum yapmayı unutmayın :D  

.

.

.

.

~ Jackson'nın B. A. ~

"Kendini şuçlamayı kesmelisin. Yoksa ben seni kesicem."

Gözlerim kocaman açılmıştı.

"Jess" ayağı kalkıp Jessica'ya sarıldım.

"Boğ beni Jack istersen." Gülümseyerek geri çekildim. Boynundaki morluklar geçmişti.

Eric ve Bella gidip sarıldılar.

Edward'a mesaj yazdım.

Jessica uyandı geri dönmelisin.

Ethan'a mesaj yazdım.

Gözün aydın Jessica uyandı.

Jessica'yı kolundan tutup koltuğa oturmasını sağladım.

~ Jessica'nın B. A. ~

Boynumdaki acının geçmiş olmasına sevinmiştim. Jackson'ın zoruyla uzandığım koltuğa geri oturtuldum. Gülümserken Ethan'ın kalp atışlarını duydum. Kokusunuda. Hemen ayağı kalktım. Bizimkilerde kokuyu almış olacaklar ki ayağı kalktılar. 

"Jackson Edward gelmeyecek mi?" Eric'in sözleriyle gözlerim kocaman açıldı.

"Ethan'ı görmemeli. " dedim. Edward birazdan burada olurdu. Eğer Ethan'ı görürse sorguya çekilirdik. İnsan olduğunu söylersem yada onun insan olduğu anlaşılırsa-ki Edward kesinlikle anlardı- onu seçime zorlardı.

"Biz bişey yaptık." Jackson'ın sesi düşüncelerimin yok olmasına sebep oldu.

"Ne?" diye sordum. 

Bella " Geleceği anlatırken ağzımdan Ethan'ın ismi çıktı." dedi.

Eric devam etti. "Edward kim olduğunu sorunca Jackson  onun vampir olduğunu söyledi."

"O zaman daha tehlikeli bişey bu. Yalan ortaya çıkarsa işte o zaman hepimiz yanarız." dedim. O sırada Ethan kapının önündeydi. Jackson'a döndüm.

"Onu ormanın içindeki kafa dinlediğim eve götür şimdi." Jackson fırladı. Jackson gittikten 10 saniye sonra Edward  içerde belirdi. Yüzüme sahte gülümsemelerden birini takındım.

"Canım kızım-" 

Edward'ın boynuna sarılıp " Ben iyiyim baba." dedim. Belimi sıkıca sardı.

 Geri çekilip "Bunu yapan cezasını çekecek. Bu arada Jackson nerede? Ayrıca sanki insan kokusu alıyorum." Bir yalan düşünürken kapıdan Jackson içeri girdi. 

"Bilirsin Edward insanlar bizim sırrımızı öğrenmemeli." gülümseyerek kaşlarını kaldırdı.

'Ne yapıyorsun?' bakışlarımdan birini atarken devam etti.

 " Şu okul meselesi. Okulda bir ödev için beni çocuğun biriyle eşleştirdiler. Ödevimiz yarım kalınca buraya tamamlamak için gelmişti. Jessica'yı görmemesi gerekiyordu. Bu yüzden onu kibarca kovdum." Jackson dişleri görünecek şekilde sırıtmaya başladı. Edward biraz düşünüp bana döndü. 

"İnsanlar sizi bilmiyor öyle değil mi?"

"Tabikide" Eric yanıma gelerek. Elini omuzuma attı. Gülümsemeye başladık.Edwar yalan söylediğimizi her seferinde anlardı. Bu sefer anlamaması için içimden tanrıya yalvarmaya başladım. Edward başını sağa sola sallayıp derin nefes aldı

 "Nedense size hiç güvenmiyorum" Ağzımı açıp bişey söyleyecekken hızlıca konuşmaya devam etti.

"Her neyse kuralları benden daha iyi biliyorsunuz. Sonuçlarınıda-" Kaşlarından birini kaldırınca  gülümsedim. 

Bana doğru dönüp baktı. İç çekip "Sen iyi misin?" önümde belirip elini sağ omzuma koydu. 

"Tabikide iyiyim bomba gibiyim." Başını salladı. Yüzünde keder işaretiyle kaşlarım çatıldı.  Bakışlarımı Jack'e çevirdim gözlerini kaçırdı.

"Ne? Tanrı akşına ne oluyor." Gözlerim Eric ile buluştu.

"Jasper olayı" Gözlerim kocaman açıldı. Edward'a döndüğümde çenesi öfkeden kenetlenmişti. Ellerini yumruk yapmış kaşları çatılmıştı. Edward'ın önüne gelip elini tuttum. Bakışları beni buldu. 

"Edward o değildi." Elini çeekti. "Yıllardır birbirinizi koruyorsunuz. Ama bu konu korumaya açık değil.Yetişmeseler seni öldürecekdi. Bunun cezasının ölüm olduğunu biliyorsun. Sırf bu yüzden yakaladığım ilk yerde boynunu kıracağım." Gözlerindeki öfkeyle bikaç adım geriledim. Gözlerimi kaçırıp konuşmaya başladım.

"O değildi. Gözleri farklıydı. Ses tonu farklıydı.-" Aklıma görüntüsünü getirdim. "O değildi. Jasper ne olursa olsun insan kanı içmez." Edward aklı karışmış şekilde bana baktı.

 "Sadece 1 kere içti-" Jackson düşünceli şekilde konuştu.

"Lena'yı kurtarmak için. Vampir olmaması için." Bakışlarımız kenetlendi.

 Edward "Başarısız oldu." diye mırıldandı. Eric'in sesi sessizliği bıçakgibi kesti.  

"Babasına sordun mu nerde olabilir?" "Bilmiyorum. David'i baygın bulmuşlar." Bella gözlerini açarak öne doğru adım attı. 

"O da mı zehirlenmiş." Edward başını sağa sola salladı.

"Hayır vampirlerde eğer ağır darbe alırlarsa uzun bir süre darbenin şiddetine bağlı olarak baygın kalırlar. Bişeyi yok. Uyanmasını bekliyorlar. Sadece-"Bakışlarını üzerimizde gezdirip 

"Dikkatli olun.Birbirinizden ayrılmayın" Başımı sallamakla yetindim. Edward yaklaşıp anlıma öpücük kondurdu. Geri çekildiğinde gülümseyerek

"Fazla cesaret çoğu zaman vampirleri ölüme götürür. " dedi. Gülümsedim. 

"Ben babamın kızıyım." Onu göstererek kaşlarımı kaldırdım. Tebessümü gülümseyişe dönüşüp başıyla odadakileri selamladı. Evden çıkarken içimdeki kötü hissin geçmesini bekledim. Bir savaş geliyordu. Ve bunu en yakınım başlatacaktı.

----------------------

Kısacık bölüm farkındayım ama anca yetişebiliyorum. Umarım keyifle okumuşsunuzdur.