BÖLÜM~4~

449 37 10
                                    


Multimedyada Evrem var.

Merte tam 3 saattir muğlayı gezdiriyordum.Gerçekten çok yorulmuştum ve çok susamıştım.Bana bi su almayı bile teklif etmemişti.O hiç yorulmuşa benzemiyordu.

Artık dayanamıcağımı düşünüp bir banka oturdum.Yanıma gelip"Ne o şimdiden yoruldunmu daha gezcek çok yer var"dedi.Ne şimdidenmi? 3 sattir geziyoruz."Sen kafayımı yedin ölücem burda 3 saattir durmadan geziyoruz ve sen bana bir su bile almadın"dedim.Ne?Ben ne demiştim ya.Salaksın evrem çocuk sana birşey almak zorunda değil niye kendi kendine triplere giriyosunki.

"Oo ufaklık bozuldunmu bana.Kusura bakma.Aklıma grlmedi hiç"dedi gülmesini saklamaya çalışarak.Al işte rezil olmuştum.Tescilli salaktım.

"Yoo nerden çıkardın bozulduğumu ben sadece çok yorulduğum için biranda ağzımdan çıktı"dedim gözlerimi kaçırarak.O da gizli gizli gülerek"Tamam gel.gelirken şurda bir kafe görmüştüm oraya gidelim birşeyler yer içeriz"dedi.Ayağı kalkınca bende mecbur ayağa kalktım ve peşinden gittim.

Kafeye girdiğimizde buraya daha önce hiç gelmediğimi farkettim.Nasıl gelmemiştim buraya çok hoş ve sakin biryerdi.Deniz kenarındaydı.İçinde çok masa yoktu.ve köşelerde rengarenk çiçekler vardı bu hem deniz havasını hem doğa havasını birlikte yaşamamızı sağlıyordu.

Ben bunları düşünürken Mert çoktan masaya oturmuştu.Bende daha fazla ayakta dikilmeyip masada karşısına oturdum.Garson gelip ne istediğimizi sordu.Ben "bir kola ve bir tost"dedim.Mertte "Bende aynısından istiyorum"dediğinde garson elindeki kağıda siparişleri yazıp masadan uzaklaştı.

"Ee okula gelmem hakkında ne düşünüyorsun"dedi.

"Ne düşünmeliyimki bir senen kalmış ve sen üniversiteye gitmek istiyorsun.Okulda babamın olduğuna göre bizim okula gelmen gayet normal"dedim.

"Doğru"dedi ve dışarı izlemeye başladı.Sanırım dediğime bozulmuştu.Ama bozulcak ne vardı ki.

5 dakika öyle durduktan sonra garson siparişleri getirdi.Ben hemen tostumu elime alıp hızlıca yemeye başladım.Mert gülerek"Belli baya acıkmışsın"dedi.Bende"Sen benimi izliyorsun?kendi yemeğini yesene"dedim ve tostumu yemeye devam ettim.

Tostumu yedikten sonra ona baktım.Hiç yememişti."Neden yemedin"dedim.O da "Aç değilim oyüzden"dedi.

"Şey az önce dediklerime bozuldunmu?"diye sordum

"Hangisine?"

"Hani okul hakkında dedimya kusura bakma düşünmeden söyledim"dediğimde"Yo ne bozulucam unutmuştum bile senin dediklerini umursamadığım için"dedi.

Ne yani söylediklerimi umursamıyormuydu.O zaman beni de umursamıyordu.Böyle düşündüğümde bir an nefesim kesilir gibi oldu.Niye böyle olmuştum ki şimdi.Umursamazsa umursamasın."Hadi kalkalımmı?dediğinde kendime geldim.Ve ayağı kalktım.

Kafeden çıktığımızda "Ben seni eve bırakırım.Daha sonra gezdirirsin"dedi.Bende "yok hayır taksiyle giderim ben"dedim."Bende zaten taksiyle bırakıcaktım daha araba almadım"dedi.Biraz bozulmuştum laf mı sokmuştu şimdi bana?"İyi tamam"diyip arkasından yürüdüm.

Yoldan bir taksi çevirip taksiye bindik.Yolda ikimizde tek kelime konuşmadık.Eve vardığımızda teşekkür edip taksiden indim ve hızlı adımlarla eve gittim.

Eve girdiğimde annem ve babam televizyon izliyorlardı.Babam beni görünce"Nasılsın kızım?Nasıl geçti bugün?Gezdirdinmi kuzenine buraları?"diye soruları üst üste sorunca"Evet baba gezdik ama yarın konuşsak çok yorgunum"dedim."Tamam kızım"dediğinde yanlarından ayrıldım.

Aklıma emre gelince hemen odasına gittim.Odaya girdiğimde"Ablasının gülüü nasılsın"dedim."İyiyim abla ders çalışıyorum"Aslında ders dediği boyama kitaplarındaki boyamaları yapmasıydı.Daha 6 yaşındaydı ve anasınıfına gidiyordu.Ama benim ders çalışmama özendiği için bizde boya yapmasına ders demiştik.O da ikna olmuştu."Tamam ablacım sen dersine çalış"diyip yanağına kocaman bir öpücük kondurdum ve odadan çıktım.

Emreyi çok seviyordum.O olmasa yapamazdım.Bazen üzgün olduğumda sadece onunla konuşmak bile beni rahatlatıyor.Bunları düşünürken odama varmıştım bile.Üstümü değiştirip yatağıma uzandım tam uyucağım zaman telefonumun mesaj sesi geldi.Telefonumu elime alıp tuş kilidini açtım ve mesaja tıkladım

KİMDEN:053********
Hey ufaklık bu benim numaram.Senin benim numaramı arıyıp bulamayınca çok üzülceğini düşündüm ve dayanamadım.O yüzden direk ben numaramı veriyim dedim.

Bu kesinlikle merttendi.Onun numarasını arıcakmışım.Hıhı sanki çok meraklıydım onun telefon numarasına.İyide o benim numaramı nerden bulmuştu?Tabi ya amcamdan almıştı.Telefon numarasını kaydedip hemen cevap yazdım.

KİME:BAY UKALA
Öncelikle bana ufaklık demessen çok sevinirim bay ukala.sadece senden iki yaş küçüğüm.ikinci olarak senin numaranı arama zahmetinde bile bulunmadım bulunmazdımda.

Mesajı yolladıktan sonra beklemeye başladım.Gerçekten bugün dediği gibi beni umursamıyormuydu?Peki öyle diyince ben niye öyle olmuştum.Mesaj sesiyle kendime geldim ve mesajı açtım.

KİMDEN:BAY UKALA
2 yaş küçük olmana rağmen bi 5 yaş küçük gözüküyosun.Gayette ufaklıksın:)

Al işte beni sinir etmeyi başarmıştı.5 yaşmış.Ben gayet yaşım gözüküyorum sen büyük gözüküyorsun bikere.

KİME:BAY UKALA
Uykum var mert iyi geceler uğraşamıcam seninle.

Mesajı yolladıktan sonra cevap yazmasını beklemeden telefonumu şifonyerin üstüne koydum ve derin bir uykuya daldım.

---

Hiç durmadan koşuyordum.Her yer karanlıktı nerde olduğumu bilmiyordum.Nefes nefese kalmıştım.Amaa yinede koşmaya devam ediyordum.Nereye koştuğumuda bilmiyordum.

Bir süre daha koştuktan sonra bir ışık gördüm.Hemen yönümü ışığın geldiği yere çevirip oraya koşmaya başladım.Ama ben ışığa yaklaştıkça o kayboluyordu.

En son bir uçurumum kenarına geldiğimde durdum.Işık tamamen kaybolmuştu.Yine etraf kapkaranlık olmuştu. Uçuruma yaklaşıp aşşağı baktım.Orasıda aynı etraf gibi karanlıktı hiçbirşey gözükmüyordu.

Uçuruma doğru bir adım daha attığımda biranda ayağım kaydı ve uçuruma düştüm.Ama son anda bir dal parçasına tutunup düşmememi sağladım.Nasıl kurtulacığımı düşünürken artık dayanamıcağımı anladım.Elim kaymaya başlamıştı.Düşüyordum artık kurtuluş yoktu.Tam düşeceğim sırada bir el uzandı ve beni kolumdan tuttuğu gibi yukarı çıkardı.

Ben daha ne olduğunu anlamadan beni ayağa kaldırıp öpmeye başladı.O anda her yer aydınlandı.Az önceki karanlık kötü havadan eser yoktu aslında muhteşem bir yerdi.Ama ben etrafımdaki karanlıktan dolayı hiçbirşey farketmemiştim.Yanıma gelen kişi benim etrafımdaki güzel şeyleri görmemi sağlamıştı.Kendimi geri çekip beni bu kötü havadan kurtaran,beni öpen kişinin kim olduğuna baktığımda olduğum yerde buz kesilmiştim.

Yatağımdan fırladığımda ter içinde kalmıştım.Kabus görmüştüm.Çok korkmuştum.Peki ya beni kurtaran kişi neden mertti?ve beni öpmüştü.Asıl tuhaf olan ise beni öptüğünde etrafın aydınlanmasıydı.Daha önce hiç farketmediğim kadar güzel olmasıydı.

Daha fazla düşünmemek için bunların saçma bir kabus olduğuna karar verdim ve uykuma geri döndüm.

---

KUZENİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin