Multimediada Esila var.
Ona sonsuz güvenen ve onu çok seven bir ailesi olan insan neden birisiyle çıkmak istesin ki. Neden bağlanmak istesin bi insana körü körüne. Aslında biz anlamasakta o kadar çok bağlıyız ki hayatımızda olan şeylere . Belki bi insana belki bi objeye belki bi oyuncağa ; ona bişey olsa veya ondan ayrılmak zorunda kalsanız dahi çok üzülürsünüz. Ki hayatın her zaman toz pembe olmadığını bağlandığımız şeyleri kaybedince anlarız. Mesela sevdiğiniz bi insanı yanlışlıkla vurdunuz ve öldü. Ben aslında vurmak istemedim dediğimizde geri gelir mi o insan . Hayata döndürebilir misiniz ? İste GÜVEN de böyle bi'şey bir kez kaybettiğinizde geri gelmez . İstediğiniz kadar yalvarın , özür dileyin o insan sizi affetmez . Affedemez! İster fakat yapamaz çünki bazı şeyler senin elinde değildir. İşte hayatımızda bi çok şey varken kaybetmekten korktuğumuz , ailemizin güvenini kaybetmek uğruna birisine daha kalbini açmak hayatımda duyduğum en saçma şey . Ve yapacağım son şey.Lise hayatımın ilk haftasındayım. Okul küçüklüğümden beri hayalini kurduğum bi okul olduğu için acayip MUTLUYUM. Bu okulu kazandığında hayatımda ilk kez ağlamıştım.
Evet daha tam olarak tanımadığım sınıf arkadaşlarım bir çocuğun beni sevdiğini söylüyor. Aman ne güzell. Hayatımda duyduğum en saçma şey bu. Hayır okulun ilk haftasındayız daha okulu,arkadaşlarını tanıyamamışım.Sen beni hangi ara gördün de ,tanıdın da sevdin.
- Kusura bakma Eylem ama ben hiçkimseyle çıkmadım , bundan sonra da çıkmam.
- Esila , Mutlu seni gerçekten seviyor ama bence bi düşün derim.
- Düşünecek bir şey yok. Bi kere benim korkaklarla işim olmaz .niye sana söylüyor. Seninle mi çıkıcam ben . Ne o öyle görücü usulü gibi . SAÇMA..
- Valla orasını bilemem arkadaşım olduğu için benden rica etti bende kırmadım. Ayrıca sevdiğin birisi veya çıktığın birisi yoksa -ki yok diyosun- bu çocuk peşini bırakmaz benden söylemesi.
- Allah allah görücez. Dedim ve sınıfa çıktım.Sinirlerim tepeme çıktı. Hiç sevmem yüzsüz ve ısrarcı insanları. Ama zaten iki reddederim peşimi bırakır . Uğraşmaya değmez . Ayrıca kimseyi tanımıyorum nerden bileyim benimle dalga geçmediklerini .
Daha sonra edebiyat dersine girdik. Okul yeni başladığı için kimseyi tanımıyorum , tabi otomatik olarak hocayı da . Tombik, kısa boylu, asık suratlı ve kuralcı hocamız ilk haftadan derse başladı. Aman ne güzell. Allahım ilk dersten de şanssız olur mu bir insan . Evet o insan ben isem olur. Bir okuma parçası seçti ve parmağını listede dolandırdı. O tombik parmaklar listenin tam ortasında olduğum için beni seçti ve muhteşem betimlemeli parçayı görünce önce bi kalakaldım. O anda heyecandan geberebilirdim . Ama neyseki parçayı güzel bir şekilde okuyabildim.
Yanımda Hifa oturuyordu . sınıfa bizden bi üç gün sonra geldi ama Hifa'yı sevdim.Hem tatlı hem de çok güzel bi kızdı. Esmerdi. Önümde de melis oturuyordu . Onlar Hifa ile tanışıyolardı. Bu yüzden hep melisle takılıyoduk. İyi kızdı ama dedikoduyu seviyodu. Bunu ilk anda anlamamak için aptal olmak gerekir . Gerçi bende aptalım ama ben katıksız aptal olarak daha çok saf grubuna giriyorum. Neyse ben okumayı bitirince Melis arkasını döndü.
- Kızım çocuk arkada delirdi sen parçayı okurken.
- Ne ?
- Mutlu diyorum seni harbi seviyor. Sen okurken ful sana baktı.
Birden arkama döndüm ve göz göze geldik. O anda anlayamadığım bi bakış attı bana . bu bakışı daha önce de atmıştı ama ben bu şekilde yorumlamamıştım. İste saf lık. Ama şimdi niyetini bildiğimden hemen önüme döndüm.
- Ay saçmalama Melis sana öyle gelmiş. Size de eğlence çıktı iyi mi.
- Valla istediğin kadar inkar et Esila Mutlu seni seviyor.
- Uff ...Ya kendi halinde yaşayan , iki adet abisi olan , ailesini çok seven bir kızım ben neden böyle saçma sapan şeylerle uğraştırıyolar beni anlamıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUTSUZ
Chick-LitBazen hayatımıza kimlerin girip çıktığına biz karar veremeyiz. Anlayamayız başrolünü oynadığımız hayatın bize yaşattırdıklarını. Ne ara sevmişiz , Ne ara güvenmişiz , Ne ara bağlanmışız , Ne ara alışmışız , Anlayamayız...