Multimedyada Mert var:)
Sabah uyandığımda direk lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım.Lavabodan çıktıktan sonra odama gidip okul kıyafetlerimi giydim ve aşşağı indim.
Annem ve emre bahcedeki masada oturmuş kahvaltı yapıyordular.Annemim yanına gidip yanağına kocaman bir öpücük kondurdum.Emreyide aynı şekilde öptükten sonra yerime oturdum.
Emreye dönüp"Yakışıklı okul nasıl gidiyor dersler nasıl?"diye sordum.O da "İyi işte abla ne farklılık olabilir aynı"dedi bıkkınca.Annem sinirle"Al işte bir Evrem daha ablasının kardeşi nasıl olsa.oğlum siz ne istiyosunuz ne olsun?"dediğinde Emreyle birbirimize bakıp gülmeye başladık.
Annemim iyice sinirlendiği yüzünden belli oluyordu.Ama sinirlenince çok tatlı oluyodu.Bazen emreyle sırf annemi sinirlendirmek içim birşeyler yapardık.
Biz hâlâ gülmeye devam ederKen beyza-evimizin hizmetçisi bana hanım dememesini özellikle ben istemiştim-gelip"Evrem mert bey seni kapıda bekliyor"dediğinde oldukça şaşırmıştım.Niye gelmiştiki şimdi.Daha fazla bekletmemek için okul çantamı aldım ve annemle emreye "Görüşürüz" diyip evden çıktım.
Dışarı çıktığımda arabaya yaslanmış duruyordu.Oha araba mı?O nasıl bir arabaydı öyle.Babam bile bu kadar pahalı bir araba kullanmıyordu.Ben arabaya ağzı açık bir şekilde bakarken"Ne o ağzının suları aktı"dedi pis pis sırıtarak.Ukala.Sanki kendi parasıyla almıştı.Kesin amcam almıştı o arabayı ona."Yo hiçte bilene istesem babam bana onun 10 katını alır"dedim.O da "Tabi tabi"dedi.Bu kendini ne zannediyodu ya.Babam bana istersem alırdı.Ama ben istemiyordum.
Daha fazla konuyu uzatmamak için asıl sorumu sordum"Niye geldin"dediğimde yine o yalandan olan masum gülücükle anlatmaya başladı."Sabah kalktım.Kahvaltımı yaptım.sonra okula gitmek için arabama bindim.Ama sonra aklıma kimgeldi tahmin et.Tabiki de biricik kuzenim.Senin şimdi iki saat okula yürümeni düşününce yüreğim sızladı.Bende dedim gidiyim kuzenimi alıyimde yorulmasın öyle geldim işte"dediğinde şaşkınca ona bakıyordum.Yok yok bu ukalaydı.Ukalanın önde gideniydi.
Bende"Ah canım zahmet etmişsin teşekkür ederim.Ama ben yürümeyi tercih ediyorum hem daha sağlıklı.Sen beni düşünme valla ben kendim giderim.Sana yeni arabanla iyi sürmeler hadi bay bay"dedim ve arkamı dönüp hızlıca yürümeye
başladım.Salak hayvan öküz ukala.Ne zannediyor bu kendini.Ben istesem arabayla gidemezmiyim giderim ama yürümek daha hoşuma gidiyor.Allahtan bide arabası olmuş hava atcakya kesin o yüzden gelmiştir.
Yanımda duran araba sesini duyunca arabaya baktım.Bakmamla hızlanmam bir oldu.Birde peşimden gelmişti.İstemiyordum onla gitmek anlamıyormuydu.Bir el kolumu tutunca durmak zorunda kaldım.Ve O elin sahibi kimdi tabiki benim sevgili kuzenim."Kızım dursana şaka yaptım.Sende hemen sinirleniyorsun.Hadi gel bin şu arabayada gidelim okula"dediğinde"Ya sen anlamıyomusun gelmek istemiyorum ben yürüyerek gidicem okula"dedim."Anlaşıldı"dedi ve ayakların yerden kesildi.Öküz.Beni omzuna almıştı.Kafam arka tarafa ayaklarım ön tarafa bakıyordu.
"Yaa napıyosun sen?İndir beni çabuk.öküzmüsün sen hayvanat bahçesindenmi kaçtın?"dediğimde"Hayvanat bahçesinde öküz olduğunu ilk kez senden duyuyorum."dedi.Kendi salaklığıma birkez daha küfrettim.Arabaya geldiğimizde beni indirdi ve zorla arabaya bindirdi.Ben biraz çırpınsamda yine bırakmamıştı.
Emniyet kemerimide takıp kapıyı kapattı ve arabanın etrafında dolanıp kendi tarafına oturdu.
"Hayır anlamıyorum niye direniyosun zaten eninde sonunda benimle geleceksin"dediğinde sinirle önüme döndüm.
Yol boyunca beni konuşturmaya çalışmıştı ama ben hiçbirine cevap vermemiştim.Okula geldiğimizde hızlıca arabadan inip okula doğru ilerlemeye başladım.Ezgi önümü kesince durmak zorunda kaldım.
"Selam"dediğinde bende "selam"dedim.Sonra"Ne o suratın düşmüş yine noldu?"diye sordu.Bende"Öküz kuzenim yine sabah sabah sinirlerimi tepeme çıkardı.Beni zorla arabasıyla okula getirdi.Hava atcakya öküz ukala salak eşşek"diye saymaya başlıyınca ezgi"Tamam kızım dur belli çok sinirlenmişsin derse girelimde tenefüste bir kahve içeriz rahatlarsın"dedi gülerek.Bende"Tamam"dedim ve birlikte sınıfa yürümeye başladık.
Sınıfa girdiğimizde hoca içeri girmişti bile bizde özür dileyip yerlerimize oturduk.
---
Zil çalınca Ezgiyle sınıftan çıkıp kantine doğru yürümeye başladık.Kantine geldiğimizde Ezgiye"Sen otur ben alır gelirin"dedim ve sıraya girdim.Sırada beklerken bir çocuk gelip"Sana kahve ısmarlıyabilirim"dedi kolumu tutarak.Bende kolumu çekip"Hayır teşekkürler istemiyorum"dedim ve önüme döndüm.Ama çocuk fazla ısrarcı çıktı ve "Hadi işte bir kahve.Böyle bir güzelle kahve içmek çok isterim"diyip kolumu sıkmaya başladı.Bende bağırarak"İstemiyorum ya bıraksana"dediğimde herkez bize bakmaya başladı.
Çocuk kolumu dahada sıkıp bana yaklaşmaya başladı.Dudakları dudağıma değceği sırada çocuğun geriye çekilip yere yapışması bir oldu.Çocuğun kaşı patlamıştı bile.Ama mert dövmeye devam ediyordu.Beni korumuşmuydu şimdi o.Mert beni korumuşmuydu.
Mert çocuğa vuruken aynı zamanda"Sana kız istemiyorum diyorsa istemiyordur anlamıyomusun?"diye sordu.Heh sanki kendisi çok farklıydı.Sabah onlarca kere ona istemiyorum desemde beni zorla arabaya bindirmişti.
Çocuğun parçalanan yüzü daha da parçalanmasın diye gidip mertin kolundan tuttum ve "Yeter mert hastanelik ettin çocuğu."dediğimde durdu.Tam ayağı kalkıcağı sırada bir yumruk daha vurdu ve beni kolumdan tutup çekmeye başladı.
Okuldan çıktığımızda arabasına doğru gittik ve arabanın kapısını açıp beni içeri itti sonra hızlıca kapıyı kapattı.Çok sinirli gözüküyodu.Niye bu kadar sinirlenmişti sonuçta çocuk beni öpmemişti.O da arabaya bindiğinde gaza bastı ve sürmeye başladı.Çok hızlı sürüyordu.
"Hey yavaş sürsene öldürmekmi istiyosun bizi"diye bağırdım.Ama bana cevap vermek yerine daha da hızlandı.Ne yapmaya çalışıyodu bu.
"Arabayı durdur yoksa kapıyı açar aşşağı atlarım."diye bağırdım bu sefer."Sana yemin ederim atlarım"dediğimde bir anda frene bastı ve öne savruldum.Kendime geldiğimde"Sen ne yapmaya çalışıyosun öldürcektin ikimizide.Hayır anlamıyorum ne var bunda bu kadar sinirlencek.Çocuk öpmeden sen geldin işte"diye bağırdım.
"Ben gelmeseydim öpücekti"diye bağırdı o da dişlerini sıkarak.
Ben de"Ama öpmedi"dedim sonra önüne döndü.Biraz sakinleşmişti gözlerinden belli oluyodu."Tamam özür dilerim biraz fazla sinirlenmiş olabilirim.şimdi sahile gitmeye ne dersin?"diye sorduğunda kafamı salladım ve önüme döndüm.O da arabayı çalıştırdı ve sahile doğru sürmeye başladı.
Sahile geldiğimizde arabadan indim ve gidip bir banka oturdum.O da yanıma gelip oturdu.Bir süre konuşmadan denizi izledik.İlk konuşan ise o oldu.
"Tekrardan özür dilerim o çocuk seni öpmeye çalıştığını görünce kendimi kaybettim.Ve çok sinirlendim.Dayanamadım o yüzden dövdüm"dedi.
""Tamam sorun yok ama çocuğu öldürüyodun az daha"dediğimde gülmeye başladık.
Daha sonra koluma bakıp bir küfür savurdu.Bende koluma baktığımda kocaman bir morlukla karşılaştım.Hayvan çocuk kolumu sıkarkem yapmış olmalıydı.
Daha fazla sinirlenmemesi için bende"Sorun yok açımıyor artık"dedim.O da"Tamam"dedi.Heh sadece bir tamammıydı.İnsan başka birşey söylerdi.Eski öküz mert geri dönmüştü.
"Peki bir şey sorucam o çocuğun beni öpmeye çalıştığını görünce neden o kadar sinirlendin umursamıyabilirdin"dediğimde bana baktı ve sonra
"Çünkü.çünkü sen benim...kuzenimsim.Seni korumam lazım"dedi ve önüne döndü.
---
Selamm;)Okuyucularım yavaş yavaş artıyor kıtabımı okuduğunuz için çok teşekkür ederim.Hepiniz çok iyisiniz.Hepinizi seviyorum:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUZENİM
HumorEvrem kaya.16 yaşında bir genç kız.Ailesinin maddi durumu çok iyi.Hayatı ise hiç olmayacak kadar sıkıcı.Bu sıkıcı hayatından onu kurtaracak ise 18 yaşındaki daha önce hiç görmediği amerikadan gelicek olan kuzenidir.