5.Bölüm-Cennet

316 19 5
                                    

Multimedia:Orkun

Bölüm şarkısı:Three Days Grace-Human race

''Ne,lanet olsun.Hapishaneden çıkamayacağız Alkın.Oyun gerçekten bitti.'' Söylenmelerime karşı Alkın hapishanenin demir parmaklıklardan bana doğru uzanmıştı.

''Ilgın,sen düşünmeye bak.'' Kafamı salladıktan sonra aklıma gelen fikirle;

''Şey,bakar mısınız?'' Polis memuru başını bana çevirdiğinde gülümseyerek elimle 'gel' anlamında işaret yapmıştım.Adam sırıtarak yanıma geldiğinde,demirlere yaslanarak gömleğinden çekmiştim.

''Belki kimsenin görmeyeceği iki dakikada bir yer bulabilirsin?''

Alkın bana hayret ile polis memuru ise sırıtarak baktığında bende sırıtmıştım.

''Bebeğim,söylemen yeter.'' Cep tarafından anahtarı çıkartıp hapishanenin kapısını açtığında sırıtarak çıkmıştım.Polis memuruna yanaşıp arkadaki tabancayı aldıktan sonra başına dayamıştım.

''Çabuk anahtarları bana ver,yoksa beynin yerinde olmaz.''

Polis memuru bana kötü kötü baktıktan sonra anahtarı vermişti.Silahı kafasından ayırmayarak uygun anahtarı bulmaya çalışırken,bir anda bileğimin dönmesi ve silahın başıma dayanmasıyla ''Siktir.'' demem bir olmuştu.

''Şimdi,o anahtarı ya bana tıpış tıpış verirsin,yada seni öldürürüm.Ver kararını.'' Alkın,bana en kızgın bakışını yolladığında,gözlerimi kaçırmıştım.Alkın hapishane demirlerinin en yakınına gelerek ''Seni orospu çocuğu,eğer kızın saçının teline bile zarar verirsen buradan çıktığımda hesabını ailenle keserim.'' demişti.Polis memuru sırıtmasını bozarak ciddiyet ifadesi takındığında Alkın'da tekrar konuşmuştu.

''Blöf yapmadığımı çok iyi biliyorsundur.Kaybedecek bir şeyim yok.''

Polis memuru silahı kafamdan çekerek ''Kilidi açın ve buradan gidin.'' demişti.Hızla hapishanenin kapısını açtığımda,Alkın'da çıkarak ''Silahım nerede?'' demişti.Polis memuru kendi silahını uzatarak ''Benim silahımı al,kaçarken bacağımdan vurmuş ol.Hızlı çıkmaya çalışın çünkü destek isteyeceğim.Gizli çıkış var,yangın çıkışı yani,oradan çıkın.'' demişti.Alkın kafasını sallayarak adamın bacağına hedef aldıktan sonra tetiğe basmıştı.Adam acı içinde inlediğinde,Alkın'da elimi tutmuş ve böylece koşmaya başlamıştık.Gizli çıkıştan çıktığımızda hala koşmaya devam ediyorduk.Sonunda tutuklandığımız barın önüne geldiğimizde Alkın'ın motoruna binmiş ve son sürat ile oradan ayrılmıştık.

''Şimdi nereye gideceğiz?''

"Otel olursa bulunuruz.''

''Evet.''

''Eskişehir yolunda bir pansiyon var.Orada zor bulurlar.''

''Tamam.''

Onayladığım da,motorun gazına daha fazla yüklenmiş ve arabaların yanından ustalıkla geçmişti. Ankara'nın yolları ilk defa sakindi,sadece bir kaç araba olması işimizi daha kolaylaştırdığından,daha hızlı gidiyorduk.Alkın hızı biraz daha arttırdığın da,beline daha sıkı sarılıp başımı sırtına yaslamıştım.

''Daha ne kadar var?''

Duraksayıp,cevap vermediğinde soruyu bir kez daha soracaktım ki derin bir nefes verip ''Geldik.'' demiş ve durmuştu.Motordan indiğinde,bende inmiştim.Pansiyona girdiğimizde,pansiyonun sahibi ''Alkın,oğlum.'' deyip sarılmıştı.

Depresif.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin