2 ₪GRUBA DAVET₪

249 27 8
                                    

İnsan arzularını sınırlayamaz gömülsede bulutların içine, ister hala bulutlara değmeye.

♣♣♣

"Sizin burada ne işiniz var?!"

Bana ceza vererek bu korkunç olayı yaşamamda katkıları geçen Sinan hocama önceden saydırırken şu anda da teşekkürlerimi sunmam ne kadar da garip. Ama beni bu durumdan kurtarabilecek tek kişi oydu. Sanki dilimi yutmuştum ne onlar konuşuyordu ne de ben, şu anda havada sinek uçsa sesi duyulacak cins den bir sessizlik vardı. Belki bir gün olur da konuşursak diye prova yapardım ama şimdi sanki hepsi bir anda uçup gitmişti. Hadi ben buraya koskoca salonu temizlemek için geldim ama onlar niye buradalardı ?.

"Sen çıkabilirsin Sare"

Etrafa saçılan bu pis suyu sadece ben mi görüyorum?. Yerdeki birikintisini göstererek. "Ama ho-..". Sözümü keserek " Çıkabilirsin dedim." İkiletmeden harekete geçip elimdeki çantayı omzuma asıp kapıya yöneldim. Ahh birde yanlarından geçmek zorundaydım. çünkü tamda kapının girişinin önündelerdi. yanlarından geçecekken cesaretimi toplayıp onlara göz ucuyla baktım. Evren hariç diğerleri bakıyordu. Bana bakmasınıda beklemiyordum zaten pek ilgi çekici yanım yoktu ona göre. Bakışlarımı önüme çekerek yürümeye devam ettim. Motoruma binecekken duyduğum ıslık sesiyle bakışlarımı okul garajının kapısına çevirdim. beni takip etmeleri bir ihtimal mi?

"Saçmalama"

iç sesimin haklı çıkmasından nefret ediyorum. Onları umursamayarak motoruma atladığım gibi okuldan ayrıldım. Havanın sıcak olması motorunuz varken sizi pek de etkilemez tabii hızı seviyorsanız. işte bende bu sıcak havadan kurtulabilmek ayrıca bir an önce eve gidip olanları Mısra'ya anlatmak için hızımı arttırdım.

♣♣♣

Odama girdiğim an çantayı fırlattım ve daha çanta yere düşmeden hızla kendimi banyoya atmayı başardım. Soğuk bir duş almak beni anca kendime getirirdi. Duşun ardından pijamalarımı giyip diz üstü bilgisayarımı aldıktan sonra yatağıma atladım. Bilgisayarı açıp Mısra'yı Skaype' dan aradım. Bir yandan açmasını beklerken yatağımın üzerindeki ince pikeyi üzerime çektim ve soğuk yatağımı ısıtmak için ayaklarımı yatağa sürttüm. Evet bu biraz garip olabilir ama bu huyumdan vazgeçemiyorum maalesef. Çok geçmeden aramaya cevap verince selam faslını geçerek direk konuya giriş yaptım. "MISRA! sana çok önemli bir şey anlatacağım ama yanında her zaman bulundurduğun soğuk suyu eline al." ben böyle der demez yatağının yanındaki komodinin üzerindeki suya ulaştı ve tekrar ekrana döndü eliyle '1 dakika' işareti yaparak suyu açtı ve birkaç yudum aldı. Şişenin kapağını kapattı ve çenesine dayadı. "Bu ses tonunu kullandığına göre evren ile ilgili bir şey oldu ve sen bunu bana hemen anlatıyorsun!." Ya biz ne kadarda iyi arkadaşız birbirimizin ses tonundan ne olduğunu hemen anlıyoruz. Başımdan geçenleri tane tane anlatırken hiç anlamadığım mimiklerini kullanmıştı ama tek bir kelime etmemişti. Bu özelliği onu en iyi arkadaşım yapıyor. Anlatacaklarım bittiğinde 1-2 dakika bekledikten sonra , " Lan cevap versene neye şaşırdın bu kadar?" . Başını iki yana sallayıp çenesinden hiç ayırmadığı şişeyi çekti çenesinin altındaki oluşan izi buradan fark ediyordum. "Senin tüm bunlar olurken neden bayılmadığını düşünüyordum, herhalde o anda beyin fönksiyonların çöktü." gözlerimi devirip derin bir nefes verdim dışarıya. O sıra gözüm saate takıldığında 23:46 olduğunu gördüm. Teyzem bugün iş yerinde sabahlayacaktı herhalde, bu da benim işime gelir her sabah onun bağırışlarıyla uyanmak Çin işkencesi gibiydi. " Neyse Mısra ben kapatıyorum yatacağım yarın konuşuruz okulda." Bilgisayarı kapatıp yatağıma girdiğimde çok geçmeden telefonuma bildirim sesi geldi. Kafama takmadan yatağıma dahaya yayıldım ama ikinci bildirim sesiyle merakımı yenemeyip telefonumu elime aldım. İnstagram dan gelen mesaja tıkladığımda uykumun şimdiden kaçtığını hissettim.

Aşk OyunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin